Alınmak kısaca sözlük anlamı ne demek?
Alınmak kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Alınmak hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Alınmak
Anlamlar:
1. Alma işi yapılmak
Özelliği / Tipi / Türü: -e - Nesnesiz
Örnek: "Mahalle mektebinden alınmış, rüştiyeye verilmiş."
2. Elde edilmek
Örnek: "Her biri gerçek hayattan alınmış birer gerçek olmak."
3. Uyarlanmak
Özelliği / Tipi / Türü: -den
4. Bir sözün, bir davranışın kendisine söylediğini veya yapıldığını sanarak incinmek, kırılmak
Özelliği / Tipi / Türü: -e - -den - Mecaz Anlam
Örnek: "Emekli ajan, alınmış gibi maun masanın arkasında oturan kişiyi süzdü."
İçinde Alınmak geçen birleşik ve kökteş kelimeler: açığa alınmak
Alınmak hakkında eş anlamlı kelimeler
Alınmak eş anlamlısı
alınmak kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Kırılmak , Uyarlanmak , İncinmek , Gücenmek
Alınmak hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Alınmak zıt anlamlısı
Alınmak kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Alınmak ile ilgili 2 örnek cümle
"Alınmak" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Alınmak" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. İki kutu alınmak gerekirken bir tane alınmış
2. Bu söze alınmak gerekmezdi
Diğer dillerde Alınmak
İngilizce: Be
Spanish: Ser
German: Genommen werden
French: Être
Italian: Essere
Alınmak ile ilgili atasözleri
Aşağıda Alınmak hakkında ve içinde Alınmak kelimesi geçen, Alınmak ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Alınmak ile ilgili deyimler
Aşağıda Alınmak hakkında ve içinde Alınmak kelimesi geçen, Alınmak ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: arkası alınmak
Anlamı: sona erdirilmek, bitirilmek, bir yerde durdurulmak: Kaçakçılığın arkası alındı.
Deyim: devreye alınmak
Anlamı: işin içine girmesi sağlanmak: Devlet Bakanı borçların eritileceğini, dış borçlanma için bankaların ve özel sektörün devreye alınacağını kaydetti.
Deyim: kulağına çalınmak
Anlamı: başkasına söylenirken kendisi de duymuş olmak: 'Bu gürültüler arasında Vildan'ın bağırarak ve daha ziyade kıymet vererek telaffuz ettiği bazı kelimeler, cümleler kulağıma çalınıyordu.' -P. Safa.
Deyim: önü alınmak
Anlamı: önlenmek: Yangının önü alındı.
Deyim: üstüne alınmak
Anlamı: 1) bir davranışın kendisine karşı olduğunu sanarak tedirgin olmak, alınmak: 'Otomobilin dinmeyen yaygarasını üstüne alınmaya mahal yoktu.' -Ö. Seyfettin. 2) bir işi yapmaya söz vermek, ödev alınmak: 'Her biri, ayrı bir defter sayfasının gözden geçirilmesini üstüne aldı.' -P. Safa.
Deyim: üzerine alınmak
Anlamı: üstüne alınmak.