Kelime: Kapı
Anlamlar:
1. Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Çıtalarla yapılma telli bir kapı koymuşlardı ortasına."
2. Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat
Örnek: "Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı."
3. Tavla oyununda iki pul üst üste getirilerek karşı oyuncunun o haneyi kullanmasına engel olunan yer
4. Devlet dairesi
Örnek: "Hükûmet kapısı."
5. Osmanlı Devleti'nde resmî görev yeri
Özelliği / Tipi / Türü: Tarih
6. Sadece bir konuda yoğunlaşmış bilgilerin yer aldığı genel ağ sayfası, portal
Özelliği / Tipi / Türü: Bilişim
7. Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
Örnek: "Onların başvuracağı her kapıya gitmiş."
8. Gidere yol açan gereksinim
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
Örnek: "Bayram geldi, yine masraf kapıları açıldı."
9. Ev gezmesi için gidilen yer
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
Örnek: "Bugün yine kaç kapı dolaştın?"
İçinde Kapı geçen birleşik ve kökteş kelimeler: kapı ağası, kapı ağzı, kapıaltı, kapı bir komşu, kapı çuhadarı, kapı duvar, kapı halkı, kapı kâhyası, kapı kapamaca, kapı karşı komşu, kapı kethüdası, kapı kolu, kapı komşu, kapıkule, kapı kulu, kapı mandalı, kapı oğlanı, kapı perdesi, kapı tokmağı, kapı yoldaşı, kapısı açık, açık kapı, ana kapı, ara kapı, çakma kapı, çarpma kapı, çat kapı, çekme kapı, çelik kapı, çift kapı, demir kapı, dış kapı, döner kapı, sağır kapı, taç kapı, topal kapı, yağlı kapı, yavru kapı, adalet kapısı, ağa kapısı, cümle kapısı, çıkış kapısı, devlet kapısı, ekmek kapısı, el kapısı, geçim kapısı, giriş kapısı, gümrük kapısı, hacet kapısı, hükûmet kapısı, kısmet kapısı, koltuk kapısı, komşu kapısı, kuzu kapısı, kuzuluk kapısı, mahkeme kapısı, masraf kapısı, mide kapısı, nizamiye kapısı, paşa kapısı, serasker kapısı, servis kapısı, sınır kapısı, sokak kapısı, şeyhülislam kapısı, umut kapısı, ümit kapısı

Kapı hakkında eş anlamlı kelimeler
Kapı eş anlamlısı
kapı kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!

Kapı hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Kapı zıt anlamlısı
Kapı kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Kapı ile ilgili 15 örnek cümle
"Kapı" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Kapı" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Evine yeni kapı taktırdı
2. Sınır kapıları kapandı
3. Birkaç ayda bir kapı değiştirmese iyi olacak
4. Partiyi çıkar kapısı görenler çoktur
5. Okullar açılırken masraf kapıları da açılır
6. Tanrı kimseyi hükümet kapısına düşürmesin
7. Günde kırk kapı dolaşıyor
8. Kış kapıya dayanmadan kömür almalıyız
9. Bugün tam beş kapı yaptık
10. Anahtarı annemden almayı unutmuşum, kapıda kaldım
11. Telefon ederek gelin, kapıda kalırsanız üzülürüz
12. Alacaklıları kapıya dayanınca kaçtı
13. Yaz kapıya dayandı ama biz kışlıkları atamadık
14. Haydi bakalım, kapıyı aç da karnımızı doyuralım
15. Köyde radyo yoktu, kapıyı muhtar açtı, şimdi çoğunun radyosu var
Diğer dillerde Kapı
İngilizce: Door
Spanish: Puerta
German: Tür
French: Porte
Italian: Porta
Kapı ile ilgili atasözleri
Aşağıda Kapı hakkında ve içinde Kapı kelimesi geçen, Kapı ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: acemi katır kapı önünde yük indirir
Anlamı: beceriksiz ve anlayışsız kişi kendisine yaptırılan işi en önemli yerinde bırakır.
Atasözü: Allah gümüş kapıyı kaparsa altın kapıyı açar
Anlamı: işi bozulan kişi umutsuzluğa düşmemeli, Tanrı'nın onu daha iyi bir işe kavuşturacağına inanmalıdır.
Atasözü: altın anahtar her kapıyı açar
Anlamı: para olduğunda her güçlük yenilebilir.
Atasözü: avrat (kadın) malı, kapı mandalı
Anlamı: bir erkek, karısının malından yararlanmayı düşünmemelidir.
Atasözü: borçtan korkan kapısını büyük açmaz (küçük açar)
Anlamı: borçlanmak istemeyen fazla açılmaz, giderlerini kısar, kendi durumuna uygun bir yaşama yolu tutar.
Atasözü: çalma elin kapısını, çalarlar kapını
Anlamı: kimseye kötülük yapma yoksa onlar da sana aynı kötülüğü yaparlar.
Atasözü: deniz dalgasız olmaz, kapı halkasız
Anlamı: her nesnenin kendisine özgü nitelikleri, kendisinden ayrılmayan özellikleri vardır.
Atasözü: deveci ile görüşen kapısını yüksek açmalı
Anlamı: yüksek makam sahibi kimselerle ilgisi olanlar durumlarının gerektirdiği özveriyi göze almalıdırlar.
Atasözü: deveci ile konuşan kapısını büyük açar
Anlamı: yüksek makam sahibi kimselerle ilgisi olanlar durumlarının gerektirdiği özveriyi göze almalıdırlar.
Atasözü: kapı arkası bile gurbet
Anlamı: bir insan evinden pek uzağa gitmese bile evden ayrıldıktan sonra kendini gurbete çıkmış gibi hisseder.
Atasözü: köpek ekmek veren (yediği) kapıyı tanır
Anlamı: köpek bile kendisini besleyen yeri bilir, davranışlarıyla duygularını belli eder, insan da bundan ders almalı, gördüğü iyiliği unutmamalıdır.
Atasözü: mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır
Anlamı: mart ayındaki şiddetli soğuklarda insanlar ellerine geçen her şeyi yakmak zorunda kalırlar.
Atasözü: oğlan anası kapı arkası, kız anası minder kabası
Anlamı: eve gelin geldikten sonra oğlanın anası kapı dışarı edilecek kadar fazla görülür ama kızın anası başköşeye oturtulur.
Atasözü: ölüm bir kara devedir ki herkesin kapısına çöker
Anlamı: her eve gelin girmeyebilir ama ölüm kesinlikle girer.
Atasözü: rüşvet kapıdan girince insaf (iman) bacadan (pencereden) çıkar
Anlamı: işini herkese eşit davranarak yapmak zorunda olan bir görevli, kendisine çıkar sağlayan kimselere ayrıcalık tanıyorsa o kişi hak, adalet, insaf gibi duygulardan yoksun demektir, onun gözü paradan, maldan başka bir şey görmez.
Atasözü: sitteisevir kapıyı çevirir
Anlamı: kötü havalarda dışarı çıkmamayı öğütleyen bir söz.
Atasözü: tembele dediler 'kapını ört', dedi 'yel eser örter'
Anlamı: tembel, kapısının örtülmesini bile rüzgârdan bekler.
Atasözü: yersen kap açık, yemezsen kapı açık
Anlamı: sabırlı ol, katlan ve kararını ona göre ver.
Atasözü: zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar
Anlamı: zorbalığın hüküm sürdüğü yerde din kuralları, kanun emirleri yürümez.

