Kelime: Ezmek

Anlamlar:

1. Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek

Özelliği / Tipi / Türü: -i

Örnek: "Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım."

"Enis Behiç Koryürek"

2. Ağır bir şey, başka bir şeyin üzerinden geçmek, çiğnemek

Örnek: "Rüzgârın içinde birbirini ezercesine kaçıştılar."

"Sait Faik Abasıyanık"

3. Sıvı içinde bastırıp karıştırarak eritmek

Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz

Örnek: "Şerbet için şeker ezmek. Boya ezmek."

4. Üzmek, sıkıntıya sokmak

Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam

Örnek: "Seven kalbi ezmek, sevmeyen kalbi durdurmaktan daha affedilmez bir cinayettir."

"Aka Gündüz"

5. Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak

Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam

Örnek: "Bu yol hayvanı ezdi."

6. Yenmek, sindirmek

Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam

Örnek: "Düşmanı ezmek."

7. Harcamak

Özelliği / Tipi / Türü: Argo

Örnek: "Paraları bir haftada ezerim."

"Sait Faik Abasıyanık"

İçinde Ezmek geçen birleşik ve kökteş kelimeler: ezimevi, elezer, özezer, karıncaezmez


Ezmek eş anlamlısı

Ezmek hakkında eş anlamlı kelimeler

Ezmek eş anlamlısı

ezmek kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : sindirmek , yenmek , çiğnemek , harcamak


Ezmek zıt anlamlısı

Ezmek hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Ezmek zıt anlamlısı

Ezmek kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Ezmek ile ilgili 7 örnek cümle

"Ezmek" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Ezmek" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Araba köpeği ezmiş

2. Bu tabletleri yarım bardak suda ezmek gerekiyor

3. Takımımız rakibini ezdi

4. Fabrikada işçileri eziyorlardı

5. Güçsüzü ezmekten hoşlanır

6. Buyurgan halkı ezmekteydi

7. Gecede birkaç yüz lirayıı ezenler türedi


Diğer dillerde Ezmek

İngilizce: Crush

Spanish: Aplastar

German: Zerquetschen

French: Écraser

Italian: Schiacciare


Ezmek ile ilgili atasözleri

Ezmek ile ilgili atasözleri

Aşağıda Ezmek hakkında ve içinde Ezmek kelimesi geçen, Ezmek ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: aç gezmektense tok ölmek yeğdir

Anlamı: yoksulluk ölümden de beterdir.

Atasözü: boş gezmekten bedava çalışmak yeğdir

Anlamı: çalışmak insanı tembellikten kurtarır.


Ezmek ile ilgili deyimler

Ezmek ile ilgili deyimler

Aşağıda Ezmek hakkında ve içinde Ezmek kelimesi geçen, Ezmek ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: arkasında dolaşmak (gezmek)

Anlamı: bir işi yaptırmak için ilgili veya yetkili bir kimsenin uğradığı yerlere giderek görüşme fırsatı aramak.

Deyim: bağrını ezmek

Anlamı: üzülmek, dertlenmek: 'Kışlanın uğrunda bir ufak mezar / Anama söylemen bağrını ezer' -Halk türküsü.

Deyim: başını ezmek

Anlamı: bir daha kötülük edemeyecek duruma getirmek.

Deyim: (bir yeri) adım adım gezmek

Anlamı: her yerini dolaşıp görmek.

Deyim: (birinin) peşinde dolaşmak (gezmek)

Anlamı: bir amaçla birisini izlemek: Tarlayı satın almak için peşinde dolaşıyor.

Deyim: boş gezmek (gezinmek)

Anlamı: işsiz güçsüz dolaşmak: 'On gün boş mu gezdin?' -Ö. Seyfettin.

Deyim: boşta gezmek

Anlamı: işsiz olmak: 'Huriye Hanım, kızının bu boşta gezer oğlana vardığı zaman ...' -B. Felek.

Deyim: canından bezmek (bıkmak veya usanmak)

Anlamı: ölümü göze alacak kadar sıkıntı içinde olmak: 'Artık doğrusu bendeniz canımdan bıktım.' -M. Ş. Esendal.

Deyim: dillerde dolaşmak (gezmek)

Anlamı: her yerde kendisinden söz edilmek: 'Hangi hanım, dillerde gezen aşk maceralarından dolayı mevkisinden düşüyor?' -H. C. Yalçın.

Deyim: doktor doktor gezmek (dolaşmak)

Anlamı: tedavide çabuk ve kesin sonuç almak ümidiyle birçok doktora başvurmak: 'Çare bulunsun diye az mı ebe kapısı çaldılar, doktor doktor gezdiler?' -A. İlhan.

Deyim: dünür gezmek

Anlamı: evlenecek erkek için kız aramaya çıkmak.

Deyim: elden ele dolaşmak (gezmek)

Anlamı: iyi nitelikleri dolayısıyla çok ilgi görmek, çok beğenilmek: 'Gönülden Sesler, Meşrutiyet gençliğinin elden ele dolaşan kitabı idi.' -Y. Z. Ortaç.

Deyim: elini kolunu sallaya sallaya gezmek

Anlamı: 1) ortada görünmemesi gereken kimse pervasızca dolaşmak; 2) pervasızca, kimseden çekinmeden dolaşmak: 'Bütün memleketi, elimi kolumu sallayarak serbest ve rahat dolaşmaya başlamıştım.' -Y. K. Karaosmanoğlu.

Deyim: ellerde gezmek

Anlamı: 1) elden ele dolaşmak; 2) mec. el üstünde tutulmak, saygı ve sevgi görmek.

Deyim: ev ev dolaşmak (gezmek)

Anlamı: her eve uğrayarak dolaşmak.

Deyim: gemi gezmek

Anlamı: den. dış etkiler yüzünden gemi rota çizgisinden ayrılıp sancak veya iskele yönüne ilerlemek.

Deyim: içini ezmek

Anlamı: üzüntüsünü, sıkıntısını duymak: 'Şimdi duyduğum suçluluğa karışan özlem içimi eziyor.' -E. Bener.

Deyim: kafasını ezmek

Anlamı: zararlı olabilecek bir hareketi, bir durumu başlangıçta yok etmek, etkisiz duruma getirmek.

Deyim: kapı kapı dolaşmak (gezmek)

Anlamı: 1) ev ev gezmek; 2) bir yerlere sürekli girip çıkmak: 'Elbette öyle ama sen böyle panik hâlinde kapı kapı dolaşırsan, teşkilatta muhalefet var sanıp gerçekten de bir temizliğe başlayabilirler.' -A. Ümit. 3) iş aramak için her yere başvurmak.

Deyim: karakol gezmek

Anlamı: huzur ve güvenliği sağlamak amacıyla dolaşmak, devriye gezmek.