Ip nedir? Ip anlamı ne demek?
Ip kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Ip hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Ip
Anlamlar:
Ip hakkında eş anlamlı kelimeler
Ip eş anlamlısı
ip kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : iplik
Ip hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Ip zıt anlamlısı
Ip kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Ip ile ilgili 2 örnek cümle
"Ip" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Ip" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Güçlü biriydi, adamlarını ipten kurtarırdı
2. Yakında onun ipini çekeceğim
Diğer dillerde Ip
İngilizce: Rope
Spanish: Cuerda
German: Ip
French: Corde
Italian: Corda
Ip ile ilgili atasözleri
Aşağıda Ip hakkında ve içinde Ip kelimesi geçen, Ip ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: ağlayıp da gözden mi olayım?
Anlamı: meseleyi büyütüp sıkıntıya girmek gereksiz.
Atasözü: ayıpsız yâr arayan (dost isteyen), yârsız (dostsuz) kalır
Anlamı: kusursuz eş veya iş olmayacağı için böyle özellikte insan arayan eşsiz veya işsiz kalır.
Atasözü: bilmemek ayıp değil, öğrenmemek (sormamak) ayıp
Anlamı: insanın her şeyi bilmemesi kusur değildir ama bilmediği bir işi sorup öğrenmeden yapmaya kalkışması kusurdur.
Atasözü: bir ağızdan çıkıp (çıkan) bin dile (ağza) yayılır
Anlamı: ortaya atılan bir söz çok çabuk yayılır.
Atasözü: bir dirhem et bin ayıp örter
Anlamı: biraz kilo almak pek çok kusuru örter.
Atasözü: bir ev (gemi) donanır, bir kız (çıplak) donanmaz
Anlamı: bir kızı donatmak, bir ev düzmekten daha güç, daha masraflıdır.
Atasözü: eşeği yoldan çıkaran sıpanın oynaması
Anlamı: çocuklarının düzensiz davranışı, anne babayı rahatsız eder.
Atasözü: fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp
Anlamı: yoksulluk utanılacak bir şey değildir, çalışmamak en büyük ayıptır.
Atasözü: harmanda dirgen yiyen sıpa, yılına kadar acısını unutmaz
Anlamı: uygunsuz davranışlarından dolayı cezalandırılanlar uzun süre aynı davranışı göstermezler.
Atasözü: iki çıplak bir hamama yakışır
Anlamı: iki yoksul kimsenin birbiriyle evlenmesi uygundur.
Atasözü: kalıp kıyafetle adam adam olmaz
Anlamı: gösterişli bir vücut, iyi bir giyim kuşam, kişiye insanlık değeri kazandırmaz.
Atasözü: kara gün kararıp kalmaz
Anlamı: insanın sıkıntılı zamanı sürüp gitmez, arkasından iyi günler de gelir.
Atasözü: kırk hırsız bir çıplağı soyamamış
Anlamı: sömürenler, asalaklar ne kadar usta olurlarsa olsunlar, sömürülecek bir şeyi olmayandan yararlanamazlar.
Atasözü: koç yiğit bunalıp ölmez
Anlamı: insanın sıkıntılı zamanı sürüp gitmez, arkasından iyi günler de gelir.
Atasözü: tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır
Anlamı: bir kişi ne kadar farklı yerlerde yaşarsa yaşasın, ne kadar farklı işlerle uğraşırsa uğraşsın, bağlı bulunduğu çevreye veya işe dönmek zorunda kalır.
Atasözü: ulular köprü olsa, basıp geçme
Anlamı: başkaları ezici, kırıcı davransa da sen onlara uyma, büyüklere karşı saygıda kusur etme.
Ip ile ilgili deyimler
Aşağıda Ip hakkında ve içinde Ip kelimesi geçen, Ip ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: açılıp saçılmak
Anlamı: 1) kadın açık saçık giyinmeye başlamak; 2) kadın eskisine göre ölçüsüz davranışlarda bulunmaya başlamak.
