Doldurmak ne demek? Kısaca anlamı nedir?
Doldurmak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Doldurmak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Doldurmak
Anlamlar:
1. Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek
Özelliği / Tipi / Türü: -i
Örnek: "Bunu bilmek içimi kederle dolduruyordu."
2. Araç deposunu akaryakıtla tamamen dolu duruma getirmek
3. Ateşli silahların içine mermi sürmek
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz
Örnek: "İki tabanca getirdiler, takır takır doldurdular."
4. Bildirge, çizelge, fiş vb. basılı kâğıtların boş yerlerini tamamlamak
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz
Örnek: "Osmanlı tabiiyetini haiz Müslim diye, yol tezkeresi doldururlardı."
5. Yaşını, yılını bitirmek
Örnek: "Yirmi yaşını dolduralı bir iki seneden fazla olmamıştı."
6. Ses, koku yayılıp kaplamak
Örnek: "Odanın içini kızarmış bir ekmek kokusu doldurmuştu."
7. Belirli bir süreyi kaplamak, almak
Örnek: "Balıkçılara yardım etmek bütün zamanını doldurmayınca kentin içerilerine, gecekondu mahallelerine gitti."
8. Canlılık kazandırmak
Özelliği / Tipi / Türü: -le - Mecaz Anlam
Örnek: "Evi sade sesiyle değil vücudu ile de doldurdu."
9. Birini, başkası için kötü düşünecek bir duruma getirmek
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
Örnek: "Ah, biliyorum, biliyorum seni o gece doldurdular."
İçinde Doldurmak geçen birleşik ve kökteş kelimeler: doldurboşalt
Doldurmak hakkında eş anlamlı kelimeler
Doldurmak eş anlamlısı
doldurmak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Almak
Doldurmak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Doldurmak zıt anlamlısı
Doldurmak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Doldurmak ile ilgili 7 örnek cümle
"Doldurmak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Doldurmak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Sürahiyi doldurmak isterken kırdı
2. Avcı çiftesini doldurup ateşledi
3. Çevreyi pis bir koku doldurmuştu
4. On sekizini dün doldurdu
5. Bu iş bütün günümüzü doldurdu
6. Bir çocuk koca evi doldurur
7. Seni doldurmuşlar, ne desem boş
Diğer dillerde Doldurmak
İngilizce: Fill
Spanish: Llenar
German: Füllen
French: Remplir
Italian: Riempire
Doldurmak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Doldurmak hakkında ve içinde Doldurmak kelimesi geçen, Doldurmak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Doldurmak ile ilgili deyimler
Aşağıda Doldurmak hakkında ve içinde Doldurmak kelimesi geçen, Doldurmak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: bant doldurmak
Anlamı: bir banda ses kaydetmek.
Deyim: (birinin) kalbini doldurmak
Anlamı: yüreğini sevgiyle ısıtmak.
Deyim: (birinin) kulağını doldurmak
Anlamı: bir kimseye başkasından bilgi almadan önce konu üzerinde bilgi verirken kendi düşüncesini aşılamak.
Deyim: cebini doldurmak
Anlamı: karşılaştığı elverişli durumlardan yararlanarak bol para kazanmak: 'Dünyayı bir tüketim çılgınlığına itip ceplerini doldurmuşlardı.' -H. Taner.
Deyim: çile çıkarmak (doldurmak)
Anlamı: sıkıntılı bir işin veya bir durumun sona ermesini beklemek: 'Yirmi beş senedir Beykoz'daki o tekke gibi evde çile dolduruyorum.' -R. N. Güntekin.
Deyim: donuna etmek (kaçırmak veya doldurmak veya yapmak)
Anlamı: 1) küçük veya büyük abdestini donuna etmek; 2) mec. çok korkmak.
Deyim: göz doldurmak
Anlamı: görünüşü ile umulduğundan çok etkilemek: Bu futbolcu antrenmanda göz doldurdu.
Deyim: gününü doldurmak
Anlamı: bir işin sona ermesi için gereken süreyi tamamlamak: 'Hele günümü doldurup çıkayım, ben ona gösteririm. Onu gebertmezsem anam avradım olsun, derdi.' -Halikarnas Balıkçısı.
Deyim: karnını doldurmak
Anlamı: 1) çok yemek yemek; 2) argo gebe kalmak.
Deyim: kesesini doldurmak
Anlamı: fırsatlardan yararlanarak para kazanıp zengin olmak: 'Böylece Tecirlilerin yanına varan bir hoca, kesesini pek çok doldururmuş.' -S. Birsel.
Deyim: koltuğu doldurmak
Anlamı: aldığı görevi tam olarak başarabilecek yetenekte bulunmak: 'Ercüment, memurluk hayatında her oturduğu koltuğu doldurmuş...' -Y. Z. Ortaç.
Deyim: küpünü doldurmak
Anlamı: eline fırsat geçmişken çokça para biriktirmek: 'Hamiyetini bu felsefeye uydurarak küplerini doldurmayı bilenler bu memlekette bolluk içinde yaşarlar.' -H. R. Gürpınar.
Deyim: postuna saman doldurmak
Anlamı: öldürmek.
Deyim: tıka basa doldurmak
Anlamı: doldururken çok bastırıp sıkıştırmak.
Deyim: yağmur yağarken küpünü doldurmak
Anlamı: fırsat varken ondan yararlanıp para veya mal edinmek.
Deyim: yaşını bitirmek (doldurmak)
Anlamı: öngörülen belli bir yaş sınırına ulaşmak: 'On sekiz yaşını doldurmayan talebelerin kahveye gitmeleri yasak edilmiş.' -N. Hikmet.
Deyim: yerini doldurmak
Anlamı: 1) görevini başarı ile yapar olmak; 2) görevinden ayrılan birinin yerine gelen kişi, önceki görevli kadar başarılı olmak.