Kelime: Kollamak
Anlamlar:
1. Olmasını, ortaya çıkmasını beklemek, gözetmek
Özelliği / Tipi / Türü: -i
Örnek: "Kocamı kıskanıyor, aradan atmak için vesileler kolluyormuş."
2. Göz önünde tutmak, gözlemek
Örnek: "Daima biraz kollayan, bir tilki gibi tetikte ve hamarat görünürdü."
3. Korumak, gözetmek
Örnek: "O güne kadar ona iyi bak, değerini bil, onu kolla, demişti."
Kollamak hakkında eş anlamlı kelimeler
Kollamak eş anlamlısı
kollamak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : gözlemek, gözetmek, korumak, olmasını
Kollamak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Kollamak zıt anlamlısı
Kollamak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Kollamak ile ilgili 4 örnek cümle
"Kollamak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Kollamak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Arkadaşını kollamak istemiş, becerememişti
2. Söylemek için uygun bir zaman kollamaktaydım
3. Sürücü, sağı solu kollayıp, trafik polisini göremeyince yasak yere park etti
4. Herkes çıkarını kollar
Diğer dillerde Kollamak
İngilizce: Look
Spanish: Mira
German: Schutz
French: Regarder
Italian: Guardare
Kollamak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Kollamak hakkında ve içinde Kollamak kelimesi geçen, Kollamak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Kollamak ile ilgili deyimler
Aşağıda Kollamak hakkında ve içinde Kollamak kelimesi geçen, Kollamak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: fırsat kollamak (gözlemek)
Anlamı: yapmak istediği iş için uygun bir zaman veya bir durum beklemek: 'Sonra fırsat kollamasını biliyordu ve tekme yapıştıracak, çelme takacak zamanı içgüdülerin şaşmazlığıyla seçiyordu.' -T. Buğra.
Deyim: zaman kollamak
Anlamı: 1) bir işin sırasını beklemek; 2) uygun bir fırsat beklemek.
