Yoklamak kısaca kelime anlamı ne demek?
Yoklamak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Yoklamak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Yoklamak
Anlamlar:
1. Dokunarak incelemek
Özelliği / Tipi / Türü: -i
Örnek: "Hem kendimi hem etrafımda gördüğüm eşyayı elimle yokladım."
2. Bakmak, gözden geçirmek, kontrol etmek
3. Durum, bilgi, niyet vb.ni belirlemeye veya anlamaya çalışmak
Örnek: "Kalbimi ne zaman yokladımsa ona dair bir iz bulamadım."
4. Ziyaret veya sağlığını sormak amacıyla birine gitmek
Örnek: "Ara sıra da birimizden biri yukarı çıkarak Sevim'i yokluyordu."
5. Ara sıra etkisini göstermek
Örnek: "İlaç aldığım hâlde ağrılarım yine beni yokluyor."
6. Aramak, araştırmak
Örnek: "Odaların köşe bucağını yoklamaya başladılar."
Yoklamak hakkında eş anlamlı kelimeler
Yoklamak eş anlamlısı
yoklamak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : araştırmak, aramak, kontrol etmek, bakmak, gözden geçirmek
Yoklamak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Yoklamak zıt anlamlısı
Yoklamak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
Yoklamak ile ilgili 7 örnek cümle
"Yoklamak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Yoklamak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Elini cebine atıp cüzdanını yokladı, cüzdan yerindeydi
2. Çaydanlığı yokladı, içinde su yoktu
3. Odanın her yanını yokladı, bir şey bulamadı
4. Çocukları yoklamak için bir iki soru sordum, yanıtladılar
5. Yaşlı babasını sık sık yoklardı
6. Ağrılar, sızılar onu yoklamaktan geri kalmıyordu
7. Bu konuda onu yokladım, olumluydu
Diğer dillerde Yoklamak
İngilizce: Survey
Spanish: Encuesta
German: Umfrage
French: Enquête
Italian: Indagine
Yoklamak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Yoklamak hakkında ve içinde Yoklamak kelimesi geçen, Yoklamak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Yoklamak ile ilgili deyimler
Aşağıda Yoklamak hakkında ve içinde Yoklamak kelimesi geçen, Yoklamak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: ağız aramak (yoklamak)
Anlamı: öğrenmek istenilen şeyi söyletecek yolda dil kullanmak.
Deyim: ağzını aramak (yoklamak)
Anlamı: konuşturarak düşüncesini öğrenmeye çalışmak: 'Ağzımı aradı, rahat mıydım, burada okuyacağımı aklım kesmiş miydi?' -A. Kutlu.
Deyim: eski defterleri yoklamak (karıştırmak)
Anlamı: bir yarar umarak veya başka bir amaçla eski olayları yeniden ele almak.
Deyim: hafızayı yoklamak
Anlamı: hatırlamaya çalışmak: 'Hafızamı yokluyorum, bu imza ile karşılaştığım gün, yirmi yılın gerisinde.' -Y. Z. Ortaç.
Deyim: kendini yoklamak
Anlamı: duygu, düşünce ve beden bakımından kontrol etmek: 'Terbiye öğretmenimden öğrendiğim usullerle kendimi uzun uzun yokluyorum.' -R. N. Güntekin.
Deyim: nabız yoklamak
Anlamı: nabzını yoklamak.
Deyim: nabzını yoklamak
Anlamı: 1) niyetini, düşüncesini, eğilimini anlamaya çalışmak: 'Milletin sesini işitmek, nabzını yoklamak, meselesini ve durumunu kaynakta öğrenmek istiyordu.' -T. Buğra. 2) düşünce, niyet ve eğilimi anlamak için ön araştırma yapmak.