Deyim: ağzını açıp gözünü yummak
Anlamı: öfke ile, sonunu düşünmeden ağzına gelen bütün ağır sözleri söylemek: 'Fakat bu inat, Emine'nin çenesini açmış; kızın ne kadar kusuru varsa babasından geldiğini söylerken, Tevfik'e ağzını açmış, gözünü yummuştu.' -H. E. Adıvar.
Deyim: ağzını bırakıp kıçıyla (bir tarafıyla) gülmek
Anlamı: alay ederek karşısındakine gülmek.
Deyim: akıp gitmek
Anlamı: çabuk geçmek: 'Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.' -Atatürk.
Deyim: alıp başını gitmek
Anlamı: başını alıp gitmek.
Deyim: alıp satmaz görünmek
Anlamı: ilgisiz görünmek veya davranmak.
Deyim: alıp sattığı olmamak
Anlamı: hiç ilgisi bulunmamak: 'Lisan kursunu filan alıp sattığı yokmuş.' -H. Taner.
Deyim: alıp vereceği olmamak
Anlamı: bir kimseyle hiçbir ilgisi olmamak: Onun benimle ne alıp vereceği olabilir?
Deyim: alıp vermek
Anlamı: 1) kalp çarpıntısı geçirmek; 2) herhangi bir konu üzerinde yoğun olarak düşünmek.
Deyim: alıp yürümek
Anlamı: az zamanda çok ilerlemek, yayılmak, çoğalmak, artmak: 'Bu kasıt tertibi, aramızı bozabilecek bir cinayet davasının alıp yürümesine, dallanıp budaklanmasına yol açtı.' -Y. K. Karaosmanoğlu.
Deyim: anlayıp dinlemek
Anlamı: bir olayı iyice anlamak.
Deyim: apışıp kalmak
Anlamı: ne yapacağını bilemez duruma gelmek: 'Bu sonsuzluğun içinde işte besbelli sen de kendini kaybederek apışıp kalmışsın.' -H. R. Gürpınar.
Deyim: araya kaynayıp gitmek
Anlamı: göz ardı edilmek: 'Bu arada üç beş yazarın üretimi de araya kaynayıp gidiyor.' -N. Meriç.
Deyim: arayıp da bulamamak
Anlamı: beklenmedik iyi bir durumla karşılaşmak.
Deyim: arkasından zil takıp oynamak
Anlamı: birinin bir yerden ayrılmasına veya bir işte başarısızlığa uğramasına çok sevinmek.
Deyim: asıp kesmek
Anlamı: işbaşında bulunan bir kimse yasayı çiğneyerek sert davranmak.
Deyim: atıp (atmak) tutmak
Anlamı: 1) bir kimse veya bir şey için kötü konuşmak: 'Hatta aleyhimde atıp tuttuğunu bile duysam kendimi tanıtmamalıydım.' -O. V. Kanık. 2) abartmalı konuşmak: 'Dünyanın siyasetiyle meşgul oluyorlar, büyük olaylar hakkında atıp tutuyorlar.' -H. R. Gürpınar.
Deyim: ayılıp bayılmak
Anlamı: 1) birini kendinden geçercesine sevmek; 2) aşırı ölçüde sinir bunalımları geçirmek.
Deyim: ayıp kaçmak
Anlamı: argo uygun düşmemek: 'Daha ne sözler ki açıklayamam burada, ayıp kaçar.' -M. Seyda.
Deyim: ayıptır söylemesi
Anlamı: 1) 'bunu söylemek size karşı saygısızlık olacak ancak söylemek zorundayım' anlamında özür dilemek için kullanılan bir söz: 'Ayıptır söylemesi, muzundan dalağına kadar ne bulurlarsa yedirdiler.' -A. Ümit. 2) 'övünmek gibi olmasın ama' anlamında kullanılan bir söz: Ayıptır söylemesi, akşam kuzu dolması yedik.