Kelime: Meme
Anlamlar:
1. Yavrularını emzirmek için, memelilerin göğsünde türlü biçim ve sayıda bulunan, meme başı denilen çıkıntıları olan organ, bicik, emcek, emcik
Özelliği / Tipi / Türü: Isim - Anatomi
2. Bazı araçların meme başına benzeyen bölümü
Örnek: "Tam topu şişirmiş, memesini bağlıyordu."
3. Vücudun herhangi bir yerinde oluşmuş küçük çıkıntı
Örnek: "O, sağ elinin parmaklarını bükerek kulak memesinin altına koymuş, ağzı açıktı."
4. Ateşli silahların veya bazı patlayıcıların ateşlendiği çıkıntı
Özelliği / Tipi / Türü: Askerlik
Örnek: "Tüfek memesi."
5. Gemi çıpasında kolların birleştiği şişkin yer
Özelliği / Tipi / Türü: Denizcilik
İçinde Meme geçen birleşik ve kökteş kelimeler: meme başı, meme bezi, meme süngeri, basur memesi, göz memesi, gözyaşı memesi, keçimemesi, kızmemesi, köpekmemesi, kulak memesi, tavşanmemesi

Meme hakkında eş anlamlı kelimeler
Meme eş anlamlısı
meme kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : emcik, emcek, bicik

Meme hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Meme zıt anlamlısı
Meme kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde Meme
İngilizce: Breast
Spanish: Seno
German: Brust
French: Poitrine
Italian: Seno
Meme ile ilgili atasözleri
Aşağıda Meme hakkında ve içinde Meme kelimesi geçen, Meme ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: ağlamayan çocuğa meme vermezler
Anlamı: hakkını aramasını bilmeyen kimsenin işi görülmez.
Atasözü: bilmemek ayıp değil, öğrenmemek (sormamak) ayıp
Anlamı: insanın her şeyi bilmemesi kusur değildir ama bilmediği bir işi sorup öğrenmeden yapmaya kalkışması kusurdur.
Atasözü: gidip de gelmemek var, gelip de görmemek (bulmamak) var
Anlamı: uzak bir yere giden kişi dönmeyebilir, dönebilse de ayrılırken bıraktığı yakınlarını bulmayabilir.
Atasözü: ne oldum dememeli, ne olacağım demeli
Anlamı: kişi bugün içinde bulunduğu parlak durumun sürüp gideceğini sanmamalı, yarın kötü bir duruma düşeceğini hatırdan çıkarmamalıdır.

Meme ile ilgili deyimler
Aşağıda Meme hakkında ve içinde Meme kelimesi geçen, Meme ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: adam beğenmemek
Anlamı: herkesi değersiz görmek.
Deyim: afura tafura gelmemek
Anlamı: 1) çalım satmadan hoşlanmamak; 2) böyle bir davranışa karşı tepki göstermek.
Deyim: ağız dil vermemek
Anlamı: konuşmamak, susmak.
Deyim: ağzından çıkanı (çıkan sözü) kulağı duymamak (işitmemek)
Anlamı: sözlerini tartmadan söylemek.
Deyim: ağzından düşmemek (düşürmemek)
Anlamı: her zaman sözünü etmek, söylemek: 'Bu ne cehennemdir lafı ağzından düşmüyordu.' -N. Cumalı.
Deyim: ağzından söz (laf, lakırtı) eksik etmemek
Anlamı: o sözü sürekli söylemek.
Deyim: akıl erdirememek (ermemek)
Anlamı: 1) ne olduğunu anlayamamak, sırrını çözememek: 'Çalıştıkça da borcumuz azalacağına artıyor, işte buna bir türlü akıl erdiremiyorum.' -Halikarnas Balıkçısı. 2) kabul edememek.
Deyim: akla gelmemek
Anlamı: 1) hatırlanamamak; 2) olabileceğini düşünmemek.
Deyim: akla hayale gelmemek
Anlamı: inanılmamak: 'En akla hayale gelmeyen şeylere dikkat eder, bunları derler toplar ve umumi büyük neticeler çıkarır.' -N. Hikmet.
Deyim: aklı kesmemek
Anlamı: 1) anlayamamak, idrak edememek; 2) sonucu tahmin edememek.
Deyim: aklının köşesinden geçmemek
Anlamı: hiçbir zaman düşünmemek: 'Rahmetliyi suçlamak aklımın köşesinden geçmez.' -H. Taner.
Deyim: aklının ucundan bile geçirmemek
Anlamı: hiçbir biçimde düşünmemek.
Deyim: aldığı abdest ürküttüğü kurbağaya değmemek
Anlamı: sağladığı yarar, verdiği zararı karşılamamak.
Deyim: aldırış etmemek
Anlamı: 1) ilgi göstermemek, ilgilenmemek, ilgisiz kalmak; 2) önem vermemek, aldırmamak, umursamamak: 'Kendi alanına dokunmayan bir şeye aldırış etmez.' -H. E. Adıvar.
Deyim: Allah yarattı dememek
Anlamı: kıyasıya dövmek, çok hırpalamak.
Deyim: aman vermemek
Anlamı: 1) rahat bırakmamak, göz açtırmamak: 'İri sivrisinekler gece gündüz aman vermiyordu.' -N. Cumalı. 2) acımayıp öldürmek.
Deyim: aman zaman bilmemek
Anlamı: fırsat vermemek.
Deyim: aman zaman dedirtmemek
Anlamı: aman vermemek.
Deyim: ardı arası kesilmemek
Anlamı: aralıksız olarak gelmek: 'Olayların ardı arası kesilmez. Hepsi birbirini kovalar.' -N. F. Kısakürek.
Deyim: ardı kesilmemek
Anlamı: arkası gelmemek, tükenmemek: Gidiş gelişin ardı hiç kesilmiyor.