Altı kelimesinin anlamı ne demek?
Altı kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Altı hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Altı
Anlamlar:
1. Beşten sonra gelen sayının adı
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
2. Bu sayıyı gösteren 6 ve VI rakamlarının adı
3. Beşten bir artık
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
İçinde Altı geçen birleşik ve kökteş kelimeler: altıgen, Altıkardeş, altıparmak, altıpatlar, altı yol
Altı hakkında eş anlamlı kelimeler
Altı eş anlamlısı
altı kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Altı hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Altı zıt anlamlısı
Altı kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Altı ile ilgili 2 örnek cümle
"Altı" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Altı" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Altıdan bir çıktı, beş kaldı
2. Salonda ancak altı kişi vardı
Diğer dillerde Altı
İngilizce: Under
Spanish: Bajo
German: Sechs
French: Selon
Italian: Sotto
Altı ile ilgili atasözleri
Aşağıda Altı hakkında ve içinde Altı kelimesi geçen, Altı ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: aba altında er yatar
Anlamı: giyim kuşam kişiliğe ölçü olamaz.
Atasözü: ağzına bir zeytin verir, altına (ardına) tulum tutar
Anlamı: yaptığı küçük iyiliklere karşılık büyük çıkar bekler.
Atasözü: Allah gümüş kapıyı kaparsa altın kapıyı açar
Anlamı: işi bozulan kişi umutsuzluğa düşmemeli, Tanrı'nın onu daha iyi bir işe kavuşturacağına inanmalıdır.
Atasözü: altı aylık seyislikle kırk yıllık fışkı karıştırılmaz
Anlamı: bir işi tam öğrenmeden, inceliklerini kavramadan, ustalaşmadan o işte bilgiçlik taslanmaz.
Atasözü: altı olur, yedi olur, hep Allah'ın dediği olur
Anlamı: önceden ne kadar hesap yapılırsa yapılsın, sonunda Tanrı'nın dilediği olur.
Atasözü: altın adı pul oldu, kız adı dul oldu
Anlamı: uygunsuz davranışları yüzünden temiz tanınan kişiliği lekelendi.
Atasözü: altın anahtar her kapıyı açar
Anlamı: para olduğunda her güçlük yenilebilir.
Atasözü: altın ateşte, insan mihnette belli olur
Anlamı: altına benzeyen maddenin altın olup olmadığı ateşe dayanıklılık derecesi ile anlaşıldığı gibi bir kişinin değeri de sıkıntılara katlanma, zorlukları yenme ve benliğini koruma gücü ile ölçülür.
Atasözü: altın eli bıçak kesmez
Anlamı: 1) varlıklı veya değerli kişilerin elini kimse bükemez; 2) herhangi bir işte usta olan her zorluğun üstesinden gelir.
Atasözü: altın eşik gümüş eşiğe muhtaç olur
Anlamı: hiç kimse zenginliğine güvenmemelidir, gün gelir yoksullaşır ve fakir kimseye muhtaç olur.
Atasözü: altın pas tutmaz
Anlamı: şerefli, temiz insana hiç kimse leke süremez.
Atasözü: altın tutsa toprak olur (altına yapışsa elinde bakır kesilir)
Anlamı: giriştiği işlerde büyük talihsizliklere uğrayan kimsenin durumunu anlatan bir söz.
Atasözü: altın yerde paslanmaz, taş yağmurdan ıslanmaz
Anlamı: değerli kişi veya nesneler, ne türlü uygunsuz koşullar içinde bulunurlarsa bulunsunlar değerlerini ve niteliklerini yitirmezler.
Atasözü: altın yere düşmekle pul olmaz
Anlamı: üstün nitelikli kişinin değeri, bulunduğu yerden uzaklaştırılmasıyla azalmaz.
Atasözü: altını saklamak değil, kuruşu saklamak hünerdir
Anlamı: tutumluluk değersiz görünen şeyleri değerlendirmekle olur.
Atasözü: altının kadrini sarraf bilir
Anlamı: bir kimsenin, bir şeyin değerini ancak bu konularda uzmanlığı bulunanlar bilir.
