Kelime: Yarı
Anlamlar:
1. Bir bütünü oluşturan iki eşit parçadan her biri, nısıf
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
2. Bir şeyin yarısı kadar olan, yarım olan
Örnek: "Arkasından yarı şaka, yarı sitem ilave ediyor."
3. Devre arası
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Birinci yarıda dört gol attık."
4. Gereğinden az, tam olmayarak
Özelliği / Tipi / Türü: Zarf
İçinde Yarı geçen birleşik ve kökteş kelimeler: yarı açık cezaevi, yarı ağır sıklet, yarı alan, yarı asalak, yarı başkalaşma, yarı başkanlık, yarı bel, yarı belgesel, yarı buçuk, yarıçap, yarı final, yarı finalist, yarı gece, yarı geçirgen, yarı göçebe, yarı gölge, yarı hücre, yarı iletken, yarı karanlık, yarı kurak, yarı kübik, yarı küre, yarı mamul, yarı orta sıklet, yarı otomatik, yarı resmî, yarı saha, yarı sanayileşme, yarı saydam, yarı son, yarı yarıya, yarıyıl, ikinci yarı, ilk yarı, iri yarı, ana yarısı, baba yarısı, gece yarısı
Yarı hakkında eş anlamlı kelimeler
Yarı eş anlamlısı
yarı kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : nısıf
Yarı hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Yarı zıt anlamlısı
Yarı kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
Yarı ile ilgili 6 örnek cümle
"Yarı" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Yarı" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Ekmeği ikiye böldü, yarısını bana verdi
2. Evin yarı payı onundu
3. Lafı her zaman yarı anlarsın
4. Kapı yarı yarıya kapanmıştı, içerdekileri görüyordum
5. Kazancı yarı yarıya paylaştık
6. Bu makine insanı yarı yolda bırakır
Diğer dillerde Yarı
İngilizce: Half
Spanish: Mitad
German: Halb
French: Moitié
Italian: Mezzo
Yarı ile ilgili atasözleri
Aşağıda Yarı hakkında ve içinde Yarı kelimesi geçen, Yarı ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: açlık ile tokluğun arası yarım yufka
Anlamı: yoksul olan buna üzülmemelidir, küçücük bir şey bile en büyük ihtiyacı gidermeye yeter.
Atasözü: ağustosun yarısı yaz yarısı kıştır
Anlamı: ağustos ayının ortalarında yaz sıcakları azalır, serinlik başlar.
Atasözü: akşamın işini sabaha (yarına) bırakma
Anlamı: bugün yapılması gereken bir işi ertesi güne bırakma.
Atasözü: baş kırılır (yarılır) fes (börk) içinde, kol kırılır yen (kürk) içinde
Anlamı: aile içindeki, arkadaşlar arasındaki uyuşmazlıklar yabancılara duyurulmamalıdır.
Atasözü: bugün bana ise yarın sana
Anlamı: bugün birinin başına gelen kötü bir durum, daha sonra başka birinin de başına gelebilir.
Atasözü: bugünkü (akşamın) işini yarına (sabaha) bırakma (koyma)
Anlamı: bugün yapılması gereken bir işin ertesi güne bırakılması iyi değildir.
Atasözü: bugünkü tavuk yarınki kazdan iyidir
Anlamı: sağlanmış bir kazanç beklenen, umulan daha büyük bir kazanca feda edilemez.
Atasözü: ekmeğini ekmekçiye ver, yarısını yerse helal olsun
Anlamı: verilecek ücret ne kadar çok olursa olsun, her iş uzmanına yaptırılmalıdır.
Atasözü: el eliyle yılan tutan, yarısını yalan tutar
Anlamı: kişi kendi işini kendisi yapmalıdır.
Atasözü: eşkıyanın (ihtiyarın, fukaranın) düşkünü, beyaz (hasa) giyer kış günü
Anlamı: daha önce iyi bir durumda olan kişi bu konumunu kaybettiğinde uygun olmayan, yersiz davranışlarda bulunur.
Atasözü: ihtiyarın düşkünü, beyaz giyer kış günü
Anlamı: daha önce iyi bir durumda olan kişi bu konumunu kaybettiğinde uygun olmayan, yersiz davranışlarda bulunur.
