Zar anlamı nedir? TDK karşılığı ne demek?

Kelime: Zar

Anlamlar:

1. İnce perde veya örtü

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

2. İnce ve yumuşak yaprak biçimindeki organlar veya organ bölümleri, çeper

Özelliği / Tipi / Türü: Anatomi

3. Birbirine sımsıkı yapışık hücre veya moleküllerden oluşan ve bitkilerin çeşitli bölümlerini bir kın gibi saran ince tabaka, cidar, çeper

Özelliği / Tipi / Türü: Bitki bilimi

Örnek: "Çekirdek zarı. Hücre zarı."

İçinde Zar geçen birleşik ve kökteş kelimeler: zar kanatlılar, birinci zar, dış zar, iç zar, ikinci zar, ince zar, örümceksi zar, sert zar, sümüksü zar, akciğer zarı, beyin zarı, göz zarı yangısı, göze zarı, karın zarı, kemik zarı, kızlık zarı, kulak zarı, tohum zarı, yumurta zarı

2. Tavla ve başka oyunlarda kullanılan kemik, fil dişi, plastik vb. maddelerden küp olarak yapılan ve altı yüzünde, birden altıya kadar benekler bulunan oyun aracı

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

Örnek: "Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar?"

"Bedri Rahmi Eyüboğlu"

İçinde Zar geçen birleşik ve kökteş kelimeler: cıvalı zar

3. Car (II)

Özelliği / Tipi / Türü: Isim - Eskimiş

Zar hakkında eş anlamlı kelimeler

Zar eş anlamlısı

zar kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : çeper, cidar

Zar hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Zar zıt anlamlısı

Zar kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!

Diğer dillerde Zar

İngilizce: Roll

Spanish: Rollo

German: Würfel

French: Rouler

Italian: Rotolo

Zar ile ilgili atasözleri

Aşağıda Zar hakkında ve içinde Zar kelimesi geçen, Zar ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: aç mezarı yoktur

Anlamı: kişi yoksul olabilir, işsiz ve parasız kalabilir ama aç kalmaz, mutlaka bir geçim yolu bulur.

Atasözü: ağrısız baş mezarda gerek

Anlamı: herkesin bir sıkıntısı vardır, bu sıkıntılar ancak ölümle biter.

Atasözü: ak köpeğin (itin) pamuk pazarına (pamuğa, pamukçuya) zararı vardır

Anlamı: kötü şey, görünüşte iyi şeye benziyorsa iyi şeyin değeri azalır.

Atasözü: akılları pazara çıkarmışlar, herkes yine kendi aklını almış

Anlamı: insan kendi aklını, düşüncesini başkasınınkinden üstün görür.

Atasözü: bir korkak bir orduyu bozar

Anlamı: bir toplumda korkak kişi, kaygılı, heyecanlı sözleriyle kargaşa çıkarır.

Atasözü: bir kötünün yedi mahalleye zararı vardır (dokunur)

Anlamı: bir kötünün, yalnızca yakın çevresine değil daha geniş çevrelere de zararı dokunur.

Atasözü: bostan gök iken pazar(lık) yapılmaz

Anlamı: ayrıntıları belli olmayan bir iş için anlaşma yapılmamalı.

Atasözü: cana gelecek kaza (zarar) mala gelsin

Anlamı: zarardan kurtulma olanağı yoksa, bunun cana değil, mala gelmesi yeğlenir.

Atasözü: çoğu zarar, azı karar

Anlamı: hiçbir zaman aşırıya kaçılmamalıdır.

Atasözü: denizdeki balığın pazarı (pazarlığı) olmaz

Anlamı: henüz elde olmayan bir nesnenin alımı, satımı üzerinde konuşulmaz.

Atasözü: eskiye rağbet (itibar) olsaydı bitpazarına nur yağardı

Anlamı: her şeyin yenisi sevilir.

Atasözü: eşek kuyruğu gibi ne uzar ne kısalır

Anlamı: durumunda, çalışmasında hiçbir gelişme görülmeyen kimseler için kullanılan bir söz.

Atasözü: evdeki pazar (hesap) çarşıya uymaz

Anlamı: önceden tasarlanan bir iş umulduğu gibi sonuçlanmaz, düşünüldüğü gibi olmaz.

Atasözü: faydasız baş mezara yaraşır

Anlamı: yaşayan kimse bir işe yaramalıdır, bir işe yaramayan kimsenin ölüden farkı yoktur.

