Dü nedir? TDK Türkçe sözlük anlamı ne demek?


Google News

Yayınlama:2 yıl önce

Okuma süresi: 3 dakika

Dü kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Dü hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime:

Kökeni: "Farsça dū" kelimesinden Türkçeye geçmiştir.

Anlamlar:

1. İki

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

İçinde Dü geçen birleşik ve kökteş kelimeler: ciharıdü


Dü eş anlamlısı

Dü hakkında eş anlamlı kelimeler

eş anlamlısı

kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Geçmiş Zaman


Dü zıt anlamlısı

Dü hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

zıt anlamlısı

kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Diğer dillerde Dü

İngilizce: Du

Spanish: Co

German: Du

French: Du

Italian: Du


Dü ile ilgili atasözleri

Dü ile ilgili atasözleri

Aşağıda Dü hakkında ve içinde Dü kelimesi geçen, Dü ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz

Anlamı: bir kimse sevdiği işi sürekli olarak yapmaktan bıkmaz.

Atasözü: akıl akıldan üstündür

Anlamı: bir kimsenin aklına gelmeyen bir çare, başka birinin aklına gelebilir.

Atasözü: akıllı düşman akılsız dosttan hayırlıdır

Anlamı: akılsız kimse iyi niyetli olsa dahi yaptığı işin ne gibi kötü sonuçlar doğuracağını hesap edemediğinden dostuna bilmeyerek fenalık edebilir, akıllı düşmanın yapacağı kötülükse akıl yoluyla sezilir ve gereken tedbir alınabilir.

Atasözü: akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (oğlunu) everir

Anlamı: kendilerini akıllı sananlar çok kez akılsız diye tanınanlardan daha az başarı gösterir.

Atasözü: altın yere düşmekle pul olmaz

Anlamı: üstün nitelikli kişinin değeri, bulunduğu yerden uzaklaştırılmasıyla azalmaz.

Atasözü: ar dünyası değil, kâr dünyası

Anlamı: kişi para kazanmak için namusuna dokunmadıktan sonra şu veya bu işi yapmaktan utanmamalıdır.

Atasözü: arı söğüdü, akıllı öğüdü sever

Anlamı: herkes işine yarayan şeyi benimser.

Atasözü: armut dalının dibine düşer

Anlamı: bir kimse önce yakınlarına yararlı olur.

Atasözü: âşığın gözü kördür

Anlamı: kendisini aşka kaptıran kimse, sevgilisinin kusurlarını görmediği gibi çevresinde olup bitenlerle de ilgilenmez.

Atasözü: ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli

Anlamı: çalışanınızı iyi beslerseniz onun gücü artar ve daha verimli işler yapar.

Atasözü: ateş düştüğü yeri yakar

Anlamı: bir acıyı onu çekenden başkası tam anlayamaz veya aynı ölçüde üzülemez.

Atasözü: atın bahtsızı arabaya düşer

Anlamı: değerli ama talihsiz kimseler, kişiliklerine uygun olmayan ağır ve aşağılık işlerde kullanılırlar.

Atasözü: attan düşene yorgan döşek, eşekten düşene kazma kürek

Anlamı: soylu kimse yüzünden başımıza gelen felaketi çabuk atlatırız, soysuz kimse yüzünden başımıza gelen felaketi kolay kolay atlatamayız.

Atasözü: ayağını sıcak tut, başını serin; gönlünü ferah tut, düşünme derin

Anlamı: hastalıktan korunmak istiyorsak ayağımızı sıcak, başımızı serin tutmalı, olur olmaz şeyleri sıkıntı konusu yapmamalı, geniş yürekli olmalıyız.

Atasözü: ayı gördüm, yıldıza itibarım (minnetim) yok

Anlamı: bir şeyin en iyisine alıştıktan sonra ondan aşağı olanlar beni ilgilendirmez.

Atasözü: baş sağlığı, dünya varlığı

Anlamı: en büyük zenginlik, beden sağlığıdır.

Atasözü: başın sağlığı, dünyanın varlığı

Anlamı: dünyanın en büyük zenginliği, beden sağlığından başka bir şey değildir.

Atasözü: bey aşı borç, düğün aşı ödünç

Anlamı: beyin sofrasında ağırlanan kimsenin karşılık olarak beye ziyafet vermesi kolay olmadığından bu bir borç olarak kalır; düğün aşı yiyen de günün birinde kendisinin yapacağı düğüne önceden gittiği düğün sahibini çağırır böylece borcun altından kalkmış olur.

