Kelime: çukur
Anlamlar:
1. Çevresine göre aşağı çökmüş olan yer
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Bulaşık çukurunun üstündeki pencere de yandaki büyük eve bakıyor."
2. Çene ve yanaktaki gamze
Örnek: "Ne hoş gülerdi, yanaklarının çukuru ne derli toplu açılırdı."
3. Mezar
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
İçinde çukur geçen birleşik ve kökteş kelimeler: çukur korozyonu, çakır çukur, çene çukuru, dalga çukuru, dudak çukuru, ense çukuru, göğüs çukuru, lağım çukuru, okyanus çukuru, orkestra çukuru

çukur hakkında eş anlamlı kelimeler
çukur eş anlamlısı
çukur kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : mezar

çukur hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
çukur zıt anlamlısı
çukur kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : tümsek
çukur ile ilgili 2 örnek cümle
"çukur" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "çukur" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Sokak çukurlarına sular dolmuştu
2. İnsan ancak çukurda rahat eder
Diğer dillerde çukur
İngilizce: Pit
Spanish: Hoyo
German: Grube
French: Fosse
Italian: Fossa

çukur ile ilgili atasözleri
Aşağıda çukur hakkında ve içinde çukur kelimesi geçen, çukur ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: akarsu çukurunu kendi kazır
Anlamı: bir şeyi yapma isteği ve gücü bulunan kimse, uygun bir çalışma yönü ve alanı bulur.
Atasözü: kimse kimsenin çukurunu doldurmaz
Anlamı: kimse kimsenin yerine ölemez.

çukur ile ilgili deyimler
Aşağıda çukur hakkında ve içinde çukur kelimesi geçen, çukur ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: bir ayağı çukurda olmak
Anlamı: 1) yaşayacak çok az zamanı kalmış olmak: 'Ben, bir ayağı çukurda hasta bir ihtiyarım.' -M. Yesari. 2) çok yaşlanmış olmak.
Deyim: (birinin) çukurunu kazmak
Anlamı: birinin felaketine yol açacak bir düzen kurmak.
Deyim: çukura düşmek
Anlamı: kötü ve uygunsuz bir duruma girmek: 'Kendi ayağınız ve büyük aklınızla gidip düştüğünüz çukurdan bize ne?' -A. Gündüz.
Deyim: gözleri çukura gitmek (kaçmak)
Anlamı: aşırı yorgunluktan göz çevresi kararmak veya çökmek: 'Genç yakışıklı yüzü solmuş, gözleri çukura kaçmıştı.' -Y. Kemal.
Deyim: kazdığı çukura (kuyuya) kendisi düşmek
Anlamı: başkası için hazırladığı kötülüğe kendi uğramak.