Kelime: Yumruk
Anlamlar:
1. Parmakların kapanmasıyla elin aldığı biçim
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Dişlerini kilitleyerek iki yumruğunu havada salladı."
2. Elin bu biçimiyle yapılan vuruş
Örnek: "Bir karış mesafeden inecek yumrukla, bir metre mesafeden çakılacak yumruğun tesirleri arasında büyük fark vardır."
3. Baskı
Özelliği / Tipi / Türü: Mecaz Anlam
Örnek: "Düşman yumruğu altında kalmamalı."
İçinde Yumruk geçen birleşik ve kökteş kelimeler: yumruk hakkı, yumruk oyunu, yumruk topu, demir yumruk

Yumruk hakkında eş anlamlı kelimeler
Yumruk eş anlamlısı
yumruk kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : baskı

Yumruk hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Yumruk zıt anlamlısı
Yumruk kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
Yumruk ile ilgili 7 örnek cümle
"Yumruk" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Yumruk" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Elini yumruk yapıp bekledi
2. Adamı iki yumrukta yere yıktı
3. Yumruğu tepemizden eksik etmezdi
4. İçinde yumruk gibi bir sızı vardı
5. Yumruk kadarken her şeyi öğrenmek isterdi
6. Adam yumruk kadar bitlere alışmıştı
7. Karpuzlar olmamıştı, yumruk kadardı
Diğer dillerde Yumruk
İngilizce: Punch
Spanish: Puñetazo
German: Punch
French: Punch
Italian: Pugno

Yumruk ile ilgili atasözleri
Aşağıda Yumruk hakkında ve içinde Yumruk kelimesi geçen, Yumruk ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: kavgada yumruk sayılmaz
Anlamı: kavga sırasında hem dayak yenilir hem de atılır.

Yumruk ile ilgili deyimler
Aşağıda Yumruk hakkında ve içinde Yumruk kelimesi geçen, Yumruk ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: boğazına bir yumruk tıkanmak (gelip oturmak)
Anlamı: konuşamaz olmak, sesi çıkmamak: 'Babasının adı anılınca Ferit'in boğazına bir yumruk tıkandı.' -A. İlhan.
Deyim: yumruk atmak (indirmek)
Anlamı: yumrukla vurmak.
Deyim: yumruk gibi
Anlamı: yumruk büyüklüğünde.
Deyim: yumruk göstermek
Anlamı: korkutmak, gözdağı vermek.
Deyim: yumruk kadar
Anlamı: 1) çok iri, büyük: 'Yemek yemek için kıyı kumsalına çıkmış, orada ona yumruk kadar bir örümcek musallat olmuştu.' -Halikarnas Balıkçısı. 2) küçücük: 'Yumruk kadar çocukcağızı tek başına trene oturtamaz ya...' -R. H. Karay.
Deyim: yumruk yumruğa gelmek
Anlamı: yumruklaşmak.
