Kelime: Dinmek

Anlamlar:

1. Sona ermek, bitmek, durmak

Özelliği / Tipi / Türü: Nesnesiz

Örnek: "Gözyaşlarım dindi, ferahladım, eski hayatıma kavuştum."

"Yahya Kemal Beyatlı"

2. Kar ve yağmurun yağması, rüzgârın esmesi kesilmek veya durmak

Örnek: "Dinmiş lodosların uğultusu içinde / İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı"

"Orhan Veli Kanık"

3. İyileşmek

Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam

Örnek: "Biraz sevinmek için bekledim dinsin yaram / Anladım, bana gülmek değil yaşamak haram"

"Faruk Nafiz Çamlıbel"


Dinmek eş anlamlısı

Dinmek hakkında eş anlamlı kelimeler

Dinmek eş anlamlısı

dinmek kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : durmak , bitmek


Dinmek zıt anlamlısı

Dinmek hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Dinmek zıt anlamlısı

Dinmek kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Dinmek ile ilgili 3 örnek cümle

"Dinmek" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Dinmek" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Bu ağrı dinmek bilmeyecek

2. Uzaktaki sesler birden dindi

3. Yağmur dinmek üzere


Diğer dillerde Dinmek

İngilizce: Lay

Spanish: Establecer

German: Ruhe

French: Coucher

Italian: Gettare


Dinmek ile ilgili atasözleri

Dinmek ile ilgili atasözleri

Aşağıda Dinmek hakkında ve içinde Dinmek kelimesi geçen, Dinmek ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.


Dinmek ile ilgili deyimler

Dinmek ile ilgili deyimler

Aşağıda Dinmek hakkında ve içinde Dinmek kelimesi geçen, Dinmek ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: (bir şeyi) meslek edinmek

Anlamı: 1) bir işi meslek olarak yapacak bilgi ve beceriyi kazanmak; 2) mec. bir şeyi yapmayı alışkanlık hâline getirmek.

Deyim: dert etmek (edinmek)

Anlamı: bir sorunu veya durumu üzüntü konusu yapmak.

Deyim: dost edinmek

Anlamı: dost kazanmak: 'Yolda iki dost edinip on gün birisinin, on gün ötekinin erzak torbasından karnını doyurdu.' -F. R. Atay.

Deyim: fikir edinmek

Anlamı: kanaat sahibi olmak: 'Ama ben, bir kitap üzerine bir fikir edinmek istedim mi o kitabı kendim okurum.' -N. Ataç.

Deyim: huy edinmek

Anlamı: bir davranışı alışkanlık durumuna getirmek: 'Zaten son zamanlarda önüne gelen her şeyi tekmelemeyi huy edinmişti.' -E. Şafak.

Deyim: iş edinmek

Anlamı: 1) bir şeyi görev, meslek olarak kabul etmek: 'Yazar mutlaka bir diyeceği olan adam değil, yazmayı kendisine iş edinmiş adamdır.' -N. Ataç. 2) bir şeyi kendi uğraşı, sorunu durumuna getirmek.

Deyim: muhit edinmek

Anlamı: ilişkili olduğu, tanışık olduğu kimselerin sayısını çoğaltmak.

Deyim: şiar edinmek

Anlamı: benimsemek, ilke olarak kabul etmek: 'Zira ki biz, orijinal mevzulara teması şiar edinmişiz.' -N. Hikmet.

Deyim: yurt edinmek (tutmak)

Anlamı: bir yeri kendisine, ailesine yurt olarak kabul etmek, vatan tutmak.