Atasözü: altının kıymetini sarraf bilir
Anlamı: bir kimsenin, bir şeyin değerini ancak o konuda uzmanlığı olanlar bilir.
Atasözü: ayıyı (maymunu) fırına (ateşe) atmışlar, yavrusunu ayağının altına almış
Anlamı: duygusuz insanlar, kendilerini kurtarmak için gerekiyorsa çocuklarını bile tehlikeye atmaktan çekinmezler.
Atasözü: baskıdaki altından askıdaki salkım yeğdir
Anlamı: kullanılan, işe yarayan değersiz şey, saklanan ve kullanılmayan çok değerli şeyden daha iyidir.
Atasözü: bir avuç altının olacağına bir avuç toprağın olsun
Anlamı: altın harcanıp gider, toprak ise sürekli ürün veren, para getiren bir maldır.
Altı ile ilgili deyimler
Aşağıda Altı hakkında ve içinde Altı kelimesi geçen, Altı ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: ağırlığınca altın etmek (değmek)
Anlamı: çok değerli olmak.
Deyim: altı alay üstü kalay
Anlamı: içi, dışı gibi özenilmiş olmayan şeyler için söylenen bir söz.
Deyim: altı karış beberuhi
Anlamı: alay kısa boylu kimse.
Deyim: altı kaval, üstü şişhane (şeşhane)
Anlamı: giysilerini birbirine uygun düşüremeyen, yakıştıramayanlar için söylenen bir söz.
Deyim: altıdan yemek
Anlamı: hastanelerde perhizi olmayan hastalara verilen tam yemek.
Deyim: altın adını bakır etmek
Anlamı: kötü işler yaparak temiz ve parlak ününü karartmak.
Deyim: altın çağını yaşamak
Anlamı: en başarılı, en verimli döneminde bulunmak.
Deyim: altın gibi
Anlamı: 1) altına benzeyen; 2) mec. değerli, kıymetli; 3) mec. saf.
Deyim: altın kesmek
Anlamı: çok para kazanır olmak.
Deyim: altın leğene kan kusmak
Anlamı: varlık içinde hastalık veya sıkıntı çekerek yaşamak.
Deyim: altın top gibi
Anlamı: güzel ve tombul (çocuk).
Deyim: altın yumurtlayan tavuk
Anlamı: 1) mesleği, sanatı, parası olan, gelirli kimse; 2) turist.
Deyim: altın yürekli olmak
Anlamı: çok iyi niyetli, merhametli olmak: 'O kadar fazla altın yürekli olacağına bir parça daha zarif ve cazibeli bir adam olsaydı.' -R. N. Güntekin.
Deyim: altına etmek (kaçırmak)
Anlamı: 1) yatağına veya donuna işemek; 2) mec. çok korkmak.
Deyim: altına imza koymak
Anlamı: konuyu veya anlaşmayı kabul ettiğini belirtmek: 'İlgili sözleşmelerin altına imzamızı koyarken bu imzaya sadık kalma konusunda ne ölçüde niyetliydik?' -A. Cemal.
Deyim: altında kalmamak
Anlamı: karşılığını vermek, gördüğü iyilik veya kötülüğü karşılıksız bırakmamak.
Deyim: altından çapanoğlu çıkmak
Anlamı: girişilen işte başa dert olacak bir durumla karşılaşmak: 'Kısa kesmekten yanaydı ama paraları uzatsa altından bir çapanoğlu çıkar mıydı?' -O. Kemal.
Deyim: altından girip üstünden çıkmak
Anlamı: 1) malı, parayı düşüncesizce harcayıp tüketmek: 'Babasından kalan servetin altından girip üstünden çıkmıştı.' -R. N. Güntekin. 2) ne yapıp edip istediğini yaptırmak; 3) halletmek; 4) karıştırmak.
Deyim: altından kalkamamak
Anlamı: 1) bir işi başaramamak, becerememek, üstesinden gelememek: Bu işin altından kolay kolay kalkamaz. 2) mec. kendini savunamamak: Altından kalkamayacağı suçlamalar ileri sürdüler.
Deyim: altını çizmek
Anlamı: bir sözün önemini belirtmek, üzerine dikkati çekmek, vurgulamak.