Kelime: Sırma

Anlamlar:

1. Altın yaldızlı veya yaldızsız ince gümüş tel

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

Örnek: "Açık gri etrafı iki parmak kalınlığında sarı sırma işlemeli, gayet zarif bir kumaş."

"Refik Halit Karay"

2. Bu telden yapılmış veya bu tel gibi olan

Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat

Örnek: "Altın yaldızlı ve siyah çiçekli aynalar duvarlara sırma kordonlarla asılıdır."

"Salâh Birsel"

3. Rütbe gösteren şerit

İçinde Sırma geçen birleşik ve kökteş kelimeler: sırma saç


Sırma hakkında eş anlamlı kelimeler

Sırma eş anlamlısı

sırma kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Zerrişte


Sırma zıt anlamlısı

Sırma hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Sırma zıt anlamlısı

Sırma kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Diğer dillerde Sırma

İngilizce: Sirma

Spanish: Sirma

German: Geheimnis

French: Broderie

Italian: Sirma


Sırma ile ilgili atasözleri

Sırma ile ilgili atasözleri

Aşağıda Sırma hakkında ve içinde Sırma kelimesi geçen, Sırma ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: çok havlayan köpek ısırmaz

Anlamı: karşısındakini bağırıp çağırmakla korkutmaya çalışan kimse eylemli bir saldırıda bulunmaz.

Atasözü: it iti ısırmaz

Anlamı: aynı düşüncede ve aynı yapıda olan insanlar birbirlerine zarar vermezler, birbirlerini korurlar.

Atasözü: kel ölür, sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur

Anlamı: bir kimse veya bir şey yok olduğunda değer kazanır.

Atasözü: köpek sahibini ısırmaz

Anlamı: kişi ne kadar aşağılık olursa olsun, kendini benimseyip koruyana kötülük etmez.

Atasözü: kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur

Anlamı: bir kimse veya bir şey yok olduğunda değer kazanır.

Atasözü: ürüyen köpek ısırmaz

Anlamı: bağırıp çağırarak başkalarını korkutmak isteyen kimseden zarar gelmez.


Sırma ile ilgili deyimler

Sırma ile ilgili deyimler

Aşağıda Sırma hakkında ve içinde Sırma kelimesi geçen, Sırma ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: (birini) gözü ısırmak

Anlamı: bir kimseyi tanıyacak gibi olmak.

Deyim: dudağını (dudaklarını) ısırmak

Anlamı: yakışıksız bir durum karşısında şaşmak: 'Koca Ali bu kararı duyunca ömründe ilk defa olarak sarardı. Dudaklarını ısırdı.' -Ö. Seyfettin.

Deyim: dudak ısırmak

Anlamı: 1) hayran kalmak; 2) hayrete, şaşkınlığa düşmek.

Deyim: gülerken ısırmak

Anlamı: iyilik yapar görünüp kötülük yapmak.

Deyim: öksürüp tıksırmak

Anlamı: öksürmek.

Deyim: öperken ısırmak

Anlamı: güler yüz gösterirken kötülük yapmak.

Deyim: parmak ısırmak

Anlamı: büyük şaşkınlık duymak: 'Hele geçen gün o Meşincioğlu Kerim Bey'e yaptığın işe parmak ısırdım.' -R. N. Güntekin.

Deyim: yaka ısırmak

Anlamı: şaşırarak 'Allah esirgesin' demek.