Kelime: Sermek

Anlamlar:

1. Kurutmak için asmak

Özelliği / Tipi / Türü: -e - -i

Örnek: "Kar gibi çamaşırları serip eve döndü."

"Oktay Rifat"

2. Göstermek amacıyla asmak veya yaymak

Örnek: "Çeyiz sermek."

3. Düz bir yere yaymak

Örnek: "Üzüm sermek. Bulgur sermek."

4. Açarak yaymak veya döşemek

Örnek: "Çerçeveli çerçevesiz bir sürü fotoğraf çıkarıp masanın üzerine serdi."

"Aka Gündüz"

5. Boylu boyunca yere yatırmak, düşürmek veya hırpalamak

Örnek: "Onun için bir an önce leşlerini köpek leşi gibi İstanbul'un çamurlu kaldırımlarına sermek zamanı gelmişti."

"Yakup Kadri Karaosmanoğlu "

6. Boşlamak, savsaklamak

Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam

İçinde Sermek geçen birleşik ve kökteş kelimeler: sere serpe


Sermek eş anlamlısı

Sermek hakkında eş anlamlı kelimeler

Sermek eş anlamlısı

sermek kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : savsamak , boşlamak


Sermek zıt anlamlısı

Sermek hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Sermek zıt anlamlısı

Sermek kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Sermek ile ilgili 6 örnek cümle

"Sermek" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Sermek" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Odaya kilim serdiler

2. Bulguru dama serdi, kuşlara yedirdi

3. Çamaşırları ipe sermek için balkona çıktı

4. Gelininçeyizini serdiler

5. İki tokatta adamı sermişti

6. Son günlerde işleri iyice sermişti


Diğer dillerde Sermek

İngilizce: Lay

Spanish: Establecer

German: Sermek

French: Coucher

Italian: Gettare


Sermek ile ilgili atasözleri

Sermek ile ilgili atasözleri

Aşağıda Sermek hakkında ve içinde Sermek kelimesi geçen, Sermek ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.


Sermek ile ilgili deyimler

Sermek ile ilgili deyimler

Aşağıda Sermek hakkında ve içinde Sermek kelimesi geçen, Sermek ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: (bir yere) abayı sermek

Anlamı: 1) istenilmediği hâlde teklifsizce yerleşmek; 2) uzun süre yerleşip kalmak.

Deyim: (birinin) leşini sermek

Anlamı: öldürmek: 'Evin içini allak bullak edip leşini gözünün önüne sereyim mi?' -S. M. Alus.

Deyim: (birinin) pöstekisini sermek

Anlamı: döverek kımıldamayacak duruma getirmek, pestilini çıkarmak.

Deyim: esermek besermek

Anlamı: emek vererek ortaya çıkarmak.

Deyim: göz (gözler) önüne sermek

Anlamı: açıklamak, sergilemek, göstermek, tanıtmak: Adı duyulmamış, şiiri bilinmeyen gençleri tutar, gözler önüne sererdi.

Deyim: ipe un sermek

Anlamı: geçersiz birtakım nedenler ileri sürerek istenilen işi yapmaktan kaçınmak.

Deyim: öne sermek

Anlamı: ortaya koymak, meydana çıkarmak, göstermek: 'Yendiğimiz orduların bize üstün gelişi, bu çok acı hakikati önümüze serdi.' -O. S. Orhon.

Deyim: postu sermek

Anlamı: gittiği yerde uzun süre kalmak: 'Sabiha Hanım'ı eğlendirmek bahanesiyle konağa postu sermiş.' -H. E. Adıvar.

Deyim: sergi sermek

Anlamı: kurutmak veya göstermek için bir şeyi düz bir yere yaymak.

Deyim: yere sermek

Anlamı: 1) kötü bir duruma sokmak, yenmek: 'Sen beni yere seren darbenin ne olduğunu anlıyor musun?' -Ö. Seyfettin. 2) vurup öldürmek.