Ant nedir? Ant anlamı ne demek?


Google News

Yayınlama: 2 yıl önce

Okuma süresi: 3 dakika

Ant kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Ant hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime: Ant

Anlamlar:

1. Tanrı'yı veya kutsal bilinen bir kişiyi, bir şeyi tanık göstererek bir olayı doğrulama, yemin, kasem

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

2. Kendi kendine söz verme, ahit

Örnek: "Andım var, bu işi yapacağım."

İçinde Ant geçen birleşik ve kökteş kelimeler: ant kardeşi


Ant eş anlamlısı

Ant hakkında eş anlamlı kelimeler

Ant eş anlamlısı

ant kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : yemin , ahit


Ant zıt anlamlısı

Ant hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Ant zıt anlamlısı

Ant kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!


Ant ile ilgili 1 örnek cümle

"Ant" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Ant" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.

1. Andımı yerine getireceğim, oraya bir daha gitmeyeceğim


Diğer dillerde Ant

İngilizce: Vow

Spanish: Voto

German: Ant

French: Vœu

Italian: Giurato


Ant ile ilgili atasözleri

Ant ile ilgili atasözleri

Aşağıda Ant hakkında ve içinde Ant kelimesi geçen, Ant ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: acemi nalbant gâvur eşeğinde öğrenir

Anlamı: mesleğinde ustalığa erişmemiş kimse, ilk denemelerini gözden çıkarılabilecek malzeme üzerinde yapar.

Atasözü: akıl (göz) var, izan (mantık, yakın) var

Anlamı: 1) herhangi bir şey bilgiye ve mantığa dayalı olarak yapılmalıdır; 2) her şey ortadadır.

Atasözü: arşın malı kantar ile satılmaz

Anlamı: bir nesne için kullanılan ölçü, niteliği ayrı olan başka bir nesne için kullanılamaz.

Atasözü: dostluk kantarla, alışveriş (hesap) miskalle

Anlamı: iş ilişkilerine dostluk karıştırılmamalıdır.

Atasözü: hastalık kantarla girer, miskalle çıkar

Anlamı: hastalık birden ve çok zorlu gelir ama yavaş yavaş iyileşir.

Atasözü: pekmez gibi malın olsun, Antakya'dan sinek gelir

Anlamı: malı güzel olan kimse için müşteri kaygısı yoktur, onun malına uzak yerlerden bile istekli çıkar.


Ant ile ilgili deyimler

Ant ile ilgili deyimler

Aşağıda Ant hakkında ve içinde Ant kelimesi geçen, Ant ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: ant içmek

Anlamı: bir şeyi yapmaya veya yapmamaya söz vermek, yemin etmek: 'Böyle uzaklaşınca ağır ağır o bizden / Biz ayrı düşmemeye ant içmiştik denizden' -F. N. Çamlıbel.

Deyim: ant verdirmek

Anlamı: 1) ant içmesini sağlamak; 2) herhangi bir şeyi yapmaması için söz almak.

Deyim: ant vermek

Anlamı: Allah aşkına, çocuklarının başı için vb. sözlerle karşısındakini bir şeye zorlamak.

Deyim: antant kalmak

Anlamı: anlaşmak, uzlaşmak.

Deyim: antikasını bilmek

Anlamı: en iyisini bilmek.

Deyim: antipati duymak

Anlamı: kanı kaynamamak.

Deyim: antipatik bulmak

Anlamı: sevimsiz bulmak, kanı kaynamamak.

Deyim: bant çözmek

Anlamı: manyetik bir bant üzerine alınmış sesleri yazıya aktarmak, deşifre etmek.

Deyim: bant doldurmak

Anlamı: bir banda ses kaydetmek.

Deyim: (bir iş) sallantıda kalmak

Anlamı: bir çözüme bağlanmamak.

Deyim: (bir şeyi) garanti etmek

Anlamı: 1) o şeyle ilgili olarak güvence vermek; 2) bir işin gerçekleşmesi için gerekli önlemleri almak.

Deyim: bulantı vermek

Anlamı: 1) midesini bulandırmak; 2) mec. bıkkınlık vermek: 'Gözlerime, kulaklarıma, beş duyuma birden tiksinti, bulantı veren bu manzaraların ortasında niye duruyordum?' -A. Gündüz.

Deyim: çantadan yetişmek

Anlamı: bir mesleği eğitim görmeden deneyimlerle kazanmak.

Deyim: garanti altına almak

Anlamı: güvence altına almak: 'Ondan sonra da, zavallı kuzunun artakalan birkaç kemiğini garanti altına aldılar.' -N. F. Kısakürek.

Deyim: garanti vermek

Anlamı: güvence altına almak: 'Bu konuda size bütün ciddiyetimle garanti verebilirim.' -M. Yesari.

Deyim: hant hant ötmek

Anlamı: bir şeye aşırı istek duymak.

Deyim: kantara çekmek (vurmak)

Anlamı: 1) bir şeyi tartmak; 2) mec. birini sınamak.

Deyim: kantarın topunu kaçırmak

Anlamı: ölçüyü kaçırıp aşırı davranmak.

Deyim: kantarlıyı savurmak

Anlamı: ağır bir biçimde sövmek.

Deyim: konsantre olmak

Anlamı: 1) düşünceyi, duyguyu, gücü bir noktada toplamak; 2) mec. bilenmek.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

Ant A ile başlayan kelimeler An ile başlayan kelimeler Ne demek Sözlük Eş anlamlı kelimeler Zıt anlamlı kelimeler Atasözleri Deyimler Örnek cümleler