Bakmak kısaca kelime anlamı ne demek?
Bakmak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Bakmak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Bakmak
Anlamlar:
1. Bakışı bir şey üzerine çevirmek
Özelliği / Tipi / Türü: -e
Örnek: "Zamanla nasıl değişiyor insan / Hangi resmime baksam ben değilim"
2. Aramak
3. Bir şeyin yüzü bir yöne doğru olmak
Örnek: "Limana bakan penceresinden deniz görünürdü."
4. Bir şeyin gelişmesi veya iyi bir durumda kalması için emek vermek
5. Beslemek, geçindirmek
Örnek: "Üç çocuklu bir aileye bakıyor."
6. Bir iş birinden beklenmek
Örnek: "Evin bütün işleri bana bakıyor."
7. Hastayı muayene etmek
8. Tedavi etmek için ilgilenmek
9. Yoklamak, incelemek, denemek
Örnek: "Git bak bakalım, evdeler mi? Şu hesaba sen de bak. Yemeğin tadına bakar mısınız?"
10. Bir işi yapmak, bir işi yapmakla görevli olmak
Örnek: "Pasaport işine polis bakar."
11. İlgilenmek
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz
Örnek: "Baktılar, ettiler, ilaç, tedavi, faydası olmadı."
12. Uğraşmak, meşgul olmak
Örnek: "Çocuğum, sen derslerine bak."
13. Yapılabilmesi bir şeye bağlı bulunmak
Örnek: "Bu iş beş bin liraya bakar."
14. Gözetmek, korumak
15. Renklerde benzemek, andırmak
Örnek: "Bu kumaşın rengi yeşile bakıyor."
16. Anlamak, farkına varmak
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz
Örnek: "Bazı akşamlar bakarım Halil savuşur, nereye gittiğini de kimseye söylemez."
17. Başka bir şeyle ilgilenmeyip elindeki veya önündeki işle uğraşır olmak
Örnek: "Yemeğini yemene bak! Vaktini boş geçirmemeye bak!"
İçinde Bakmak geçen birleşik ve kökteş kelimeler: günebakan, aynabakar
Bakmak hakkında eş anlamlı kelimeler
Bakmak eş anlamlısı
bakmak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : meşgul olmak , uğraşmak , ilgilenmek , denemek , incelemek , yoklamak , aramak , geçindirmek , beslemek , korumak , gözetmek , andırmak , farkına varmak
Bakmak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Bakmak zıt anlamlısı
Bakmak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Bakmak ile ilgili 24 örnek cümle
"Bakmak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Bakmak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Yeşilliğe bakmak insana huzur verirmiş
2. Dağa bir dürbünle bakmak çok güzeldi
3. Polisler evin her yanına baktılar
4. Evi denize bakıyordu
5. Sağlık için kendine iyi bakmak gerekir
6. Adam çocuklarına bakmaktan acizdi
7. Benim arabaya bakacak olan usta hastaymış
8. Bütün bu işler bana bakıyor
9. Sokaklara belediyeler bakar
10. Bu iş bir söylemeye bakar, hemen olur
11. Günde yüzlerce hastaya bakmak zordur
12. Patron hesaplara bakmak istiyor
13. O hep çıkarına bakar
14. Bugün bahçeye bakmak bize düştü
15. Maviye bakan bir masa örtüsü vardı
16. Salona girdim, baktım ki kavga çıkacak, hemen kaçtım
17. Lütfen herkes kendi işine baksın!
18. Onlara hiç bakmamak, inandığını yapmak en iyisidir
19. Bak, bu yapılmaz!
20. Bak şu yaptığına şimdi!
21. Bak, bir daha olmasın bu!
22. İşime bak sen, ne de olmuş ya!
23. Baksanız a, biriniz gelsin
24. Haydi, baksanız a geç kalıyorsunuz
Diğer dillerde Bakmak
İngilizce: See
Spanish: Ver
German: Suchen
French: Voir
Italian: Vedere
Bakmak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Bakmak hakkında ve içinde Bakmak kelimesi geçen, Bakmak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: aç tokun gözüne bakmakla doymaz
Anlamı: yoksul insanla ilgilenmek ancak ona yardım etmekle olur.
