Yüksek nedir? Yüksek anlamı ne demek?


Google News

Yayınlama: 9 ay önce

Okuma süresi: 3 dakika

Yüksek kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Yüksek hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime: Yüksek

Anlamlar:

1. Altı ile üstü arasındaki uzaklık çok olan, alçak karşıtı

Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat

Örnek: "Mekik dokuduğu yüksek bez tezgâhından kalktı."

"Ömer Seyfettin"

2. Belirli bir yere göre daha yukarıda bulunan

3. Güçlü, şiddetli

Örnek: "Yüksek basınç. Yüksek gerilim."

4. Etkili

Örnek: "Gönlünün matemiyle mağrur olan kimseye / Cihanın acep hangi sevinci yüksek gelir?"

"Enis Behiç Koryürek"

5. Derece veya makamı bakımından üstün

Örnek: "Yüksek kurul."

6. Normal değerlerin üstünde olan

Örnek: "Türk milletinin karakteri yüksektir."

"Atatürk"

7. Yukarıda, üst tarafta olan yer

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

Örnek: "Yüksekten avluya açılmış iki pencereden aydınlık alıyordu."

"Memduh Şevket Esendal"

8. Erdemli, faziletli

Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam

Örnek: "Vatana gözyaşı döktünse eğer / Varlığın bu yüksek gururu anlar"

"Enis Behiç Koryürek"

9. Toplum içinde para, ün vb. bakımından üstünlüğü olan

Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam

Örnek: "Yüksek sosyete."

İçinde Yüksek geçen birleşik ve kökteş kelimeler: yüksek atlama, yüksek basınç, yüksek fırın, yüksek fiyat, yüksek gerilim, yüksek kan basıncı, yüksek lisans, yüksekokul, yükseköğrenim, yükseköğretim, yüksek ses, yüksek sosyete, yüksek tabaka, yüksek tahsil, yüksek teknoloji, yüksek yaylak, gözü yüksekte


Yüksek eş anlamlısı

Yüksek hakkında eş anlamlı kelimeler

Yüksek eş anlamlısı

yüksek kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Faziletli , Erdemli , Şiddetli , Etkili , Güçlü , Çok


Yüksek zıt anlamlısı

Yüksek hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Yüksek zıt anlamlısı

yüksek kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : alçak


Yüksek ile ilgili 10 örnek cümle

"Yüksek" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Yüksek" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Masa yüksek olmuş

2. Yüksek yaylalarda kar bol olur

3. Sıcaklık, yüksek basınç alını oluşturmuştu

4. Yüksek ücretli bir iş buldu

5. Devlet, yüksek görevlilerine zam yaptı

6. Yüksek çevrelere girmek güçtür

7. İçi yüksek duygularla dolmuştu

8. Yükseklerde bulutlar vardı

9. Kumarı yüksek oynamak isterdi

10. Politikada da yüksek oynamak gerekir


Diğer dillerde Yüksek

İngilizce: High

Spanish: Alto

German: Hoch

French: Haut

Italian: Alto


Yüksek ile ilgili atasözleri

Yüksek ile ilgili atasözleri

Aşağıda Yüksek hakkında ve içinde Yüksek kelimesi geçen, Yüksek ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: aksak eşekle yüksek dağa çıkılmaz

Anlamı: eksik aletle sağlıklı iş yapılmaz.

Atasözü: alçak yerde yatma sel alır, yüksek yerde yatma yel alır

Anlamı: insan kendi durumuna göre bir yaşam tarzı benimsemeli, arkadaşlarını da ona göre seçmelidir.

Atasözü: deveci ile görüşen kapısını yüksek açmalı

Anlamı: yüksek makam sahibi kimselerle ilgisi olanlar durumlarının gerektirdiği özveriyi göze almalıdırlar.


Yüksek ile ilgili deyimler

Yüksek ile ilgili deyimler

Aşağıda Yüksek hakkında ve içinde Yüksek kelimesi geçen, Yüksek ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: (birine) yüksekten bakmak

Anlamı: kendini karşısındakinden üstün görmek: 'O kadar nefret ettiğim İsmail, kim bilir bana ne yüksekten bakacak.' -Y. K. Karaosmanoğlu.

Deyim: gözü yüksekte (yükseklerde) olmak

Anlamı: bulunduğu durumdan çok üstün olan bir duruma ulaşma amacını gütmek.

Deyim: yüksek oynamak

Anlamı: kumar ve şans oyunlarına çok para ile katılmak.

Deyim: yüksek perdeden konuşmak

Anlamı: 1) yüksek sesle konuşmak; 2) meydan okurcasına sert konuşmak; 3) yapılması güç şeyleri gerçekleştirebilecekmiş gibi abartmalı konuşmak: 'Güya bütün memleket arkamızda imiş gibi yüksek perdeden konuşmaya başlamıştık.' -Y. K. Karaosmanoğlu.

Deyim: yükseklerde dolaşmak

Anlamı: elde edilmesi güç şeyler istemek.

Deyim: yüksekten almak

Anlamı: olduğundan fazla böbürlenmek, abartılı davranmak: 'Karşımdakilerin içtimai mevkileri ne kadar yüksek olursa ben o kadar yüksekten alırım.' -R. N. Güntekin.

Deyim: yüksekten atmak

Anlamı: yapamayacağı şeyleri yapabilirmiş gibi söylemek.

Deyim: yüksekten konuşmak

Anlamı: kendini çevresindekilere kabul ettirebilmek için övünerek konuşmak: 'Bekçi, onlardan cesaret almış gibi şimdi daha yüksekten konuşuyordu.' -H. Taner.

Deyim: yüksekten uçmak

Anlamı: 1) yükseklerde dolaşmak; 2) argo palavra atmak, çok abartmak.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

Yüksek Y ile başlayan kelimeler Yü ile başlayan kelimeler Ne demek Sözlük Eş anlamlı kelimeler Zıt anlamlı kelimeler Atasözleri Deyimler Örnek cümleler