Atasözü: teyze, ana yarısıdır
Anlamı: teyze, bir kimseye annesi gibi sevgi, şefkat gösterir, onunla yakından ilgilenir.
Atasözü: yarım elma, gönül (hatır) alma
Anlamı: armağan küçük de olsa gönül almaya yeter.
Atasözü: yarım hekim candan eder, yarım hoca dinden eder
Anlamı: bir iş, uzmanına değil de o işten anlamayana yaptırılırsa istenilen değil, ters bir sonuç elde edilir.
Atasözü: yarınki kazdan bugünkü tavuk (yumurta) yeğdir
Anlamı: sağlanmış bir kazanç beklenen, umulan daha büyük bir kazanca feda edilemez.
Yarı ile ilgili deyimler
Aşağıda Yarı hakkında ve içinde Yarı kelimesi geçen, Yarı ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: aklının ayarını bozmak
Anlamı: doğru düşünemez, davranamaz duruma gelmek: 'Âşık olunca aklının ayarını bozanları çok gördüm ama Ethel benliğini yitirmişti düpedüz.' -E. Şafak.
Deyim: ayranım budur, yarısı sudur
Anlamı: bir iş yarım yamalak yapıldığında özür dilemek için söylenen bir söz.
Deyim: binin yarısı beş yüz (o da bizde yok)
Anlamı: şaka çok düşünceli görünen birine 'aldırma!' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: bir elmanın yarısı o, yarısı bu
Anlamı: birbirlerine çok benzeyen kimseler için kullanılan bir söz.
Deyim: (birini) yarı yolda bırakmak
Anlamı: yapılan yardımı sonuna kadar sürdürmemek.
Deyim: bugün git, yarın gel
Anlamı: bir iş yapılmak istenmediğinde baştan savmak için kullanılan bir söz.
Deyim: çene yarışına girmek
Anlamı: birbirinin sözünü keserek susmamacasına konuşmak: 'Arif gibi bir adamla çene yarışına girmek istememekle beraber susup oturamazdı.' -M. Ş. Esendal.
Deyim: çene yarıştırmak
Anlamı: karşılıklı gevezelik etmek, çok konuşmak: 'Çene yarıştırmak gelmiyordu içimden.' -O. Kemal.
Deyim: efradını cami, ağyarını mâni
Anlamı: 'ne eksik ne fazla, eksiği artığı olmayan' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: fare düşse başı yarılır
Anlamı: bir yerin boş ve yoksulluk içinde bulunduğunu anlatan bir söz.
Deyim: gülleri yarılmak
Anlamı: çok keyiflenmek: 'Kahpe karının neredeyse gülleri yarılacaktı.' -O. Kemal.
Deyim: gülmekten kırılmak (katılmak, yarılmak)
Anlamı: aşırı derecede gülmek: 'Ahali gülmekten kırılıyordu.' -R. N. Güntekin.
Deyim: ha bugün ha yarın
Anlamı: neredeyse, kısa bir süre içinde: Ha bugün ha yarın gelecek diye bekliyorlar.
Deyim: sıçan düşse başı yarılır
Anlamı: 'hiçbir şey yok' anlamında kullanılan bir söz: 'Bir zamanlar hazinemiz tamtakırdı, sıçan düşse başı yarılırdı.' -T. Halman.
Deyim: yarıda kalmak
Anlamı: bitmemek.
Deyim: yarım elmanın yarısı o, yarısı bu
Anlamı: birbirine çok benzeyenler için söylenen bir söz.
Deyim: yarım kalmak
Anlamı: tamamlanmamak, sonuçlanmamak.
Deyim: yarım kulak dinlemek
Anlamı: umursamadan, önem vermeden dinlemek: 'Dersleri yarım kulak dinliyor, etütlerde uzun uzun mektuplar yazıyordu.' -Ç. Altan.
Deyim: yarım sağ etmek
Anlamı: sağ yana biraz yönelmek.
Deyim: yarım sol etmek
Anlamı: sol yana biraz yönelmek: 'Doktorun elini tuttu, salladı. Sonra yarım sol etti, yan tarafta duran koltuğa oturdu.' -M. Ş. Esendal.
