Kelime: Dökmek
Anlamlar:
1. Sıvı veya tane durumunda olan şeyleri bulundukları kaptan başka bir yere boşaltmak
Özelliği / Tipi / Türü: -i
Örnek: "İhtiyar karısı pırıl pırıl kalaylı maşrapa ile ona su dökecek."
2. Belli bir yere boşaltmak
Örnek: "Sigara tablasını dökmek."
3. Akıtmak, düşürmek
Örnek: "Annem bunu sezdiği gün, babamın arkasından döktüğü yaşları unutacak kadar bedbaht olur."
4. Saçmak, serpmek
Özelliği / Tipi / Türü: -e
Örnek: "Tavuklara yem döktü."
5. Salmak, bırakmak
6. Üstünde bulunan bir şeyi düşürmek
Örnek: "Yapraklarını dökmüş iki söğüt ağacı..."
7. Teninde kızamık, kızıl, suçiçeği hastalıklarında olduğu gibi kırmızı lekeler çıkmak
8. Maden, mum eriyiği veya çimento, alçı vb.ni kalıba akıtarak biçim vermek, döküm yapmak
Örnek: "Heykel ilkin çamurdan yapılıyor, sonra kalıbını çıkarıp tunçtan dökecekler."
9. Sulu hamuru kızgın yağ veya tepsinin içine akıtarak pişirmek
Örnek: "Lokma dökmek. Kadayıf dökmek."
10. Bir yere çokça bir şey yığmak, taşımak
Örnek: "Sınıra asker dökmek."
11. Çok söylemek
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz
Örnek: "Dil dökmek."
12. Bir şeyi yok etmek için atmak
Örnek: "Satılmayan hamsileri denize döktüler."
13. Bir işte veya bir konuyu ele alış biçiminde değişiklik yapmak
Özelliği / Tipi / Türü: -e
Örnek: "Şimdi maşallah açılmaya başladım diye söylenirsin, işi ahbaplığa dökersin, olur gider."
14. Yakmak, tutuşturmak
Örnek: "Sabah ve akşam kahvaltıları için mangal döktürürdü. Mangal yakmak denmezdi. Mangalı dök, tutuştur denirdi."
15. Kullanmak, harcamak, sarf etmek
Örnek: "Dimağ ve beden cevherlerini döken çocukları hesaplı bir kalori ile beslemek lazımdı."
16. Çok sayıda öğrenciyi sınavda veya bir üst sınıfa geçirmede başarısız saymak
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
Örnek: "Sınıfın yarısını döktüler."
17. Bol bol vermek, ödemek, sarf etmek
Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz - Mecaz Anlam
Örnek: "Para dökmek."
18. Açığa vurmak, söylemek, ortaya koymak
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
Örnek: "Acaba biraz anlatsan, derdini döksen olmaz mı?"
İçinde Dökmek geçen birleşik ve kökteş kelimeler: döke saça, küldöken, naldöken, palandöken

Dökmek hakkında eş anlamlı kelimeler
Dökmek eş anlamlısı
dökmek kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : tutuşturmak , yakmak , sarf etmek , harcamak , kullanmak , serpmek , saçmak , taşımak , ödemek , bırakmak , salmak , düşürmek , akıtmak , döküm yapmak , açığa vurmak , söylemek , ortaya koymak , ortaya koymak

Dökmek hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Dökmek zıt anlamlısı
Dökmek kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Dökmek ile ilgili 17 örnek cümle
"Dökmek" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Dökmek" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Suyu bardağa dökmek, pirinci yere dökmek birer eylemdir
2. Tabaktaki artığı çöpe döktü
3. Çocuk, balon için gözyaşları dökmekteydi
4. Tavuklara yem dökmek gerekiyor
5. Kız, kâkülünü alnına dökmüştü
6. Çiçek yapraklarını dökmüş
7. Çocuk bardağı döktü
8. Akşama lokma dökmek istiyorum
9. Çocuk çiçek döküyor
10. Kiraz pıtrak gibi meyve dökmüştü
11. Üretici, elde kalan domatesleri tarlaya döktü
12. Ordu, 9 Eylülde düşmanı denize dökmüştü
13. Bahçeye taşlar döktü, duvar örecek
14. Fransızcam yürümedi, ben de işi İngilizceye döktüm
15. Bunların yaptıklarını halkın önüne dökmek gerekiyor
16. Matematikçi sınıfın yarısını döktü
17. İçini dökecek bir dostu yoktu
Diğer dillerde Dökmek
İngilizce: Spill
Spanish: Derrame
German: Gießen
French: Déversement
Italian: Fuoriuscita

