Yasak kelimesinin anlamı ne demek?
Yasak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Yasak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Yasak
Anlamlar:
1. Bir işin yapılmasına karşı olan yasal veya yasa dışı engel, memnuiyet
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "İçki yasağı. Av yasağı."
2. Yapılmaması istenmiş olan, yok, memnu, haram
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
Örnek: "Bizim çocukluğumuzun şiirlerinde neşe yasak denecek kadar ayıptı."
İçinde Yasak geçen birleşik ve kökteş kelimeler: yasak aşk, yasak bölge, yasak ilişki, yasak kitap, yasak meyve, av yasağı, basın yasağı, seçim yasağı
Yasak hakkında eş anlamlı kelimeler
Yasak eş anlamlısı
yasak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : haram , memnu , yok , memnuiyet
Yasak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Yasak zıt anlamlısı
Yasak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
Yasak ile ilgili 3 örnek cümle
"Yasak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Yasak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Balık avlama yasağı başladı
2. Tramvaydan sarkmak yasaktır
3. İnşaata girmek yasaktır
Diğer dillerde Yasak
İngilizce: Forbidden
Spanish: Prohibida
German: Verbot
French: Interdit
Italian: Proibito
Yasak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Yasak hakkında ve içinde Yasak kelimesi geçen, Yasak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: bakan göze bağ (yasak) olmaz
Anlamı: herkesin gözü önündeki şeye bakılması önlenemez.
Atasözü: göze yasak olmaz
Anlamı: bir kimseye veya nesneye bakılmasını kimse önleyemez.
Yasak ile ilgili deyimler
Aşağıda Yasak hakkında ve içinde Yasak kelimesi geçen, Yasak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: yasağı (yasakları) çiğnemek
Anlamı: uyulması gereken kurallara uymamak: 'Ama yasağı çiğneyebilirim bu gece.' -E. Şafak.
Deyim: yasak savmak
Anlamı: 1) bir nesne, bir gereksinimi geçici olarak karşılamak, şimdilik işe yaramak: Bu boyun bağı eskimiş ama bugünlük yasak savar. 2) bir işi hatır için, gönülsüz olarak üstünkörü yapmak: 'Bunu da yasak savar gibi değil, yararlı olmak kaygısı ile yani özenle yapacaksınız.' -H. Taner.