Kelime: Yatma
Anlamlar:
1. Yatmak işi
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Çocuklara yatma zamanının yaklaştığını başıyla anlatan bir mürebbiye edasıyla duruyor."

Yatma hakkında eş anlamlı kelimeler
Yatma eş anlamlısı
yatma kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!

Yatma hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Yatma zıt anlamlısı
Yatma kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
Diğer dillerde Yatma
İngilizce: Lay
Spanish: Establecer
German: Nicht ins Bett gehen
French: Coucher
Italian: Gettare

Yatma ile ilgili atasözleri
Aşağıda Yatma hakkında ve içinde Yatma kelimesi geçen, Yatma ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: akşama karşı gitme, tana karşı yatma
Anlamı: yolculuğa gece değil sabah erken çıkılmalıdır.
Atasözü: alçak yerde yatma sel alır, yüksek yerde yatma yel alır
Anlamı: insan kendi durumuna göre bir yaşam tarzı benimsemeli, arkadaşlarını da ona göre seçmelidir.
Atasözü: korkulu rüya (düş) görmektense uyanık yatmak evladır (yeğdir)
Anlamı: tehlikeli bir işe girişmektense o işin sağlayacağı kazançtan vazgeçmek daha iyidir.

Yatma ile ilgili deyimler
Aşağıda Yatma hakkında ve içinde Yatma kelimesi geçen, Yatma ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: aklı yatmak
Anlamı: anlamaya başlamak, olacağına inanmak: 'Söylediklerimin doğru olabileceğine aklı yatmaya başladı.' -A. Ümit.
Deyim: aklına yatmak
Anlamı: doğru olduğunu kabul etmek: 'Söyledikleri aklıma yattı, eli ayağı düzgün, iyi bir Türk kızı bulup evlenebilir, geç de olsa çoluk çocuğa karışabilirdim.' -A. Ümit.
Deyim: bıçak altına yatmak
Anlamı: ameliyat olmak.
Deyim: (bir işe) eli yatmak
Anlamı: eli alışmak: 'Daha çatal ve bıçağı tutmasına eli yatmamıştı, ikide bir düşürürdü.' -R. H. Karay.
Deyim: (bir şeyin) üstüne yatmak
Anlamı: hakkı yokken bir şeyi kendine mal etmek, bir şeyi alıp vermemek: 'Bunlar eşeğin büsbütün üstüne mi yatmak istiyorlar?' -M. Ş. Esendal.
Deyim: çamura yatmak
Anlamı: argo 1) borcunu ödememek; 2) sözünü yerine getirmemek.
Deyim: eli işe yatmak
Anlamı: becerikli, eli yatkın, uz olmak.
Deyim: esir yatmak
Anlamı: savaşta düşman eline düşüp uzun süre tutsak kalmak, esarette kalmak.
Deyim: gaflet uykusuna dalmak (yatmak)
Anlamı: 1) dalgınlıktan ileri gelen uyuşukluk içinde olmak; 2) idraksizlik, bilgisizlik, aymazlık içinde olmak.
Deyim: gölgesine yatmak
Anlamı: daha önce elde edilen para, makam, ün vb.ne sığınarak zaman geçirmek veya bundan yararlanmak: 'O, büyük aktörlüğün gölgesine yatmış, günlerini stüdyolara telefon etmekle geçiriyor.' -A. İlhan.
Deyim: gurka yatmak
Anlamı: tavuk civciv çıkarmak için yumurta üzerine oturmak.
Deyim: hapis yatmak
Anlamı: hükümlü olduğu süreyi hapishanede geçirmek: 'Adamcağız hem hapis yatacak hem dayak yiyecek.' -A. Gündüz.
Deyim: istihareye yatmak
Anlamı: girişilecek bir işin hayırlı olup olmadığını göreceği rüyadan anlamak için abdest alıp dua okuyarak uyumak: 'İstihareye yatmazsın / Doğruca yola girmezsin' -Halk türküsü.
Deyim: kambura yatmak
Anlamı: ayakta duran birini sırtüstü düşürmek için gizlice arkasında iki büklüm olup eğilmek ve başka birinin onu önden üzerine itmesini sağlamak.
Deyim: kuluçkaya oturmak (yatmak)
Anlamı: genellikle dişi kuş yavru çıkarmak için yumurtaların üzerine yatmak.
Deyim: pusuya yatmak
Anlamı: pusuda beklemek: 'Sakarya galibiyeti, o güne kadar pek farkına varılmayan korkunç bir düğümün çözülmesine, sinmiş, pusuya yatmış kuvvetlerin meydana çıkmasına yol açmıştı.' -T. Buğra.
Deyim: sak yatmak
Anlamı: derin uykuya dalmadan uyumak.
Deyim: serilip yatmak
Anlamı: rahat bir biçimde yatmak.
Deyim: sırtüstü yatmak
Anlamı: 1) sırtı yere gelmek üzere yatmak: 'Sırtüstü yatıp gözlerinizi kara bir bezle bağlayın.' -H. Taner. 2) hiçbir şey yapmamak: 'Üç gün sırtüstü yattım trende.' -N. Hikmet. 3) mec. çalışmadan rahat bir yaşam sürmek.
Deyim: sipere yatmak
Anlamı: siper içine saklanmak, gizlenmek: 'Çatın arkadaşlar da atları çatın / Kurşun bizi tutuyor sipere yatın' -Halk türküsü.