Kelime: Pey

Kökeni: "Farsça pey" kelimesinden Türkçeye geçmiştir.

Anlamlar:

1. Bir sözleşmede taraflardan birinin öbürüne işten caymayacağını belirtmek amacıyla önceden verdiği güvence parası

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

Örnek: "Pey vermek. Pey almak."

İçinde Pey geçen birleşik ve kökteş kelimeler: pey akçesi, peyderpey


Pey eş anlamlısı

Pey hakkında eş anlamlı kelimeler

Pey eş anlamlısı

pey kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Pey zıt anlamlısı

Pey hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Pey zıt anlamlısı

Pey kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Diğer dillerde Pey

İngilizce: Pey

Spanish: Pey

German: Pey

French: Pey

Italian: Pey


Pey ile ilgili atasözleri

Pey ile ilgili atasözleri

Aşağıda Pey hakkında ve içinde Pey kelimesi geçen, Pey ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: Allah'ın ondurmadığını peygamber sopa ile kovar

Anlamı: Allah bir kişiyi mutsuz yaratmışsa hiç kimse onun kaderini değiştiremez.

Atasözü: avradı eri saklar, peyniri deri

Anlamı: her şey, durumuna uygun yöntemlerle saklanır.

Atasözü: kimse kendi memleketinde peygamber olmaz

Anlamı: insanların kendi çevrelerinde değeri bilinmez.

Atasözü: lafla peynir gemisi yürümez

Anlamı: şöyle yaparım, böyle yaparım demekle yapılması gereken iş yapılmaz.


Pey ile ilgili deyimler

Pey ile ilgili deyimler

Aşağıda Pey hakkında ve içinde Pey kelimesi geçen, Pey ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: aklını peynir ekmekle yemek

Anlamı: alay akılsızca ve düşüncesizce davranışta bulunmak.

Deyim: ayağını (ayaklarını) öpeyim

Anlamı: hlk. 'yalvarırım' anlamında kullanılan bir söz.

Deyim: ayağının (ayaklarının) altını öpeyim

Anlamı: 'yalvarırım' anlamında kullanılan bir söz: 'Dadıcığım merhamet... Ayaklarının altını öpeyim...' -H. R. Gürpınar.

Deyim: elini ayağını öpeyim

Anlamı: 'çok yalvarırım' anlamında kullanılan bir söz.

Deyim: hangi peygambere kulluk edeceğini şaşırmak

Anlamı: kimin sözünü yerine getireceğini bilemeyerek şaşkınlık içinde kalmak.

Deyim: kediye peynir (ciğer) ısmarlamak

Anlamı: güvenilmeyecek birine saklaması için bir şey bırakmak.

Deyim: Nuh deyip, peygamber dememek

Anlamı: inat etmek, ayak diremek.

Deyim: pey sürmek

Anlamı: 1) artırma ile satılan bir şey için önce bir miktar para vermek veya önermek; 2) rekabet etmek: 'Onu, kendisine karşı pey sürecek kimsenin çıkmayacağına inanan Güdük Hacı olarak istemişti.' -T. Buğra.

Deyim: peyda etmek

Anlamı: çıkarmak, oluşturmak, ortaya çıkarmak, edinmek: 'Uzun boyu hafif bir kamburluk peyda etmiş.' -H. C. Yalçın.

Deyim: peynir ekmek gibi

Anlamı: 1) çok revaçta, çok tutulan, beğenilen; 2) çok kolay biçimde; 3) çabucak.

Deyim: semen peyda etmek

Anlamı: şişmanlamak.

Deyim: sıhriyet peyda etmek

Anlamı: hısımlık oluşturmak: 'Süleyman Şah, kurtuluşu Osman Oğulları ile sıhriyet peyda etmekte görüyordu.' -F. F. Tülbentçi.

Deyim: teleme peyniri gibi

Anlamı: tombul ve beyaz tenli (kadın).

Deyim: ünsiyet peyda etmek

Anlamı: dostluk, arkadaşlık kurmak, samimi olmak.