Karmak ne demek? Anlamı nedir?
Karmak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Karmak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Karmak
Anlamlar:
1. Karıştırmak, birbirine katmak
Özelliği / Tipi / Türü: -i
2. Toz durumundaki bir şeyi sıvı ile karıştırarak çamur veya hamur durumuna getirmek
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz
Örnek: "Yapı için harç karmak. Boya karmak."
İçinde Karmak geçen birleşik ve kökteş kelimeler: betonkarar
Karmak hakkında eş anlamlı kelimeler
Karmak eş anlamlısı
karmak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : birbirine katmak
Karmak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Karmak zıt anlamlısı
Karmak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Karmak ile ilgili 2 örnek cümle
"Karmak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Karmak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Pekmezi karla karmakla dondurma mı olur?
2. Fırıncı, hamur karmak için erken davranmıştı
Diğer dillerde Karmak
İngilizce: Karmak
Spanish: Karmak
German: Karma
French: Karmak
Italian: Karmak
Karmak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Karmak hakkında ve içinde Karmak kelimesi geçen, Karmak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Karmak ile ilgili deyimler
Aşağıda Karmak hakkında ve içinde Karmak kelimesi geçen, Karmak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: acısını çıkarmak
Anlamı: 1) acılığını yok etmek: Soğanın acısını çıkarmak. 2) mec. uğradığı maddi veya manevi zararı karşılayacak bir iş yapmak: 'Bunca gecikmişliğe rağmen o günlerin acısını çıkarabilmesine imkân tanımalıydı.' -E. Şafak. 3) mec. öç almak: 'Ustanın kendisini küçük burjuva münevveri diye aşağılık görmesinin acısını çıkarıyor.' -N. Hikmet.
Deyim: adını çıkarmak
Anlamı: kişi hakkında kötü bir niyetle asılsız söylentiler yaymak: 'Kadın durmadan vır vır eder, yakınır diye adımızı çıkarmışlar.' -A. Erhat.
Deyim: adını ...-ye çıkarmak
Anlamı: bir kişinin sahip olmadığı niteliklerle tanınmasına yol açmak: Adını deliye çıkardılar.
Deyim: ağzından baklayı çıkarmak
Anlamı: baklayı ağzından çıkarmak.
Deyim: ahkâm çıkarmak
Anlamı: kendi düşüncelerine dayanarak birtakım yargılara varmak.
Deyim: akıldan çıkarmak
Anlamı: 1) düşünmemek; 2) unutmak.
Deyim: anlam çıkarmak
Anlamı: 1) bir cümleden veya metinden yeni ve değişik bir anlam yakalamak; 2) mec. yersiz ve gereksiz bir yargıya varmak, yanlış değerlendirmek; bir söze, söyleyenin aklından geçmeyen bir anlam vermek.
Deyim: arabasını düze çıkarmak
Anlamı: karşılaştığı güçlükleri yenip işini kolay yürür duruma getirmek.
Deyim: arada çıkarmak
Anlamı: başka işler arasında bir işi de yapıvermek.
Deyim: aradan çıkarmak
Anlamı: birçok işten birini yapıp bitirivermek.
Deyim: askıya çıkarmak
Anlamı: evlenecek kimselerin durumunu nüfus kayıtlarının bulunduğu yerde askı yoluyla ilan etmek.
Deyim: baklayı ağzından çıkarmak
Anlamı: açık söylemekten kaçındığı bir sorunu sonunda açıklamak: 'Bırak muamma konuşmayı / Çıkar ağzından baklayı / Bahtımız aydınlanıversin' -C. S. Tarancı.
Deyim: başına çıkarmak
Anlamı: şımartmak, çok yüz vermek.
Deyim: başına iş çıkarmak
Anlamı: istenilmeyen veya uğraştırıcı bir işe yol açmak.
Deyim: başını çıkarmak
Anlamı: bitki filizlenmeye başlamak.
Deyim: baştan çıkarmak
Anlamı: 1) kötü yola sürüklemek, doğru yoldan saptırmak: 'Perihan adında bir bayan, bizim güveyi dans arasında ayartıp baştan çıkarmış.' -M. Ş. Esendal. 2) karşı cinsi bir ilişkiye ikna etmek.
Deyim: bela çıkarmak
Anlamı: kavga çıkarmak.
Deyim: (bir durumu) açığa çıkarmak
Anlamı: ortaya çıkarmak, gözler önüne sermek, anlaşılır duruma getirmek: 'Yolsuzluklarını açığa çıkarması bardağı taşıtan damla oldu.' -H. Topuz.
Deyim: bir koyundan iki post çıkarmak
Anlamı: olması gerekenden daha fazla elde etmek.
Deyim: (bir şeyi) kuvveden fiile çıkarmak
Anlamı: düşünülen, tasarlanan şeyi gerçekleştirmek.