Asıl kısaca sözlük anlamı ne demek?
Asıl kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Asıl hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Asıl
Kökeni: "Arapça aṣl" kelimesinden Türkçeye geçmiştir.
Anlamlar:
1. Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Bir belgenin aslı."
2. Kök, köken, kaynak
Örnek: "Yazının aslı resimdir."
3. Gerçeklik
Örnek: "Bu haberin aslı yok."
4. Soy, nesep
Örnek: "İnsan, dedi, aslını unutmamalıdır."
5. Gerçek, esas
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
Örnek: "Ama benim asıl niyetim eski sevgilisinin adını öğrenmek."
6. Bir şeyin temelini oluşturan, ana
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
7. Aranılan nitelikleri en çok kendinde toplamış olan
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
Örnek: "Asıl sanat budur."
8. Bir görevde sürekli bulunan, yedek karşıtı
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
Örnek: "Asıl jüri üyesi toplantıya gelmediğinden yedek üye çağrıldı."
9. (a'sıl) Gerçekten, gerçek olarak
Özelliği / Tipi / Türü: Zarf
Örnek: "Bana umut vermeye çalışıyor ama asıl onun teskin edilmeye ihtiyacı var."
İçinde Asıl geçen birleşik ve kökteş kelimeler: asıl nüsha, asıl sayılar, aslı astarı, aslı faslı, aslı nesli
Asıl hakkında eş anlamlı kelimeler
Asıl eş anlamlısı
asıl kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Soylu , Esas , Gerçek
Asıl hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Asıl zıt anlamlısı
asıl kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : kopya, yedek, sahte, taklit
Asıl ile ilgili 11 örnek cümle
"Asıl" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Asıl" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Bu yazının aslı sizde olacaktı
2. Tiyatronun aslı dinsel tören midir?
3. Bu olayın aslını araştıralım
4. İnsan aslını yadsımamalıdır
5. Aslımız Adanalıymış, ama biz Ankaralı sayılırız
6. Bir ülkenin asıl geliri tarımsa, o ülke pek kalkınamaz
7. Siz asıl amacınızı söyleyin
8. Asıl şiir bugün yazılandır denebilir mi?
9. Suç onda değil asıl bundadır. Oyun asıl şimdi başlayacak
10. Onun bu asil tutumu hoşa gitti
11. Asil gelince vekil ayrıldı
Diğer dillerde Asıl
İngilizce: Real
Spanish: Real
German: Ursprünglich
French: Réel
Italian: Reale
Asıl ile ilgili atasözleri
Aşağıda Asıl hakkında ve içinde Asıl kelimesi geçen, Asıl ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: asıl azmaz, bal kokmaz
Anlamı: bir kimse veya nesne, ne denli biçim değiştirirse değiştirsin aslını yitirmez, soyluluğunu korur.
Atasözü: asil ile taş taşı, bedasıl ile yeme aşı
Anlamı: asil insanla beraber bulunmak her şartta faydalıdır, en iyi şartları önüne getirse bile kötü ve bayağı insandan kaçmak gerekir.
Atasözü: her koyun kendi bacağından asılır
Anlamı: herkes kendi davranışlarından sorumludur, herkes hatasının cezasını kendisi çeker.
Atasözü: kedinin boynuna ciğer asılmaz
Anlamı: bir kimseye, kullanıp zarar vereceği, kendine mal edip ortadan kaldıracağı şey emanet edilmez.
Atasözü: kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi
Anlamı: kişi herkesin kendisi gibi olduğunu sanır.
Atasözü: kör Allah'a nasıl bakarsa Allah da köre öyle bakar
Anlamı: kişi efendisine karşı bir nankörlük ederse o da onu korumaz.
Atasözü: merhametten maraz doğar (hasıl olur)
Anlamı: kimi kişiler, kendilerine acıyıp iyilik edenlerin başını derde sokarlar veya bu iyiliği kötüye kullanırlar.
Atasözü: ne yavuz ol asıl ne yavaş ol basıl
Anlamı: olumlu veya olumsuz konularda aşırıya kaçmak seni zor durumda bırakır; ne büyük ceza görecek kadar atılgan, dikbaşlı ol ne de herkes seni ezecek kadar yumuşak başlı ol.
Atasözü: yerdeki yüze basılmaz (kimse basmaz)
Anlamı: alçak gönüllü olanları kimse hor görmez, herkes onları korur.
Asıl ile ilgili deyimler
Aşağıda Asıl hakkında ve içinde Asıl kelimesi geçen, Asıl ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: beraatizimmet asıldır
Anlamı: 'tersi kanıtlanmadıkça insanların suçsuz sayılmaları gerekir' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: bilmem hangi (kaç, kim, nasıl, ne)
Anlamı: önemli veya anlatılması gerekli görülmeyen şeyler için kullanılan bir söz: Bilmem hangi dairede kâtipmiş.
Deyim: (birinin) yakasına asılmak (yapışmak)
Anlamı: hesap sormak veya bir şey istemek için tutup bırakmamak: 'Sonra eşyaya bir zarar gelecek olursa Gülsüm'ün yakasına yapışıyordu.' -R. N. Güntekin.
Deyim: fasıla vermek
Anlamı: ara vermek, kesmek: 'Birer kart göndererek baş ağrılarından dolayı bu kabullere fasıla verdiğini bildirmişti.' -P. Safa.
Deyim: hem de nasıl
Anlamı: pek çok, çok iyi: Ankara'yı sever misin? -Hem de nasıl.
Deyim: İngiliz ipi ile asılmak
Anlamı: İngiliz sicimi ile asılmak.
Deyim: İngiliz sicimi ile asılmak
Anlamı: bir işi ustasına yaptırmak.
Deyim: kasım kasım kasılmak
Anlamı: gururlanmak, büyüklük taslamak, büyüklenmek.
Deyim: maksat hasıl olmak
Anlamı: amaca ulaşılmak, amaç gerçekleşmek: 'İmzanın arkasına saklanan adam dost, düşman her kim olursa olsun maksat hasıl olmuştu.' -H. R. Gürpınar.
Deyim: nasıl ki
Anlamı: iki cümle arasındaki anlam ilişkisini 'olduğu gibi' anlamıyla bağlayan bir söz: 'Acele etmez ağırdan alır, nasıl ki bu akşam da ağırdan alıyor.' -M. Ş. Esendal.
Deyim: nasıl olmuşsa
Anlamı: her nasılsa: 'Yine, nasıl olmuşsa, ayakta dikilecek yer yokken, yanımdaki koltuk boş.' -A. Ağaoğlu.
Deyim: nasıl olsa
Anlamı: her durumda, er geç: 'Nasıl olsa, daha bir gün Bodrum'da kalacağımız anlaşılıyor.' -A. Erhat.
Deyim: suratı bir karış asılmak
Anlamı: öfkelenmek, kızmak ve somurtmak: 'Hemen suratları bir karış asılır, ona bir sövüp saymadıkları kalır.' -Y. K. Karaosmanoğlu.
Deyim: yüzü asılmak
Anlamı: somurtmak.