Fr kelimesinin sözlük anlamı ne demek?
Fr kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Fr hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Fr
Anlamlar:
1. Fransiyum elementinin simgesi
Özelliği / Tipi / Türü: Kimya
Fr hakkında eş anlamlı kelimeler
Fr eş anlamlısı
fr kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Fr hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Fr zıt anlamlısı
Fr kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde Fr
İngilizce: Fr
Spanish: Fr
German: Fr
French: Fr
Italian: Fr
Fr ile ilgili atasözleri
Aşağıda Fr hakkında ve içinde Fr kelimesi geçen, Fr ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: oğlan atadan (babadan) öğrenir sofra açmayı, kız anadan öğrenir biçki biçmeyi
Anlamı: erkek çocuk, erkeklerin yapması gereken şeyleri babasından, kız çocuk da kadınların yapması gereken şeyleri annesinden öğrenir; anne ve baba bunları bilmiyorsa çocuktan böyle şeyler beklenemez.
Atasözü: sofrada elini, mecliste dilini sakla
Anlamı: topluluk içinde kendini denetle, aşırı davranışlarda bulunmaktan kaçın, açgözlülük ve gevezelik etme.
Atasözü: su küçüğün, söz (sofra, yemek) büyüğün
Anlamı: 1) temel bir ihtiyaç olan su önce küçüğe verilir, konuşmaya ise ilk önce büyükler başlar; 2) her şeyin bir sırası vardır; kişiler bu sıralamada yaşlarına, kültürlerine vb. özelliklerine göre yer alırlar.
Fr ile ilgili deyimler
Aşağıda Fr hakkında ve içinde Fr kelimesi geçen, Fr ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: (birini) ifrit etmek
Anlamı: çok kızmasına yol açmak, öfkelendirmek.
Deyim: cin ifrit olmak (kesilmek)
Anlamı: son derece kızmak, öfkelenmek: 'O mirasın ağırlığı altında ezilip susacaklarına, bir de ülkemizde insan haklarının avukatı kesilmiyorlar mı cin ifrit oluyorum.' -A. İlhan.
Deyim: efradını cami, ağyarını mâni
Anlamı: 'ne eksik ne fazla, eksiği artığı olmayan' anlamında kullanılan bir söz.
Deyim: Fransız kalmak
Anlamı: 1) anlatılan bir konuyu anlayamamak; 2) herhangi bir konudan uzak kalmak.
Deyim: fren yapmak
Anlamı: freni kullanarak taşıtın hızını kesmek veya taşıtı durdurmak.
Deyim: freni patlamak (tutmamak)
Anlamı: 1) fren, görevini yapmamak; 2) mec. bir iş denetimden çıkmak.
Deyim: frikik vermek
Anlamı: argo göğüs, bacak gibi vücudun belirli bölümlerini, bilerek veya bilmeyerek gereğinden fazla açarak göstermek.
Deyim: frikik yakalamak
Anlamı: argo bilerek veya bilmeyerek gereğinden fazla açılmış olan göğüs, bacak gibi vücudun belirli bölümlerini görmek.
Deyim: ifrat tefritte kalmak (bulunmak)
Anlamı: herhangi bir konuda çok ileri gitmek veya geride kalmak.
Deyim: ifrata kaçmak
Anlamı: çok ileri gitmek, aşırı davranmak.
Deyim: ifrata vardırmak
Anlamı: bir şeyin ölçüsünü kaçırmak.
Deyim: ifrit kesilmek (olmak)
Anlamı: çok öfkelenmek, çok kızmak: 'Arzuma karşı konulunca ifrit kesildiğimi pek iyi bildiğinden ses çıkarmadı.' -R. H. Karay.
Deyim: küfrü basmak
Anlamı: küfretmek.
Deyim: nefret duymak
Anlamı: birinden tiksinmek, hoşlanmamak: 'Gönlümde o zamana kadar duyduğum nefret yerine büyük bir korku titriyordu.' -M. Ş. Esendal.
Deyim: nefret uyandırmak
Anlamı: nefret etmesine sebep olmak: 'Çünkü Ömer Bey, başka birinde son derece nefret uyandıran bir kabalık, bir kusur sayılması lazım gelen o gurur ve azamet buhranları içinde bile bir çocuk saflığını saklıyordu.' -Y. K. Karaosmanoğlu.
Deyim: safra atmak
Anlamı: 1) insana veya araca fazla yük olan malzemeleri atmak; 2) mec. sıkıntı veren bir kimseden veya bir şeyden kurtulmak.
Deyim: safra bastırmak
Anlamı: açlığını yatıştıracak kadar az bir şey yemek.
Deyim: safrası kabarmak
Anlamı: açlıktan midesi bulanmak.
Deyim: sofra donatmak
Anlamı: sofraya bol ve türlü yiyecekler koymak.
Deyim: şifreyi çözmek
Anlamı: 1) bir şifrede kullanılan işaretlerin anlamını bulmak; 2) mec. gizli bir olayı anlayıp açıklığa kavuşturmak.