Kapı ile ilgili deyimler
Aşağıda Kapı hakkında ve içinde Kapı kelimesi geçen, Kapı ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: açık kapı bırakmak
Anlamı: gereğinde, bir konuya yeniden dönebilme imkânı bırakmak, kesip atmamak.
Deyim: akıntıya kapılmak
Anlamı: 1) bir akıntının etki alanına girmek, akıntı ile birlikte sürüklenmek: 'Aralarından biri akıntıya kapıldığı zaman ötekiler var kuvvetleriyle dayanarak onu geri çekiyorlardı.' -R. N. Güntekin. 2) mec. etki altında kalarak bir topluluğun davranışına katılmak.
Deyim: arka kapıdan çıkmak
Anlamı: okuldan başarısızlık nedeniyle ayrılmak.
Deyim: at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak
Anlamı: iş işten geçtikten sonra önlem almaya kalkışmak.
Deyim: aynı kapıya çıkmak
Anlamı: sonuç bakımından fark etmemek, aynı sonuca varmak: 'Talihin aşırısı da insanı eninde sonunda aptallaştırdığından, sonuç aynı kapıya çıkardı.' -E. Şafak.
Deyim: bir kapıya çıkmak
Anlamı: aynı sonuca varmak.
Deyim: (bir şeyden) kapı açmak
Anlamı: 1) bir şeyin sözünü etmek veya bir işe başlamak; 2) pazarlığa çok yüksek bir fiyatla başlamak.
Deyim: (bir şeyin) girdabına kapılmak
Anlamı: etkisinde kalmak, o şeyin çekiciliğinden kurtulamamak.
Deyim: (bir yeri) komşu kapısı yapmak
Anlamı: sık gidilen yer hâline getirmek.
Deyim: (bir yeri) komşu kapısına çevirmek
Anlamı: yakın olmadığı ve sık sık uğranılması gerekmediği hâlde bir yere çok sık gitmek.
Deyim: (birinin) kapısını aşındırmak
Anlamı: yanına çok sık gitmek: 'Sabahtan akşama kadar belki kapısını aşındıranlar elli altmışı bulur.' -E. İ. Benice.
Deyim: (birinin) kapısını çalmak
Anlamı: birine başvurmak: 'İskele memurluğu isteyen işçiler hep benim kapımı çalıyorlar.' -M. Ş. Esendal.
Deyim: büyüsüne kapılmak (tutulmak)
Anlamı: bir şeyin, bir kimsenin çekiciliğinden kurtulamamak: 'Durup durup başıma gelenlerin büyüsüne kapılıyordum.' -O. Pamuk.
Deyim: cereyana kapılmak
Anlamı: 1) elektrik akımıyla çarpılmak; 2) suyun akışı içinde kalıp sürüklenmek; 3) bir eğilim, bir görüş hareketi içinde yer almak.
Deyim: cezbeye tutulmak (kapılmak)
Anlamı: bir duygu veya bir inanışın etkisiyle aşırı ölçüde coşup kendinden geçmek: 'Cezbeye tutulmuş gibi haykırdım, Türkçe haykırdım.' -A. Gündüz.
Deyim: çat orada çat burada çat kapı arkasında
Anlamı: çok çabuk yer değiştiren bir şeyin durumunu anlatan bir söz: 'Sizin sevgili bir yerde durmaz, çat orada çat burada çat kapı arkasındadır.' -O. C. Kaygılı.
Deyim: dehşete kapılmak (düşmek)
Anlamı: çok korkmak: 'Ev sahibi dehşete kapılmış gibiydi.' -T. Buğra.
Deyim: dış kapının mandalı
Anlamı: 1) uzak akraba; 2) önemsiz, değersiz.
Deyim: doksan kapının ipini çekmek
Anlamı: içinde bulunduğu sorunu çözmek için kapı kapı dolaşmak, birçok yere uğramak.
Deyim: dolduruşa kapılmak
Anlamı: dolduruşa gelmek.