Kelime: Ni
Anlamlar:
1. Nikel elementinin simgesi
Özelliği / Tipi / Türü: Kimya

Ni hakkında eş anlamlı kelimeler
Ni eş anlamlısı
ni kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Nikel

Ni hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Ni zıt anlamlısı
Ni kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde Ni
İngilizce: Ni
Spanish: Ni
German: Ni
French: Ni
Italian: Ni

Ni ile ilgili atasözleri
Aşağıda Ni hakkında ve içinde Ni kelimesi geçen, Ni ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: abanın kadri yağmurda bilinir
Anlamı: bir şeyin gerçek değeri, ancak ona çok ihtiyaç duyulduğu zaman iyi anlaşılır.
Atasözü: abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır
Anlamı: görmemiş kişi, rastlantı sonucu layık olmadığı bir duruma kavuşursa bu durum kendisinin hakkıymış gibi aptalca böbürlenir.
Atasözü: acemi nalbant gâvur eşeğinde öğrenir
Anlamı: mesleğinde ustalığa erişmemiş kimse, ilk denemelerini gözden çıkarılabilecek malzeme üzerinde yapar.
Atasözü: aç elini kora sokar
Anlamı: aç insan, geçimini sağlamak için kendisini her türlü tehlikeye atar.
Atasözü: aç esner, âşık gerinir
Anlamı: herkes içinde bulunduğu koşula göre davranır.
Atasözü: aç tavuk kendini arpa (buğday) ambarında sanır
Anlamı: insanlar, yokluğunu, yoksulluğunu çektikleri şeyler için olmayacak hayaller, düşler kurar.
Atasözü: adamın (kimsenin) adı çıkmadansa canı çıkması (yeğdir)
Anlamı: insanın haklı veya haksız yere adı bir defalık kötüye çıktı mı ondan sonra yaptıkları hep o gözle değerlendirilir.
Atasözü: ağaca balta vurmuşlar 'sapı bedenimden' demiş
Anlamı: insana en yakını bile kötülük edebilir.
Atasözü: ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur
Anlamı: çocuklar ana ve babalarından öğrendiklerini yapmaya özenirler.
Atasözü: ağır basar yeğni kalkar
Anlamı: ağırbaşlı olan, herkesten saygı görür, ağırbaşlı olmayana ise kimse değer vermez.
Atasözü: ağlar gözden, sahte sözden kendini sakın
Anlamı: kendini acındıranlardan kork.
Atasözü: ağrılardan göz ağrısı, her kişinin öz ağrısı
Anlamı: herkesi en çok ilgilendiren kendi derdidir.
Atasözü: ağustosta beyni kaynayanın zemheride kazanı kaynar
Anlamı: yazın çalışan kışın rahat eder.
Atasözü: ahlatın iyisini ayılar yer
Anlamı: kendilerine yakışmayan güzel bir şeyi eline geçirenler için kullanılan bir söz.
Atasözü: ahlatın iyisini dağda ayılar yer
Anlamı: kendilerine yakışmayan güzel bir şeyi eline geçirenler için kullanılan bir söz.
Atasözü: ahmak misafir ev sahibini ağırlar
Anlamı: başkalarının görev ve yetkilerine karışmak ahmaklıktır.
Atasözü: akıllar gelin olmuş, herkes kendininkini beğenmiş
Anlamı: insan kendi aklını, düşüncesini başkasınınkinden üstün görür.
Atasözü: akılsız başın cezasını (zahmetini) ayak çeker
Anlamı: bir işte düşüncesizce davranan kişi her türlü olumsuz sonuca katlanır.
Atasözü: aklına geleni işleme, her ağacı taşlama
Anlamı: sonunu düşünmeksizin aklına eseni yapan, herkese sataşan kimse bu davranışının büyük zararlarını görür.
Atasözü: akşamın işini sabaha (yarına) bırakma
Anlamı: bugün yapılması gereken bir işi ertesi güne bırakma.

Ni ile ilgili deyimler
Aşağıda Ni hakkında ve içinde Ni kelimesi geçen, Ni ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: âdet yerini bulsun diye
Anlamı: 'gerekli görüldüğü için değil, yalnız alışılmış olduğu için' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: ağzına geleni söylemek
Anlamı: 1) nezaket dışına çıkarak ağır ve kırıcı sözler söylemek; 2) gelişigüzel, saçma sapan konuşmak.
Deyim: ağzına verilmesini beklemek (istemek)
Anlamı: çalışmayıp işlerinin başkaları tarafından yapılmasını beklemek.
Deyim: ağzıyla içmesini bilmek
Anlamı: sözünü, sohbetini karşıdaki kişiyi incitmeyecek bir biçimde ayarlamak.
Deyim: ahiretini yapmak (zenginleştirmek)
Anlamı: hayır işleri yaparak sevap kazanmak.
Deyim: aklını peynir ekmekle yemek
Anlamı: alay akılsızca ve düşüncesizce davranışta bulunmak.
Deyim: al birini, vur ötekine (birine)
Anlamı: hiçbiri işe yaramaz, hepsi bir ayarda.
Deyim: albeni vermek
Anlamı: çekiciliğini artırmak, ilgi toplamak, hoş ve güzel göstermek: 'Son yirmi yılın matematikçileri bilimlerine albeni verebilmek için yeni bir matematik buldular.' -H. Taner.
Deyim: Ali'nin külahını Veli'ye, Veli'nin külahını Ali'ye giydirmek
Anlamı: birinden aldığını öbürüne, bir başkasından aldığını da ona vererek işini yürütmek.
Deyim: anadan doğmuşa dönmek (anadan yeni doğmuş gibi olmak)
Anlamı: 1) dertsiz, tasasız bir duruma gelmek; 2) günahlardan arınmış duruma gelmek.
Deyim: anasının ipini satmış (pazara çıkarmış)
Anlamı: ipsiz, kendisinden her türlü soysuzluk beklenebilen (kimse).
Deyim: anasının nikâhını istemek
Anlamı: bir şeye değerinden çok para istemek.
Deyim: anlaşıldı Vehbi'nin kerrakesi
Anlamı: 'işin içyüzü, gerçeği öğrenildi' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: araları limoni olmak
Anlamı: aralarında hafif bir kırgınlık olmak.
Deyim: ateşini almak
Anlamı: 1) yüksek vücut ısısını düşürmek: Alnına sirkeli bez koyun, ateşini alır. 2) derece ile ateşi ölçmek; 3) mec. acıyı, yanmayı azaltmak.
Deyim: attan inip eşeğe binmek
Anlamı: bulunduğu önemli görevden daha aşağı bir göreve alınmak.
Deyim: bayram değil, seyran değil (eniştem beni niye öptü)
Anlamı: 'gösterilen bu ilginin, bu yakınlığın bir sebebi olacak' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: bekle yârin köşesini!
Anlamı: yakında gerçekleşeceği beklenmeyen umutlar için söylenen bir söz.
Deyim: belini doğrultmak
Anlamı: yeniden durumunu düzeltmek: 'Belini biraz doğrultmuş, borçlarını ödemiş, daha rahat bir yaşam düzeyine erişmişti.' -M. Mungan.
Deyim: belini kırmak
Anlamı: birini bir şeyi yapamaz duruma getirmek.