Kelime: Vere
Kökeni: "Sırpça" kelimesinden Türkçeye geçmiştir.
Anlamlar:
1. Bir kalenin veya tahkim edilmiş bir yerin teslimi
Özelliği / Tipi / Türü: Isim - Tarih

Vere hakkında eş anlamlı kelimeler
Vere eş anlamlısı
vere kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Vire

Vere hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Vere zıt anlamlısı
Vere kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Bulunamadı!
Diğer dillerde Vere
İngilizce: Vere
Spanish: Vere
German: Vere
French: Vere
Italian: Vere

Vere ile ilgili atasözleri
Aşağıda Vere hakkında ve içinde Vere kelimesi geçen, Vere ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: alacakla verecek (borç) ödenmez
Anlamı: bir yerden alacağınız parayla başka bir yere olan borcunuzu kapatamazsınız.
Atasözü: az veren candan, çok veren maldan
Anlamı: varlıklı olmayan kimsenin yardım veya armağan olarak az şey vermesi büyük fedakârlıktır, varlıklı kimsenin vereceği armağan ve yardımlar fedakârlık sayılmaz.
Atasözü: çiftçiye yağmur, yolcuya kurak; cümlenin muradını verecek Hak
Anlamı: kullar Tanrıdan kendilerine gerekli olan şeyleri dilerler, bu dilekleri kabul edecek olan Tanrıdır.
Atasözü: derdi veren devasını da verir
Anlamı: her sıkıntının, üzüntünün bir çaresi vardır.
Atasözü: devletli yanını kaşısa yoksul para verecek sanır
Anlamı: bir isteğinin yerine getirilmesini ilgililerden bekleyen kimse, onların bu işle ilgisi bulunmayan davranışlarını, isteğini karşılamak üzere yapıyorlar diye yorumlar.
Atasözü: köpek ekmek veren (yediği) kapıyı tanır
Anlamı: köpek bile kendisini besleyen yeri bilir, davranışlarıyla duygularını belli eder, insan da bundan ders almalı, gördüğü iyiliği unutmamalıdır.
Atasözü: meyve veren ağaç taşlanır
Anlamı: bilgili, hünerli, işinde başarılı olan kimseler kıskanılır, eleştirilir ve işlerini yapmaları zorlaştırılır.
Atasözü: parayı veren düdüğü çalar
Anlamı: para harcadığında insan istediğini elde edebilir.
Atasözü: sana vereyim bir öğüt, kendi ununu kendin öğüt
Anlamı: kişi kendi işini kendisi yapmalıdır.
Atasözü: sen zot ben zot, ata kim vere ot
Anlamı: herkes kendisini buyurucu durumda görür, iş yapmakla yükümlü saymazsa ortadaki işi kim yapar?
Atasözü: var evi kerem evi, yok evi verem (elem) evi
Anlamı: varlıklı ailenin durumu konuk ağırlamaya, gereken yerlere yardım etmeye, armağanlar vermeye elverişlidir; yoksul ailenin evinde sıkıntı ve dertten başka bir şey bulunmaz.
Atasözü: varını veren utanmamış
Anlamı: kendisinden bir şey istenen kimse elinde ne varsa onu verebilir; bunun az olmasından veya düşük nitelikte bulunmasından utanç duymamalıdır.
Atasözü: veren el, alandan üstündür
Anlamı: yardımını esirgemeyen, eli açık olan kimseye herkes saygı gösterir.
Atasözü: veren eli herkes öper
Anlamı: yardımını esirgemeyen, eli açık olan kimseye herkes saygı gösterir.
Atasözü: veresiye (borca) şarap içen, iki kez (kere) sarhoş olur
Anlamı: veresiye alışveriş eden iki kez sarsılır; malı aldığı zaman bir süre sonra para ödemenin üzüntüsünü çeker, ödeme zamanı gelince de karşılıksız ödeme yapıyormuş gibi sıkılır.
Atasözü: verirsen veresiye, batarsın kara suya
Anlamı: veresiye verdiğinde alanların borçlarını ödememeleri durumunda sen zor durumda kalabilirsin.

Vere ile ilgili deyimler
Aşağıda Vere hakkında ve içinde Vere kelimesi geçen, Vere ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: alacağına şahin, vereceğine karga (kuzgun)
Anlamı: alacağını isterken ısrar eden, borcunu öderken de güçlük çıkaran kimse.
Deyim: alıp vereceği olmamak
Anlamı: bir kimseyle hiçbir ilgisi olmamak: Onun benimle ne alıp vereceği olabilir?
Deyim: Allah vere de
Anlamı: 'inşallah, dileriz ki' anlamında kullanılan iyi dilek sözü: Allah vere de yağmur yağmasa.
Deyim: (biriyle) alıp verememek
Anlamı: anlaşamamak, çekememek, geçinememek: Onunla alıp veremediğiniz nedir, ne alıp veremiyorsunuz?
Deyim: dalavere çevirmek (dalaveresini döndürmek)
Anlamı: yalan dolanla gizlice kötü iş görmek: 'Beyefendi dalaveresini döndüreceği yerleri adamlarından hiç kimseye söylemedi.' -Ö. Seyfettin.
Deyim: elini veren kolunu alamaz
Anlamı: kendisine iyilik yapıldığında devamını fazlasıyla isteyen kimseler için kullanılan bir söz.
Deyim: ne alıp veremiyor?
Anlamı: 'isteği, dileği nedir, niçin musallat oluyor?' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: verem olmak
Anlamı: 1) verem hastalığına yakalanmak; 2) mec. sabırsızca davranmak.
Deyim: veresiye almak
Anlamı: malı parasını daha sonra vermek şartıyla almak: 'Bunların içinde Nihat'a istediği kadar veresiye alabileceğini söyleyenler de var.' -P. Safa.
Deyim: veresiye vermek
Anlamı: malı parasını daha sonra almak şartıyla vermek: 'Mütemadiyen veresiye veriyor ve müşteriler ay başında borç ödeyeceklerine Tevfik'e dert yanıyorlar.' -H. E. Adıvar.
