Alt ne demek? Anlamı nedir?
Alt kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Alt hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Alt
Anlamlar:
1. Bir şeyin yere bakan yanı, zir, üst karşıtı
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Pantolonlarımızı şiltelerimizin altına seriyoruz, onlar bütün hafta orada ütüleniyor."
2. Bir nesnenin tabanı
Örnek: "Ayağındaki altları nalçalı koca bahçıvan kunduraları ile ona yetişmesi imkânsızdı."
3. Oturulurken uyluk kemiklerinin yere gelen bölümü
Örnek: "Altına sandalye çekmek."
4. Bir şeyin yere yakın bölümü
5. Birine göre daha aşağı mevkide olan kimse, madun
6. Sınıflamalarda ikinci derecede olan
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
Örnek: "Alt sınıf. Alt cins. Alt takım."
7. Birkaç şeyden aşağıda olan
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat
Örnek: "Yeleğinin alt düğmesi iliklenmemiş."
İçinde Alt geçen birleşik ve kökteş kelimeler: alt alta, alt başlık, alt bölüm, alt cins, alt çene, alt deri, alt diş, alt dudak, alt familya, alt geçit, alt gerilim, alt güverte, alt hava yuvarı, alt ırk, alt karşıt, alt kat, alt katman, alt kavuşum, alt kurul, alt sınıf, alt şube, alt tabaka, alt takım, alt tarafı, alt tür, altüst, alt yanı, altyapı, alt yazı, alt yazıcı, altı üstü, alttan alta, ayakaltı, bardakaltı, başaltı, baş altı, bayrakaltı, bilinçaltı, dam altı, denizaltı, deniz altı, deri altı, dilaltı, dil altı bezleri, ev altı, gözaltı, göz altı, hasıraltı, kahvaltı, kapıaltı, kaymakaltı, koltuk altı, köprüaltı çocuğu, Kubbealtı, kulak altı bezi, merdiven altı, normalaltı, rüzgâraltı, silahaltı, su altı, şuuraltı, topaltı, toprak altı, üst deri altı, yastıkaltı, yemekaltı, yeraltı, yer altı, el altında, el altından
Alt hakkında eş anlamlı kelimeler
Alt eş anlamlısı
alt kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : madun
Alt hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Alt zıt anlamlısı
alt kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : üst
Alt ile ilgili 22 örnek cümle
"Alt" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Alt" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Kalem masanın altına düştü
2. Kunduramın altı delinmiş
3. Çocuğun altını temizle
4. Heykelin altını boyamışlar
5. Sular, yolun altına doğru akıyordu. Bir ağacın altına oturdular
6. Evi bizim sokakta, biraz daha alt baştaydı
7. Onlar bizim alt katta oturuyor
8. Yağmurun altında durmayın. Denizin altında neler gördün?
9. Şimdilik bunu alın, alt tarafı gelecek
10. Sözün alt tarafını getirmedin, devam et
11. Alt tarafı iki damacana su, dökülse ne olur
12. Fırtınada köyün altı üstüne geldi
13. Ona bakma sen, sıkıyı görünce altına eder
14. Çocuk arabanın altında kalmış
15. Bu sözün altında kalan adam, öfkesini çocuğundan çıkardı
16. İki saat içinde Bursa’nın altından girip üstünden çıktık
17. Piyangodan aldığının altından girdi üstünden çıktı
18. Bir yığın erkeğin altına yatmak kolay mı?
19. Bu kadar altına yattığın yetmez mi?
20. Evin altını üstüne getirmişsiniz
21. İstanbul’un altını üstüne getirdik, onu bulamadık
22. Kadın dedikoducu, apartmanın altını üstüne getirdi
Diğer dillerde Alt
İngilizce: Under
Spanish: Bajo
German: Unten
French: Selon
Italian: Sotto
Alt ile ilgili atasözleri
Aşağıda Alt hakkında ve içinde Alt kelimesi geçen, Alt ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: aba altında er yatar
Anlamı: giyim kuşam kişiliğe ölçü olamaz.
Atasözü: ağaca balta vurmuşlar 'sapı bedenimden' demiş
Anlamı: insana en yakını bile kötülük edebilir.
Atasözü: ağzına bir zeytin verir, altına (ardına) tulum tutar
Anlamı: yaptığı küçük iyiliklere karşılık büyük çıkar bekler.
Atasözü: Allah gümüş kapıyı kaparsa altın kapıyı açar
Anlamı: işi bozulan kişi umutsuzluğa düşmemeli, Tanrı'nın onu daha iyi bir işe kavuşturacağına inanmalıdır.
Atasözü: alt değirmen güçlü akar
Anlamı: kaynakları eski ve bol olan kuruluşlar sağlam ve verimli olur.
Atasözü: altı aylık seyislikle kırk yıllık fışkı karıştırılmaz
Anlamı: bir işi tam öğrenmeden, inceliklerini kavramadan, ustalaşmadan o işte bilgiçlik taslanmaz.
Atasözü: altı olur, yedi olur, hep Allah'ın dediği olur
Anlamı: önceden ne kadar hesap yapılırsa yapılsın, sonunda Tanrı'nın dilediği olur.