Atasözü: bakmakla usta olunsa (öğrense), köpekler (kediler) kasap olurdu (kasaplığı öğrenirdi)
Anlamı: yapılmadan yalnızca nasıl yapıldığı görülerek hiçbir şey öğrenilemez.
Atasözü: güzele bakmak sevaptır
Anlamı: güzele bakarken Tanrının neler yarattığını düşünür ve büyüklüğünü anlarız.
Atasözü: hastaya bakmaktan hasta olması yeğdir
Anlamı: ağır bir hastaya bakmak o denli güçtür ki, kimi zaman hasta olmak bundan daha kolay görünür.
Bakmak ile ilgili deyimler
Aşağıda Bakmak hakkında ve içinde Bakmak kelimesi geçen, Bakmak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: Agop'un kazı gibi bakmak
Anlamı: aptal aptal bakmak.
Deyim: alıcı gözüyle bakmak
Anlamı: inceden inceye gözden geçirmek: 'Şimdiye kadar pek alıcı gözüyle bakmamıştı.' -S. F. Abasıyanık.
Deyim: ana baba eline bakmak
Anlamı: ana ve babanın verdiği para ile geçinmek.
Deyim: başının çaresine bakmak
Anlamı: kimseden yardım görmeden kendi işini kendi yapmak.
Deyim: bir işaretine bakmak
Anlamı: bir işi yapmak için hazır beklemek.
Deyim: (bir işin) kolayına bakmak (kaçmak)
Anlamı: bir işi yaparken kolay ve kestirme yolu seçmek.
Deyim: (bir şeye) dürbünün tersiyle bakmak
Anlamı: bir şeyi küçümsemek, olduğundan çok daha az önemli görmek.
Deyim: (bir şeye) ... gözüyle bakmak
Anlamı: yerine koymak: Kardeş gözüyle bakmak.
Deyim: (bir şeye şu veya bu) nazarıyla bakmak
Anlamı: ona öyle imiş gibi, o gözle bakmak: Ona düşman nazarıyla bakıyor.
Deyim: (bir şeyin) çaresine bakmak
Anlamı: gerekeni yapmak, çözüm yolu aramak: 'Sıkboğaz etme çocuğum. Bir çaresine bakacağız. Ben annenle konuşurum.' -M. Yesari.
Deyim: (birine) fena gözle bakmak
Anlamı: kötü niyetini anlatır biçimde bakmak.
Deyim: (birine) hor bakmak
Anlamı: değersiz saymak, değer vermemek.
Deyim: (birine) tepeden bakmak
Anlamı: küçümsemek: 'Bilakis amele olmayanlara karşı tepeden bakar, onları bir ağacın üstündeki mantarlar gibi görür.' -N. Hikmet.
Deyim: (birine) yukarıdan bakmak
Anlamı: kendini karşısındakinden üstün görmek.
Deyim: (birine) yüksekten bakmak
Anlamı: kendini karşısındakinden üstün görmek: 'O kadar nefret ettiğim İsmail, kim bilir bana ne yüksekten bakacak.' -Y. K. Karaosmanoğlu.
Deyim: (birinin) ağzının içine bakmak
Anlamı: 1) ne söyleyeceğini beklemek; 2) onun sözüne göre davranmak.
Deyim: (birinin) eline bakmak
Anlamı: 1) bir kimsenin yardımıyla geçinmek: 'Bir senedir burada oturuyorlar, o küçüğün eline bakıyorlar.' -P. Safa. 2) 'ne getirdi' diye gözlemek.
Deyim: (birinin) gözünün (gözlerinin) içine bakmak
Anlamı: 1) bir kimsenin üstüne titremek; 2) buyruğunu yerine getirmeye hazır bulunmak; 3) bir arzunun gerçekleşmesi için gözleriyle birine yalvarmak.
Deyim: (birinin) yoluna bakmak
Anlamı: beklemek.
Deyim: (birinin) zayiçesine bakmak
Anlamı: bir inanışa göre, yıldızlara bakarak birinin gelecekteki talihini anlamak.