Aşırmak kısaca ne demek? Anlamı nedir?
Aşırmak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Aşırmak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Aşırmak
Anlamlar:
1. Yüksek veya geçilmesi güç bir yerin üstünden diğer yanına geçirmek
Özelliği / Tipi / Türü: -i - -den
2. Çalmak, çalıp götürmek, araklamak
Özelliği / Tipi / Türü: -i - Argo
Örnek: "Borcunu ödeyemeyecek fakat bavulunu oradan nasıl aşırabilecekti?"
3. Tehlike içinde bulunan bir şeyi acele kaçırmak
Özelliği / Tipi / Türü: -e - -i
Örnek: "Yangın büyüyünce eşyayı bostana aşırdılar."
4. Başkasının eserinden parçalar alıp kendisininmiş gibi göstermek
Özelliği / Tipi / Türü: Edebiyat
Aşırmak hakkında eş anlamlı kelimeler
Aşırmak eş anlamlısı
aşırmak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : araklamak, çalmak
Aşırmak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Aşırmak zıt anlamlısı
Aşırmak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Aşırmak ile ilgili 4 örnek cümle
"Aşırmak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Aşırmak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Bu atı tepeden aşırmak kolay olmayacak
2. Şu adamı başımızdan bir aşırdık mı, işimize bakarız
3. Polisler gelirken onu başka yere aşırdılar
4. Kitap aşırmak hırsızlık sayılmazmış
Diğer dillerde Aşırmak
İngilizce: Steal
Spanish: Robar
German: Stehlen
French: Voler
Italian: Rubare
Aşırmak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Aşırmak hakkında ve içinde Aşırmak kelimesi geçen, Aşırmak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Aşırmak ile ilgili deyimler
Aşağıda Aşırmak hakkında ve içinde Aşırmak kelimesi geçen, Aşırmak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: aklını şaşırmak
Anlamı: yerinde olmayan bir iş yapmak, yersiz düşünmek: 'Bu kadar genç bir kızla evlenmek için Şakir amca aklını şaşırdı herhâlde.' -P. Safa.
Deyim: bardağı taşırmak
Anlamı: sabrını tüketmek: Son davranışı bardağı taşırmaya yetti.
Deyim: endazeyi şaşırmak
Anlamı: ne yapacağına karar verememek, eli ayağı dolaşmak: 'Biri bu konuda damarına basınca endazeyi şaşırıyor, kendine hükmedemiyordu.' -N. Araz.
Deyim: feleğini şaşırmak
Anlamı: argo ummadığı bir durumda kalmak, şaşkınlık içine düşmek: 'Bir gün burada koyu ateş renginde bir hotoz görmüştür ki feleğini şaşırmıştır.' -S. Birsel.
Deyim: hangi peygambere kulluk edeceğini şaşırmak
Anlamı: kimin sözünü yerine getireceğini bilemeyerek şaşkınlık içinde kalmak.
Deyim: lafını şaşırmak
Anlamı: ne diyeceğini bilememek, şaşırarak başka şeyler söylemek.
Deyim: neye uğradığını bilememek (anlamamak, şaşırmak)
Anlamı: ansızın üzücü, sıkıcı, neşeli, güzel veya hoş bir durumla karşılaşmak: 'Martı gibi, şiirli duygu dolu bir oyunla karşılaşınca neye uğradığını şaşırır.' -N. Cumalı.
Deyim: pusulayı şaşırmak
Anlamı: 1) güç bir duruma düşerek ne yapacağını bilememek: 'Aramızda bir profesör, bir de doçent vardı, hepimiz çoktan pusulayı şaşırmıştık.' -B. R. Eyuboğlu. 2) doğru tutum ve davranıştan ayrılmak.
Deyim: yolu (yolunu) şaşırmak
Anlamı: yanlış yola sapmak: 'Yollar ıssızdı, el ayak çekilmişti, sokaklarda yolu şaşırdım.' -Halikarnas Balıkçısı.