Dimdik nedir? Anlamı ne demek?
Dimdik kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Dimdik hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Dimdik
Anlamlar:
1. Çok dik, mum direk
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
2. Sağlıklı, zinde
Örnek: "Müsteşar dimdik, sert adımlar atıyor."
3. Sıkıntıları karşılayacak durumda olan, baş eğmeyen, metin
4. Çok dik bir biçimde
Özelliği / Tipi / Türü: Zarf
Örnek: "Bayram vali konağının dış kapısında, ellerini yine önünde kavuşturmuş taş gibi dimdik duruyordu."
5. Sağa sola sapmadan, dosdoğru
Özelliği / Tipi / Türü: Zarf
Örnek: "Çevik adımlarla dimdik yürüyen, uzun boylu, yakışıklı, varlıklı bir adam."
6. Kaskatı, çok sertleşmiş olarak
Özelliği / Tipi / Türü: Zarf
7. Dikkatli, ısrarlı (bakış)
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
İçinde Dimdik geçen birleşik ve kökteş kelimeler: başı dimdik
Dimdik hakkında eş anlamlı kelimeler
Dimdik eş anlamlısı
dimdik kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : dosdoğru, metin, zinde, sağlıklı
Dimdik hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Dimdik zıt anlamlısı
Dimdik kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Dimdik ile ilgili 6 örnek cümle
"Dimdik" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Dimdik" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Yokuş dimdik görünüyordu
2. Şöyle dimdik yürü
3. Buradan dimdik gideceksiniz, ilerde PTT’yi görürsünüz
4. Dün hastaydı, bugün dimdik uyandı
5. Kadın, adama dimdik bakıyordu
6. Bunca çektiğine karşın dimdikti
Diğer dillerde Dimdik
İngilizce: Standing
Spanish: Permanente
German: Dim
French: Debout
Italian: Permanente
Dimdik ile ilgili atasözleri
Aşağıda Dimdik hakkında ve içinde Dimdik kelimesi geçen, Dimdik ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Dimdik ile ilgili deyimler
Aşağıda Dimdik hakkında ve içinde Dimdik kelimesi geçen, Dimdik ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: dimdik ayakta durmak
Anlamı: yıkılmamak.
Deyim: dimdik durmak
Anlamı: 1) tam dik durumda olmak: 'Pencerenin önünde, sırtı odaya dönük olarak dimdik durdu.' -T. Buğra. 2) mec. tutumunu değiştirmemek, yılmamak: 'Onun nasıl hiç sarsılmadan dimdik durduğunu gördüm.' -Y. Z. Ortaç.