Alma ne demek? Anlamı nedir?


Google News

Yayınlama: 2 yıl önce

Okuma süresi: 3 dakika

Alma kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Alma hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...

Kelime: Alma

Anlamlar:

1. Almak işi, ahiz, derç, ittihaz, kabız

Özelliği / Tipi / Türü: Isim

2. Bir iş adamının veya profesyonel sporcunun para karşılığı başka bir işe veya kulübe geçmesi, transfer

İçinde Alma geçen birleşik ve kökteş kelimeler: açığa alma, kültüre alma, satın alma, koku alma duyusu, tat alma duyusu, tat alma organı


Alma eş anlamlısı

Alma hakkında eş anlamlı kelimeler

Alma eş anlamlısı

alma kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : İktibas , Alıntı , Transfer


Alma zıt anlamlısı

Alma hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler

Alma zıt anlamlısı

alma kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : verme, satma


Diğer dillerde Alma

İngilizce: Taking

Spanish: Tomar

German: Nicht importieren

French: Prendre

Italian: Assunzione


Alma ile ilgili atasözleri

Alma ile ilgili atasözleri

Aşağıda Alma hakkında ve içinde Alma kelimesi geçen, Alma ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.

Atasözü: acı patlıcanı kırağı çalmaz

Anlamı: herhangi bir duruma alışkın olan kimseyi benzer kötü durumlar etkilemez.

Atasözü: aç at yol almaz, aç it av almaz

Anlamı: iş gördürdüğünüz kimselerin haklarını tam olarak vermezseniz kendilerinden yararlanamazsınız.

Atasözü: aç kalmak, borçlu olmaktan iyidir

Anlamı: sözünün eri olana, borcunu ödeyememek aç kalmaktan daha ağır gelir.

Atasözü: açık ağız aç kalmaz

Anlamı: isteklerini uygun bir biçimde söylemesini bilen kimse, onları önünde sonunda elde eder.

Atasözü: ağaca çıksa pabucu yerde kalmaz

Anlamı: davranışlarına engel olacak hiçbir takıntısı yok.

Atasözü: ah yerde kalmaz

Anlamı: kötülük cezasız kalmaz.

Atasözü: Allah dokuzda verdiğini sekizde almaz

Anlamı: alın yazısı ne ise o olur.

Atasözü: alma alı, sat yağızı, bin doruya, besle kırı

Anlamı: biniciler doru ve kır donlu atları, sarı, al ve yağız renkli olanlardan daha üstün sayarlar, o nedenle at alırken seçimi ona göre yapmak gerekir.

Atasözü: alma mazlumun ahını çıkar, aheste aheste

Anlamı: kimseye eziyet edip ahını alma, sonra yaptığın kötülüklerin cezasını ömür boyu çekersin.

Atasözü: almadan vermek Allah'a mahsus

Anlamı: insan yaptığı herhangi bir şey için mutlaka karşılık bekler.

Atasözü: almadığın hayvanın kuyruğunu tutma

Anlamı: almayacağın bir şeye alacakmışsın gibi yakın ilgi gösterme, işinde çalıştırmayacağın kimseye çalıştıracakmışsın gibi umut verme.

Atasözü: av köpeği avdan kalmaz

Anlamı: hazıra konmayı alışkanlık yapmış kimse her zaman bu yolu izler.

Atasözü: ayak almadık taş olmaz, başa gelmedik iş olmaz

Anlamı: insan, yaşamı boyunca çeşitli engellerle ve güçlüklerle karşılaşır.

Atasözü: bağ babadan, zeytin dededen kalmalı

Anlamı: bağ, bir kuşak geçecek kadar yaşlandıktan sonra bol ürün verir, zeytinin bol ürün verebilmesi için en azından iki kuşaklık bir zaman geçmelidir.

Atasözü: baskısız tahtayı yel alır, yel almazsa sel alır

Anlamı: kontrol altında bulundurulmayan veya gereği gibi korunmayan gençler kötü yollara sürüklenebilirler.

Atasözü: beslemeyi eslemeden alma

Anlamı: sürekli bir hizmet için evine kabul edeceğin kimseyi iyice sorup soruşturmadan alma.

Atasözü: borç iyi güne kalmaz

Anlamı: borcu ilk fırsatta ödemek gerekir.

Atasözü: boşa kodum dolmadı, doluya kodum almadı

Anlamı: içinden çıkılmayan güç bir durum karşısında söylenen bir söz.

Atasözü: çalma elin kapısını, çalarlar kapını

Anlamı: kimseye kötülük yapma yoksa onlar da sana aynı kötülüğü yaparlar.

