Karı ne demek? Karı nedir?
Karı kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Karı hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Karı
Anlamlar:
1. Bir erkeğin evlenmiş olduğu kadın, eş, refika, zevce
Özelliği / Tipi / Türü: Isim
Örnek: "Eve varınca karım Fadime kapıyı açar."
2. Kadın
Özelliği / Tipi / Türü: Kaba konuşmada
Örnek: "Analar ağlıyor, nişanlılar ağlıyor, karılar ağlıyordu fakat Saliha kadın buna alışmıştı."
3. Yaşlı, ihtiyar
Özelliği / Tipi / Türü: Halk ağzında
İçinde Karı geçen birleşik ve kökteş kelimeler: karı ağızlı, karı kız milleti, karı koca, karım köylü, karısı ağızlı, karısı köylü, katır karı, kocakarı, alkarısı, çarşamba karısı, mahalle karısı
Karı hakkında eş anlamlı kelimeler
Karı eş anlamlısı
karı kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : okur, okuyucu
Karı hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Karı zıt anlamlısı
Karı kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Karı ile ilgili 3 örnek cümle
"Karı" kelimesini bir cümle içinde kullanmak gerekirse, aşağıdaki cümleler gerçek veya mecaz anlamı ile "Karı" kelimesinin cümle içinde kullanımına örnek gösterilebilir.
1. Karısıyla kavga etmiş
2. Bu konuya karıların aklı yetmez
3. Evde bir karı anasından başka kimsesi yoktu
Diğer dillerde Karı
İngilizce: Wife
Spanish: Esposa
German: Gewinn
French: Femme
Italian: Moglie
Karı ile ilgili atasözleri
Aşağıda Karı hakkında ve içinde Karı kelimesi geçen, Karı ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: acele işe şeytan karışır
Anlamı: düşünüp taşınmadan ivedi olarak yapılan işten iyi sonuç alınamaz.
Atasözü: acı (kötü) söz insanı (adamı) dinden çıkarır, tatlı söz yılanı inden çıkarır
Anlamı: gönül alıcı, okşayıcı sözlerle karşımızdakinin inadı yenilebilir.
Atasözü: ağızdan burun yakın, kardeşten karın yakın
Anlamı: insanın kendi yararı her şeyden önemlidir.
Atasözü: altı aylık seyislikle kırk yıllık fışkı karıştırılmaz
Anlamı: bir işi tam öğrenmeden, inceliklerini kavramadan, ustalaşmadan o işte bilgiçlik taslanmaz.
Atasözü: atta karın, yiğitte burun
Anlamı: iyi koşan atın karnı, yiğit erkeğin burnu büyük olur.
Atasözü: bağın taşlısı, karının saçlısı
Anlamı: kadının saçlı olanı ile tarlanın taşlı olanı makbuldür.
Atasözü: bekâra karı boşaması kolaydır
Anlamı: bilgi ve deneyimi olmayan bir kimsenin işi hafife alması, önemsememesi, gereğince değerlendirememesi doğaldır.
Atasözü: bekârın parasını it yer, yakasını bit
Anlamı: bekâr kimse parasını gereksiz harcar, yaşayışı ise düzensizdir.
Atasözü: beylik fırın has çıkarır
Anlamı: devlet görevlisi olmak insana birçok kazanç sağlar.
Atasözü: bir karıyla bir koca, dırdır eder her gece
Anlamı: sıkıntı veya yalnızlık yüzünden iki dost bile birbiriyle dalaşır, anlamsız konuşur.
Atasözü: çobanın gönlü olursa (olunca) tekeden yağ (süt, köremez) çıkarır
Anlamı: kişi istediğinde olmayacak gibi görünen işlere çözüm yolu bulur.
Atasözü: düşmanın karınca ise de hor bakma
Anlamı: düşmanın ne kadar güçsüz olursa olsun dikkat et, uyanık ol.
Atasözü: düşmanın karınca olsa kendini merdane tut
Anlamı: düşmanın ne kadar güçsüz olursa olsun dikkat et, uyanık ol.
Atasözü: el ağzına bakan, karısını tez boşar
Anlamı: kişi, özel hayatı ile ilgili ciddi konularda başkasının düşüncesiyle değil kendi düşünceleriyle karar vermelidir.
Atasözü: er olan ekmeğini taştan çıkarır
Anlamı: azimli kimse geçim yolunu bulmak için en güç işlerle bile uğraşmaktan yılmaz.
