Dayamak ne demek? Dayamak nedir?
Dayamak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Dayamak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Dayamak
Anlamlar:
1. Yaslamak
Özelliği / Tipi / Türü: -e - -i
Örnek: "Sol kolunu yürürken hep kalçasına dayardı."
2. Bir yerden, bir kimseden yararlanmak, güç almak
Örnek: "Kürekleri iskeleye dayayarak bütün hızıyla itti."
3. Korkutmak için hızla, öfkeyle yaklaştırmak, uzatmak
Örnek: "Mektubu gözüne dayadı. Bıçağı göğsüne dayadı."
4. Varmak, ulaşmak
Özelliği / Tipi / Türü: -e
5. Kalitesiz, kötü veya çürük bir malı, gizlice iyi olanların arasına katıp müşteriye satmak
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
6. Vakit geçirmeden, bekletmeden vermek
Özelliği / Tipi / Türü: -e - Teklifsiz konuşmada
Örnek: "Tezgâha giden garson, önüme koca bir kadeh rakı dayadı."
7. Kapı veya pencereyi ardına kadar açmak
Özelliği / Tipi / Türü: -i - Halk ağzında
Dayamak hakkında eş anlamlı kelimeler
Dayamak eş anlamlısı
dayamak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : uzatmak, ulaşmak, varmak, yaslamak
Dayamak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Dayamak zıt anlamlısı
Dayamak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Dayamak ile ilgili 4 örnek cümle
"Dayamak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Dayamak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Ağaca merdiven dayamak istediler
2. Sırtını ona dayamakla kurtulacağını sanmasın
3. Gözüne raporu dayamak için sabırsızlandım
4. Polis, adamın başına tabancayı dayamıştı
Diğer dillerde Dayamak
İngilizce: Base on
Spanish: Base en
German: Festhalten
French: Sur la Base de
Italian: Base su
Dayamak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Dayamak hakkında ve içinde Dayamak kelimesi geçen, Dayamak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Dayamak ile ilgili deyimler
Aşağıda Dayamak hakkında ve içinde Dayamak kelimesi geçen, Dayamak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: (birine) arkasını dayamak
Anlamı: birinin koruyuculuğuna güvenmek.
Deyim: (birine) sırtını dayamak (vermek)
Anlamı: 1) bir yere dayanmak, yaslanmak: 'Kocaman duvara sırtını vererek üstüne zencefil ve tarçın serpilmiş salep içerlerdi.' -S. F. Abasıyanık. 2) güçlü birine, bir yere güvenmek.
Deyim: cevabı dikmek (dayamak veya yapıştırmak)
Anlamı: hlk. kesin, ters ve karşısındakinin beklemediği bir karşılık vermek: 'Usta hemen cevabı yapıştırmıştı.' -N. Hikmet.
Deyim: merdiven dayamak
Anlamı: ileri bir yaşa yaklaşmak: 'Elliye merdiven dayadık, ötesine de geçtik.' -N. Araz.
Deyim: yetmişine merdiven dayamak
Anlamı: ileri yaşlara ulaşmak.