Almanya’da Sanayi Üretimi Haziran Ayında Sert Düşüş Yaşadı

Almanya’da sanayi üretimi, Haziran ayında bir önceki aya kıyasla %1,9 oranında azaldı. Bu düşüş, Temmuz 2024’ten bu yana kaydedilen en sert aylık gerileme olarak dikkat çekiyor. Bloomberg’in 19 ekonomistle gerçekleştirdiği anketin medyan beklentisi ise üretimin yalnızca %0,5 azalacağı yönündeydi.

Sanayi Sektörlerinde Önemli Gerileme

Aylık bazda yaşanan bu düşüşte makine ve ekipman, ilaç ve gıda sektörleri belirleyici oldu. Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis), Mayıs ayındaki “alışılmadık derecede yüksek revizyonun” otomobil üreticilerinin veri düzeltmelerinden kaynaklandığını açıkladı. Böylece, otomotiv sektöründeki verilerdeki revizyonlar da sanayi üretimindeki dalgalanmayı etkiledi.

Yıllık Bazda Sert Düşüş

Yıllık karşılaştırmada ise sanayi üretiminde %3,6’lık azalma görüldü. Bu, son dört ayın en keskin yıllık gerilemesi olarak kayıtlara geçti. Aynı dönemde, Almanya’nın dış ticaret fazlası da son sekiz ayın en düşük seviyesine indi. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat Haziran ayında bir önceki aya göre %0,8 artarak 130,5 milyar euroya yükseldi. Ancak, geçen yılın aynı ayına kıyasla ihracatta %2,4’lük bir düşüş yaşandı.

Ekonomik Görünüm ve Gelecek Beklentileri

Önümüzdeki dönemlere ilişkin beklentiler ise daha olumlu. Bundesbank, Almanya ekonomisinin 2025 yılında toparlanma sürecine gireceğini öngörüyor. Özellikle son iki yılda yaşanan uzun süreli durgunluğun ardından, ekonomide canlanma bekleniyor. Ülkenin önde gelen şirketlerinin yatırım planları ve kamu harcamalarında altyapı ile savunma alanlarına yönelik artış beklentileri, bu iyimserliğin temelini oluşturuyor.

Ekonomistler, 2025 yılı için %1,1’lik bir büyüme tahmininde bulunurken, bu büyümenin 2027 yılında %1,6’ya yükselmesi bekleniyor. Böylece Almanya ekonomisinin orta vadede toparlanma sinyalleri verdiği görülüyor.

Sonuç

Haziran ayındaki sanayi üretimindeki sert düşüş, Almanya ekonomisinde kısa vadeli zorlukların devam ettiğini gösteriyor. Ancak, kamu ve özel sektör yatırımlarındaki artış beklentileri ile ekonomik toparlanma sinyalleri, önümüzdeki yıllarda büyümenin hız kazanabileceğine işaret ediyor. Dış ticaret verilerindeki dalgalanma ise küresel ekonomik koşulların etkisini sürdürdüğünü ortaya koyuyor.