Kelime: Yürüme

Anlamlar:

1. Yürümek işi

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

Örnek: "Bir an evvel toplanalım ki işler yürümeye başlasın."

"Ayşe Kulin"

İçinde Yürüme geçen birleşik ve kökteş kelimeler: hatalı yürüme


Yürüme eş anlamlısı

Yürüme hakkında eş anlamlı kelimeler

Yürüme eş anlamlısı

yürüme kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!


Yürüme zıt anlamlısı

Yürüme hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Yürüme zıt anlamlısı

Yürüme kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!


Diğer dillerde Yürüme

İngilizce: Walk

Spanish: Pie

German: Zu Fuß

French: Marche

Italian: Piedi


Yürüme ile ilgili atasözleri

Yürüme ile ilgili atasözleri

Aşağıda Yürüme hakkında ve içinde Yürüme kelimesi geçen, Yürüme ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: arpa verilmeyen at, kamçı zoruyla yürümez

Anlamı: bir kişinin verimli olarak iş görmesi, onun geçiminin sağlanmasına bağlıdır.

Atasözü: borç ödemekle (vermekle), yol yürümekle tükenir

Anlamı: birden ödenemeyen bir borç azar azar verilerek ödenebilir.

Atasözü: dağ yürümezse abdal yürür

Anlamı: büyüklük taslayan birinde bitecek bir işimiz varsa biz onun ayağına gidip işimizi görmeliyiz.

Atasözü: kuma gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş

Anlamı: bir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler ancak kardeşlerin karıları geçinemezler.

Atasözü: lafla peynir gemisi yürümez

Anlamı: şöyle yaparım, böyle yaparım demekle yapılması gereken iş yapılmaz.

Atasözü: ortak gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş

Anlamı: bir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler ancak kardeşlerin karıları geçinemezler.

Atasözü: yol yürümekle, borç ödemekle (vermekle) (tükenir) (biter)

Anlamı: birden ödenemeyen bir borç azar azar verilerek ödenebilir.


Yürüme ile ilgili deyimler

Yürüme ile ilgili deyimler

Aşağıda Yürüme hakkında ve içinde Yürüme kelimesi geçen, Yürüme ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: alıp yürümek

Anlamı: az zamanda çok ilerlemek, yayılmak, çoğalmak, artmak: 'Bu kasıt tertibi, aramızı bozabilecek bir cinayet davasının alıp yürümesine, dallanıp budaklanmasına yol açtı.' -Y. K. Karaosmanoğlu.

Deyim: (birinin) izinden yürümek

Anlamı: birine içten bağlanarak onun başladığı işi aynı anlayışla sürdürmek.

Deyim: (birinin) üstüne yürümek

Anlamı: korkutmak, yıldırmak amacıyla saldıracakmış gibi yapmak: 'Bir gün üstüme yürüdü, sen benim kâğıtlarımı karıştırıyorsun, beni polise gammazlıyorsun diye.' -A. İlhan.

Deyim: geriye yürümek

Anlamı: huk. öncesini kapsamak: 'İptal kararları geriye yürümez.' -Anayasa.

Deyim: Hakk'ın rahmetine kavuşmak (Hakk'a kavuşmak, Hakk'a yürümek)

Anlamı: ölmek: 'Hüsmen Hakk'a kavuştu diye mırıldandı.' -R. H. Karay.

Deyim: kan yürümek

Anlamı: bir organda aşırı kan birikmek.

Deyim: peşinden yürümek

Anlamı: 1) birinin arkasından yürümek, gitmek; 2) mec. bir kimseye her konuda uymak.

Deyim: su yürümek

Anlamı: ilkbahara doğru ağaçlar tomurcuklanmaya başlamak.

Deyim: tıkırında gitmek (olmak, yürümek)

Anlamı: işler yolunda ve düzenli gitmek: 'Kimi zaman da her şeyin tıkırında gittiğini düşünüp, haydi bir gece daha yaşasınlar, diyorum.' -S. İleri.

Deyim: tıpış tıpış yürümek

Anlamı: 1) kısa adımlarla çabuk yürümek; 2) mec. ister istemez bir yere gitmek veya bir yerden ayrılmak.

Deyim: üzerine yürümek

Anlamı: üstüne yürümek.

Deyim: yol yürümek

Anlamı: yolda gitmek.

Deyim: yolunda gitmek (yürümek)

Anlamı: olumlu gelişme göstermek: 'Ticareti yolunda gidiyordu.' -Ö. Seyfettin. 'Dikkat ve dirayetiyle her işin yolunda yürümesini temin etmişti.' -O. Aysu.