Azmak ne demek? Azmak Türkçe anlamı nedir?
Azmak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Azmak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Azmak
Anlamlar:
1. Küçük su birikintisi, gölcük
Özelliği / Tipi / Türü: Isim - Halk ağzında
2. Bataklık
2. Taşkınlıkta ileri gitmek
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz
Örnek: "Çocuklar azdı."
3. Deniz, ırmak vb. kabarmak, taşmak
Örnek: "Deniz azdı."
4. Yara, hastalık etkili, tehlikeli duruma gelmek
Örnek: "Bazılarının bronşiti, bazılarının romatizması azmış."
5. Cinsel duyguları artmak
6. Çamaşır artık ağartılamaz duruma gelmek
7. Hayvanlar iki ayrı ırktan doğmak
Örnek: "Katır, atla eşekten azmış bir hayvandır."
8. Bitkiler, aşırı büyümek
Azmak hakkında eş anlamlı kelimeler
Azmak eş anlamlısı
azmak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : gölcük , bataklık , taşmak
Azmak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Azmak zıt anlamlısı
azmak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : uslanmak
Azmak ile ilgili 8 örnek cümle
"Azmak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Azmak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Sınıf iyice azınca öğretmen kızdı
2. Sakarya azmıştı, kıyılarını dövüyordu
3. Cebi para görünce azmak, bizim insanımıza vergidir
4. Çıban iyice azdı
5. Fırtına azdıkça azdı
6. Sardunya azdı, saksısını değiştirmeli
7. Mart gelince kediler azar
8. Katır, azmışa bir örnektir
Diğer dillerde Azmak
İngilizce: Go astray
Spanish: Vaya por mal camino
German: Azmak
French: Égarer
Italian: Vai fuori strada
Azmak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Azmak hakkında ve içinde Azmak kelimesi geçen, Azmak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Azmak ile ilgili deyimler
Aşağıda Azmak hakkında ve içinde Azmak kelimesi geçen, Azmak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: aklının bir köşesine yazmak
Anlamı: ileride hatırlamak üzere belleğine almak.
Deyim: (birinin) çukurunu kazmak
Anlamı: birinin felaketine yol açacak bir düzen kurmak.
Deyim: (birinin) kuyusunu kazmak
Anlamı: birinin yıkımına çalışmak, kötü duruma düşmesini istemek: 'Yüzden ağır durup arkadan kabinenin kuyusunu kazacaksın!' -M. Ş. Esendal.
Deyim: buz üstüne yazı yazmak
Anlamı: 1) süresi, etkisi çok az olacak bir iş yapmak; 2) bir kimseye etki yapmayan sözler söylemek.
Deyim: çay kenarında kuyu kazmak
Anlamı: elde, amaca ulaşılacak bol araç varken emek harcayarak başka yollar aramak.
Deyim: destan yazmak
Anlamı: olağanüstü kahramanlık, yararlık veya başarı göstermek.
Deyim: gelin yazmak
Anlamı: gelinin yüzünü değişik süs gereçleriyle bezemek.
Deyim: iğne ile kuyu kazmak
Anlamı: yetersiz araçlarla, sürekli ve sabırlı bir biçimde çalışıp çok güç olan veya çok ağır yürüyen bir işi başarmaya çalışmak: 'İğne ile kuyu kazmak gibi bir şeydi oymacılık.' -Ç. Altan.
Deyim: kendi kuyusunu kendi kazmak
Anlamı: kendine zarar verecek davranışta bulunmak.
Deyim: kırkından sonra azmak
Anlamı: yaşlandıktan sonra yaşına uymayan davranışlarda bulunmak.
Deyim: mezarını kazmak
Anlamı: kötülüğünü istemek, kötü duruma düşürmek için uğraşmak.
Deyim: yüz yazmak
Anlamı: 1) makyaj yapmak; 2) hlk. köy seyirlik oyunlarında taklit edilen kişinin özelliklerini belirtecek biçimde yüz boyamak, maske yapmak.
Deyim: yüzüne yazmak
Anlamı: hlk. gelinin yüzünü süslemek.