Kelime: Tezgah
Kökeni: "Farsça destgāh" kelimesinden Türkçeye geçmiştir.
Anlamlar:
1. Genellikle dükkânlarda satıcıların önündeki uzun masa
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Bir tezgâhtan öbürüne koşuyor, bir kumaş topunu bırakıp başkasına saldırıyordu."
2. Kahve, meyhane vb.nde müşterilerin üzerinde yiyip içtikleri uzun masa veya büfe
Örnek: "İçenlerin hepsi susmuş, kadına bakıyor, tezgâhın arkasındaki yürüyüşünü seyrediyorlardı."
3. Üzerinde genellikle el veya küçük makinelerle iş görülen yapım aracı
Örnek: "Çanak çömlek tezgâhı. Halı tezgâhı."
4. Tersane
5. Genellikle yasal olmayan bir işi yapmak için tutulan uygunsuz yol
Özelliği / Tipi / Türü: Argo
İçinde Tezgah geçen birleşik ve kökteş kelimeler: tezgâh mengenesi, dokuma tezgâhı, vargel tezgâhı

Tezgah hakkında eş anlamlı kelimeler
Tezgah eş anlamlısı
tezgah kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Tersane

Tezgah hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Tezgah zıt anlamlısı
Tezgah kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
Tezgah ile ilgili 1 örnek cümle
"Tezgah" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Tezgah" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Halı tezgâhı, çanak çömlek tezgâhı
Diğer dillerde Tezgah
İngilizce: Machine
Spanish: Equipo
German: Bank
French: Machine
Italian: Macchina

Tezgah ile ilgili atasözleri
Aşağıda Tezgah hakkında ve içinde Tezgah kelimesi geçen, Tezgah ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Tezgah ile ilgili deyimler
Aşağıda Tezgah hakkında ve içinde Tezgah kelimesi geçen, Tezgah ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: tezgâh açmak
Anlamı: seyyar satıcı, herhangi bir yere tezgâhını kurmak.
Deyim: tezgâhı kurmak
Anlamı: 1) işe başlamak üzere çalışma araçlarını hazırlamak, çalışmaya başlamak; 2) argo yasal olmayan bir işi gerçekleştirebilmek için yalan dolanla aldatmaya, kandırmaya çalışmak.
Deyim: tezgâhtarlık etmek
Anlamı: bir şeyi beğendirmeye çalışmak için fazlaca konuşmak, lüzumsuz yere övmek, methetmek.