Atasözü: dalmasını bilmeyen ördek, kıçından dalar

Anlamı: ne yaptığını bilmeyen kişi işi tersinden yürütmeye kalkar.


Alma ile ilgili deyimler

Alma ile ilgili deyimler

Aşağıda Alma hakkında ve içinde Alma kelimesi geçen, Alma ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.

Deyim: abazan kalmak

Anlamı: 1) uzun süre cinsel ilişkide bulunmamak; 2) aç kalmak.

Deyim: abdest almak

Anlamı: 1) Müslümanlar, belli ibadetleri yapabilmek için bir düzen içerisinde bazı organları yıkayıp bazılarını mesh ederek arınmak; 2) boy abdesti almak.

Deyim: acısını almak

Anlamı: 1) acılığını gidermek; 2) sızıyı dindirmek.

Deyim: âciz kalmak

Anlamı: çok uğraşmasına karşın bir işi yapamamak: 'Kitaplar Taptuk'u anlatmaktan âciz kalır.' -A. Kabaklı.

Deyim: aç açık kalmak

Anlamı: yoksulluk içinde, evsiz barksız kalmak.

Deyim: aç kalmak

Anlamı: 1) karnını doyuramamak: 'Fatma'nın yemek çantası olmasaydı, dün aç kalmıştım.' -F. R. Atay. 2) yoksulluğa düşmek.

Deyim: aç susuz kalmak

Anlamı: 1) yoksulluktan yaşayamayacak bir duruma gelmek; 2) yoksul bir duruma düşmek.

Deyim: açıkta kalmak (olmak)

Anlamı: 1) iş ve görev bulamamak; 2) yersiz yurtsuz kalmak; 3) birkaç kişinin birlikte eriştiği bir iyilikten yararlanamamak.

Deyim: açıktan almak

Anlamı: 1) den. açıktan geçmek; 2) mec. bir tehlikenin uzağından geçmek.

Deyim: ad almak

Anlamı: 1) kendisine ad verilmek; 2) ün kazanmak.

Deyim: adı kalmak

Anlamı: bir kimse veya bir şey öldükten, ortadan çekildikten sonra dillerde yalnız adı dolaşmak.

Deyim: adını ağzına almamak

Anlamı: dargınlık, kırgınlık, kızgınlık vb. sebeple bir kimseden söz etmemek: 'Seniha'nın adını asla ağzıma almıyordum.' -R. N. Güntekin.

Deyim: aferin almak

Anlamı: değerli görülüp beğenilmek.

Deyim: afişte kalmak

Anlamı: tiy. oyun ilgi görerek günlerce oynanmak: Oyunun afişte kalması için başarıyla oynanması gerekir.

Deyim: ağır yara almak

Anlamı: 1) kavgada veya savaşta önemli ölçüde zarar görmek; 2) bir olayda beklenmeyen sıkıntılı ve olumsuz bir duruma düşmek.

Deyim: ağırdan almak

Anlamı: 1) bir işi gereken süre içinde bitirmemek, geciktirmek: 'Görüyorsunuz ki bu soyadı konusunda benim ağırdan alışım, bir tembellik değil.' -M. Ş. Esendal. 2) bir işi gönülsüz, isteksiz yapmak: 'Ama üstüme düşüldü mü bende bir gönül tokluğu, bir nazlanma, bir ağırdan alış.' -H. Taner.

Deyim: ağız tamburası çalmak

Anlamı: 1) sözle avutmaya, oyalamaya çalışmak; 2) soğuktan dişleri birbirine çarpmak, çenesi titremek.

Deyim: ağza almamak

Anlamı: anmamak, sözünü etmemek: 'Tövbekâr olduktan sonra eskiden işlediğimiz günahlar ağza alınmaz.' -H. E. Adıvar.

Deyim: ağzı açık (bir karış açık) kalmak

Anlamı: çok şaşırmak, şaşakalmak: 'Başımı kaldırıp yukarı bakınca şaşkınlıktan ağzım açık kalıyor.' -A. Ümit.

Deyim: ağzı açık kalmak

Anlamı: şaşırmak: 'Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gördüm, ağzım açık kaldı.' -A. Kutlu.


Yorumlar

Yorum Yap
Lütfen yorum yazmak için oturum açın ya da kayıt olun.

Alma A ile başlayan kelimeler Al ile başlayan kelimeler Ne demek Sözlük Eş anlamlı kelimeler Zıt anlamlı kelimeler Atasözleri Deyimler Örnek cümleler