Atasözü: bin dost az, bir düşman çok

Anlamı: dostun ne denli çok olursa olsun onlardan zarar gelmez ama bir tek düşmanın olsa hep zarar görme tehlikesi içerisinde yaşarsın.

Atasözü: bir sıçrarsın çekirge, iki sıçrarsın çekirge, sonunda yakalanırsın çekirge (üçüncüsünde avucuma düşersin çekirge)

Anlamı: birkaç kez saklanabilen bir suç günün birinde ortaya çıkarak yapanı kötü bir duruma düşürür, suçlu cezasız kalmaz.


Dü ile ilgili deyimler

Dü ile ilgili deyimler

Aşağıda Dü hakkında ve içinde Dü kelimesi geçen, Dü ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: acze düşmek

Anlamı: çaresiz kalmak, elinden bir şey gelmemek.

Deyim: açık düşmek

Anlamı: 1) herhangi bir sebeple bir filodan veya istenilen yerden uzakta kalmak; 2) sp. yağlı güreşte yenilgi sebebi olan sırtı veya yanı toprağa değmek.

Deyim: açlığını öldürmek

Anlamı: açlık duygusunu yatıştırmak: 'Kaldırılmış harman yerlerinden buğday toplayıp açlığımızı öldürdük.' -O. Kemal.

Deyim: açmaza düşmek

Anlamı: içinden çıkılması güç durumda kalmak.

Deyim: açmaza getirmek (düşürmek)

Anlamı: düzen, hile yapmak, bir kimseyi oyuna getirmek, zor duruma sokmak.

Deyim: ağına düşürmek

Anlamı: tuzağına düşürmek.

Deyim: ağza (ağızlara) düşmek

Anlamı: dedikodu konusu olmak.

Deyim: ağzından düşmemek (düşürmemek)

Anlamı: her zaman sözünü etmek, söylemek: 'Bu ne cehennemdir lafı ağzından düşmüyordu.' -N. Cumalı.

Deyim: aklına düşmek

Anlamı: 1) hatırlamak: 'Kırmızı gül goncasına kavuştu / Sılada sevdiğim aklıma düştü' -Halk türküsü. 2) kafasında bir düşünce doğmak.

Deyim: alaca düşmek

Anlamı: meyve olgunlaşmaya başlamak.

Deyim: ana rahmine düşmek

Anlamı: döl yatağında cenin oluşmak: 'Ulan Mustafa, insanoğlu ana rahmine düşer de dokuz ay on gün sonra capcanlı fırlar.' -S. F. Abasıyanık.

Deyim: anlaşmazlığa düşmek

Anlamı: anlaşamamak, uyuşamamak: 'Anlaşmazlığa düşmezdik. İyi çocuklardı.' -A. Kutlu.

Deyim: arabasını düze çıkarmak

Anlamı: karşılaştığı güçlükleri yenip işini kolay yürür duruma getirmek.

Deyim: arının yuvasına kazık (çöp) dürtmek

Anlamı: tehlikeli kişiyi kışkırtmak.

Deyim: armut piş ağzıma düş!

Anlamı: bir işe emek harcamaksızın onun kendiliğinden olmasını bekleyenlerin durumunu anlatan bir söz.

Deyim: arpacı kumrusu gibi düşünmek

Anlamı: içinde bulunduğu sorunu nasıl çözeceğini uzun uzun düşünmek: 'Bak, o şoförün yanında arpacı kumrusu gibi düşünen maarif müdürü beye.' -R. N. Güntekin.

Deyim: aşağı düşmek

Anlamı: düzeyi, miktarı, niteliği azalmak: 'Bunlar arasında birkaç gazete ve dergi alanları hesaba katacak olursanız gazete ve dergi okuyucularının nispeti daha da aşağı düşer.' -N. F. Kısakürek.

Deyim: aşka düşmek

Anlamı: âşık olmak.

Deyim: ateşi düşmek

Anlamı: hastanın ateşi geçmek veya azalmak.

Deyim: ayağı düze basmak

Anlamı: güçlükleri yenerek ilerisinden korkmayacak bir duruma girmek.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

D ile başlayan kelimelerDü ile başlayan kelimelerNe demekSözlükEş anlamlı kelimelerZıt anlamlı kelimelerAtasözleriDeyimlerÖrnek cümleler