Atasözü: gammaz olmasa tilki pazarda gezer

Anlamı: yasal olmayan yollardan gizlice çıkar sağlayan kişi, yakayı ele vereceğinden korkmasa bütün bu işleri açıktan yapar.

Atasözü: geçti Bor'un pazarı (sür eşeğini Niğde'ye)

Anlamı: artık iş işten geçti.

Atasözü: haramzade pazar bozar, helalzade pazar yapar

Anlamı: sütü bozuk kişi, iki kimsenin arasını açar, anlaşmalarına engel olur; soylu kişi ise arabuluculuk yapar, anlaşmalarına yardım eder.

Atasözü: herkes aklını pazara çıkarmış, yine kendi aklını almış

Anlamı: insanlar kendi akıllarını başkalarının aklından üstün görürler.

Atasözü: kâr, zararın kardeşidir (ortağıdır)

Anlamı: ticarette sadece kâr etmek düşünülmez, zarar da edilebilir.

Atasözü: kazma elin kuyusunu, kazarlar kuyunu

Anlamı: sen başkasına kötülük yapma yolunu tutarsan başkası da sana kötülük yapma yolunu tutar.

Zar ile ilgili deyimler

Aşağıda Zar hakkında ve içinde Zar kelimesi geçen, Zar ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: ağzını burnunu çarşamba pazarına (çanağına) çevirmek

Anlamı: aşırı bir biçimde döverek perişan duruma getirmek.

Deyim: anasının ipini satmış (pazara çıkarmış)

Anlamı: ipsiz, kendisinden her türlü soysuzluk beklenebilen (kimse).

Deyim: at pazarında eşek osurtmuyoruz!

Anlamı: kaba söyleneni dinlemeyene uyarı amacıyla söylenen bir söz.

Deyim: azar işitmek

Anlamı: azarlanmak: 'Buna rağmen bir kez bile azar işitmeyişinden, arkadaki sessiz tartışmanın ne denli ciddi olduğunu kestirebiliyordu.' -E. Şafak.

Deyim: beşikten mezara kadar

Anlamı: bütün hayatı boyunca, ölünceye kadar.

Deyim: (bir şeye şu veya bu) nazarıyla bakmak

Anlamı: ona öyle imiş gibi, o gözle bakmak: Ona düşman nazarıyla bakıyor.

Deyim: (bir yer) pazar yerine dönmek

Anlamı: kalabalıklaşmak.

Deyim: (bir yeri) ırgat pazarına döndürmek

Anlamı: karışık ve dağınık bir duruma getirmek.

Deyim: (birine) zar atmak

Anlamı: 1) henüz başarısını kanıtlamamış biri için önceden olumlu düşünce belirtmek; 2) birinin ağzından laf alabilmek için onun düşüncesindeymiş gibi konuşmak.

Deyim: (birini) çarşamba pazarına çevirmek

Anlamı: özellikle yüze vurarak çok dayak atmak.

Deyim: (birinin) kulağının zarı patlamak

Anlamı: gürültü yüzünden rahatsız olmak.

Deyim: (birinin) yüzünü kızartmak

Anlamı: bir kimsenin utanmasına sebep olmak, birini utanacak duruma düşürmek.

Deyim: faydasız baş mezara yaraşır

Anlamı: 'yaşayan kimse bir işe yaramalıdır, bir işe yaramayan kimsenin ölüden farkı yoktur' anlamında kullanılan bir söz.

Deyim: gönlünü pazara çıkarmak

Anlamı: sevmek için kendine yakışanı seçmeyip rastgele birini sevmek.

Deyim: gözlerinin içine kadar kızarmak

Anlamı: utancından yüzü çok kızarmak.

Deyim: hazır mezarın ölüsü

Anlamı: şaka her hizmeti başkalarından bekleyen tembeller için söylenen bir söz.

Deyim: iki söz bir pazar

Anlamı: 'uzun boylu pazarlık etmeden' anlamında kullanılan bir söz.

Deyim: ipliği pazara çıkmak

Anlamı: kötü nitelik ve suçları ortaya çıkmak.

Deyim: kızarıp bozarmak

Anlamı: utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle yüzü renkten renge girmek.

Deyim: kulaklarına kadar kızarmak

Anlamı: çok utanmak.