Dökmek ile ilgili atasözleri
Aşağıda Dökmek hakkında ve içinde Dökmek kelimesi geçen, Dökmek ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Dökmek ile ilgili deyimler
Aşağıda Dökmek hakkında ve içinde Dökmek kelimesi geçen, Dökmek ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: alın teri dökmek
Anlamı: çok emek vermek, zahmetli bir iş görmek: 'Doğrusu çok alın teri döktük amma değerdi / Neşe veren kasvetimiz yorgunluğu giderdi' -E. B. Koryürek.
Deyim: bakla dökmek (atmak)
Anlamı: bakla ile fala bakmak.
Deyim: (bir işi) resmiyete dökmek
Anlamı: bir iş veya durumu resmî bir yola sokmak, resmî bir nitelik vermek.
Deyim: (birinin) kirli çamaşırlarını ortaya dökmek
Anlamı: birinin ayıp, kusur veya suçlarını açıklamak, söylemek.
Deyim: (birinin) lokmasını dökmek
Anlamı: bir ölünün anısına lokma tatlısı yapıp dağıtmak.
Deyim: dem dökmek
Anlamı: kadınlar aybaşında kan yitirmek.
Deyim: denize dökmek
Anlamı: düşmanı denize kadar sürüp yok etmek.
Deyim: derdini dökmek
Anlamı: derdini, sıkıntılarını ayrıntılı olarak anlatmak, dile getirmek: 'Efendinin ona ihtiyacı en ziyade kendi derdini dökmek, kalbini boşaltmak içindi.' -Y. K. Karaosmanoğlu.
Deyim: dil (diller) dökmek
Anlamı: kandırmak, inandırmak veya yararlanmak için tatlı sözler söylemek: 'Ninniyi mutlaka söylemesi için ona bir sürü dil döktü.' -O. C. Kaygılı.
Deyim: eteğindeki taşı dökmek
Anlamı: bütün bildiklerini açıklamak.
Deyim: göz nuru dökmek
Anlamı: fazla emek sarf etmek: 'Kızcağız göz nuru dökmüş, çok ince şeyler işlemiş.' -H. Taner.
Deyim: helme dökmek
Anlamı: kaynatılmış taneler koyulaşmak.
Deyim: hesaba dökmek
Anlamı: sayıyla ilgili bir konuyu açıklığa kavuşturmak için kâğıt üzerinde hesaplamak.
Deyim: iç dökmek
Anlamı: içini dökmek: 'Akşamları ikişer üçer kadeh içer, karşılıklı iç dökerdik.' -N. Cumalı.
Deyim: içini dökmek
Anlamı: 1) derdini anlatmak, iç dünyasındaki duygu ve düşüncelerini bir bir anlatmak: 'Rakım güldü, bu manastır kaçkını eski gâvura içini dökmekten lezzet alıyordu.' -H. E. Adıvar. 2) ferahlamak, rahatlamak: 'Bu yazıyı niçin yazıyorum? Biraz içimi dökmek, bir parçacık olsun ferahlamak istiyorum.' -O. V. Kanık.
Deyim: işi ahbaplığa dökmek
Anlamı: yerli yersiz yakınlık göstermek: 'Şimdi maşallah açılmaya başladım diye söylenirsin, işi ahbaplığa dökersin, olur gider.' -R. N. Güntekin.
Deyim: işi ...-e dökmek
Anlamı: işi değiştirip bir başka biçime çevirmek: 'Onun işi böyle filozofluğa döküşünde biraz da benim mesuliyetim olmadı değil.' -H. Taner.
Deyim: işi resmiyete dökmek
Anlamı: bir iş veya durum için resmî bir yola sokmak, resmî bir nitelik vermek.
Deyim: işi şakaya dökmek
Anlamı: ciddi başlayan bir sözü veya davranışı şakaya çevirmek: 'Bu gayretin boşluğunu anlayarak işi şakaya dökmeye başlıyor.' -R. N. Güntekin.
Deyim: kâğıda dökmek
Anlamı: yazıya geçirmek.