Atasözü: altın adı pul oldu, kız adı dul oldu
Anlamı: uygunsuz davranışları yüzünden temiz tanınan kişiliği lekelendi.
Atasözü: altın anahtar her kapıyı açar
Anlamı: para olduğunda her güçlük yenilebilir.
Atasözü: altın ateşte, insan mihnette belli olur
Anlamı: altına benzeyen maddenin altın olup olmadığı ateşe dayanıklılık derecesi ile anlaşıldığı gibi bir kişinin değeri de sıkıntılara katlanma, zorlukları yenme ve benliğini koruma gücü ile ölçülür.
Atasözü: altın eli bıçak kesmez
Anlamı: 1) varlıklı veya değerli kişilerin elini kimse bükemez; 2) herhangi bir işte usta olan her zorluğun üstesinden gelir.
Atasözü: altın eşik gümüş eşiğe muhtaç olur
Anlamı: hiç kimse zenginliğine güvenmemelidir, gün gelir yoksullaşır ve fakir kimseye muhtaç olur.
Atasözü: altın pas tutmaz
Anlamı: şerefli, temiz insana hiç kimse leke süremez.
Atasözü: altın tutsa toprak olur (altına yapışsa elinde bakır kesilir)
Anlamı: giriştiği işlerde büyük talihsizliklere uğrayan kimsenin durumunu anlatan bir söz.
Atasözü: altın yerde paslanmaz, taş yağmurdan ıslanmaz
Anlamı: değerli kişi veya nesneler, ne türlü uygunsuz koşullar içinde bulunurlarsa bulunsunlar değerlerini ve niteliklerini yitirmezler.
Atasözü: altın yere düşmekle pul olmaz
Anlamı: üstün nitelikli kişinin değeri, bulunduğu yerden uzaklaştırılmasıyla azalmaz.
Atasözü: altını saklamak değil, kuruşu saklamak hünerdir
Anlamı: tutumluluk değersiz görünen şeyleri değerlendirmekle olur.
Atasözü: altının kadrini sarraf bilir
Anlamı: bir kimsenin, bir şeyin değerini ancak bu konularda uzmanlığı bulunanlar bilir.
Atasözü: altının kıymetini sarraf bilir
Anlamı: bir kimsenin, bir şeyin değerini ancak o konuda uzmanlığı olanlar bilir.
Atasözü: altta kalanın canı çıksın
Anlamı: herkes başının çaresine baksın, gücü yetmeyen ne olursa olsun.
Alt ile ilgili deyimler
Aşağıda Alt hakkında ve içinde Alt kelimesi geçen, Alt ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: ağırlığınca altın etmek (değmek)
Anlamı: çok değerli olmak.
Deyim: alt alta üst üste
Anlamı: birbirleriyle itişir kakışır durumda: 'Alt alta üst üste boğuşmaya başladık.' -H. R. Gürpınar.
Deyim: alt çenesi oynamak
Anlamı: rüşvet alıp yemek.
Deyim: alt etmek
Anlamı: üstünlük sağlamak, yenmek: 'Sanatı kendi şartları, kendi ölçüleri içinde alt etmeye yanaşmadıkça gerçek sanatkâr olmaya imkân yok.' -O. V. Kanık.
Deyim: alt olmak
Anlamı: yenilmek.
Deyim: alt perdeden konuşmak
Anlamı: hafif sesle yavaş konuşmak: 'Gözlerini süze süze alt perdeden, tane tane konuşur.' -K. Korcan.
Deyim: alt yanı çıkmaz sokak
Anlamı: sonu gelmeyen, sonuç alınamayan işler için söylenen bir söz.
Deyim: altı alay üstü kalay
Anlamı: içi, dışı gibi özenilmiş olmayan şeyler için söylenen bir söz.
Deyim: altı karış beberuhi
Anlamı: alay kısa boylu kimse.
Deyim: altı kaval, üstü şişhane (şeşhane)
Anlamı: giysilerini birbirine uygun düşüremeyen, yakıştıramayanlar için söylenen bir söz.
Deyim: altıdan yemek
Anlamı: hastanelerde perhizi olmayan hastalara verilen tam yemek.
Deyim: altın adını bakır etmek
Anlamı: kötü işler yaparak temiz ve parlak ününü karartmak.
Deyim: altın çağını yaşamak
Anlamı: en başarılı, en verimli döneminde bulunmak.
Deyim: altın gibi
Anlamı: 1) altına benzeyen; 2) mec. değerli, kıymetli; 3) mec. saf.
Deyim: altın kesmek
Anlamı: çok para kazanır olmak.
Deyim: altın leğene kan kusmak
Anlamı: varlık içinde hastalık veya sıkıntı çekerek yaşamak.
Deyim: altın top gibi
Anlamı: güzel ve tombul (çocuk).
Deyim: altın yumurtlayan tavuk
Anlamı: 1) mesleği, sanatı, parası olan, gelirli kimse; 2) turist.
Deyim: altın yürekli olmak
Anlamı: çok iyi niyetli, merhametli olmak: 'O kadar fazla altın yürekli olacağına bir parça daha zarif ve cazibeli bir adam olsaydı.' -R. N. Güntekin.
Deyim: altına etmek (kaçırmak)
Anlamı: 1) yatağına veya donuna işemek; 2) mec. çok korkmak.