Atasözü: ergene karı boşamak kolay
Anlamı: bir işin içinde olmayanlar o işteki güçlükleri küçümserler.
Atasözü: gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş
Anlamı: istenmeyerek yapılan işlerden kötü sonuçlar ortaya çıkar.
Atasözü: harman (harmanını) yakarım diyen orağa yetişmemiş
Anlamı: başkasına kötülük yapmayı tasarlayan kimse, kötülüğünü yapmaya fırsat bulmadan cezasını görür.
Atasözü: helalzade barıştırır, haramzade karıştırır
Anlamı: sütü bozuk kişi, iki kimsenin arasını açar, anlaşmalarına engel olur; soylu kişi ise arabuluculuk yapar, anlaşmalarına yardım eder.
Atasözü: herkes sakız çiğner ama, Çingene kızı tadını çıkarır
Anlamı: severek yapılan iş, insanı mutlu eder.
Karı ile ilgili deyimler
Aşağıda Karı hakkında ve içinde Karı kelimesi geçen, Karı ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: adam içine karışmak
Anlamı: bir topluluğa girmek, kendisine değer verilir olmak.
Deyim: ağız burun birbirine karışmak
Anlamı: 1) dayak sonucunda yüz yara bere içinde kalmak; 2) yüzde aşırı öfke, üzüntü, yorgunluk vb. durumların izleri görünmek.
Deyim: ağzı açık (bir karış açık) kalmak
Anlamı: çok şaşırmak, şaşakalmak: 'Başımı kaldırıp yukarı bakınca şaşkınlıktan ağzım açık kalıyor.' -A. Ümit.
Deyim: akarı kokarı olmamak
Anlamı: bilinen herhangi bir eksiği, kusuru bulunmamak: 'Ev bize dar geliyor, çürük çarık, akarı kokarı eksik değil.' -N. Kurşunlu.
Deyim: akarına bırakmak
Anlamı: işin sonucunu sabırla beklemek, doğal gelişmeyi beklemek: 'İçeriğin nasıl aktarılacağına dikkat etmiş, dilin olanaklarını akarına bırakmıştır.' -S. İleri.
Deyim: aklı bir (beş) karış yukarıda (havada) olmak
Anlamı: değişik sebeplerden dolayı dengeli düşünemez durumda olmak.
Deyim: aklı bokuna karışmak
Anlamı: kaba korkudan şaşırıp ne yapacağını bilememek.
Deyim: aklı karışmak
Anlamı: ne yapacağını bilememek, şaşırmak, bocalamak.
Deyim: al aşağı vur yukarı
Anlamı: çekişe çekişe pazarlık yapılırken söylenen bir söz.
Deyim: altı karış beberuhi
Anlamı: alay kısa boylu kimse.
Deyim: arasına (aralarına) karışmak
Anlamı: büyüyüp yetişmek.
Deyim: aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık
Anlamı: iki karşıt ve aynı derecede sakıncalı durum karşısında karar verme zorluğunu anlatan bir söz.
Deyim: (...) aşağı (...) yukarı
Anlamı: 1) bir kimsenin adının dilden düşürülmediğini, onun pek gözde olduğunu anlatan bir söz: 'Adı erken yaşta şaire çıkmıştı. Şair aşağı, şair yukarı.' -H. Taner. 2) bir hizmette çok kullanılan kişice, yakınma olarak kullanılan bir söz.
Deyim: at izi it izine karışmak
Anlamı: iyiyi kötüden ayıramayacak kadar bir karışıklık ortaya çıkmak.
Deyim: beş aşağı beş yukarı
Anlamı: üç aşağı, beş yukarı.
Deyim: beyni karıncalanmak
Anlamı: zihin yorgunluğundan düşünemez olmak.
Deyim: bir aşağı bir yukarı
Anlamı: amaçsız olarak gidip gelmeyi anlatan bir söz: 'Karabibik tenha sokakta bir aşağı bir yukarı gezinmekteydi.' -N. Nâzım.
Deyim: (bir iş) akıl kârı olmamak
Anlamı: akıllı bir kişinin yapacağı iş olmamak: 'Bunu sormadım; akıl kârı olmadığından soramazdım, zaten.' -R. H. Karay.
Deyim: (bir işe) adı karışmak
Anlamı: kötü bir işle birinin ilgisi bulunduğu söylenilmek.
Deyim: bir karış beberuhi
Anlamı: alay çok kısa boylu kimse.