Ate nedir? Ate anlamı ne demek?
Ate kelimesinin sözlük anlamı, eş ve zıt anlamlı karşılıkları, diğer dillerdeki anlamları, Ate hakkında örnek cümleler, atasözü ve deyimler...
Kelime: Ate
Anlamlar:
1. Tanrıtanımaz
Özelliği / Tipi / Türü: Sıfat - Felsefe
Ate hakkında eş anlamlı kelimeler
Ate eş anlamlısı
ate kelimesinin eş anlamlı sözcükleri : tanrıtanımaz
Ate hakkında zıt (karşıt) anlamlı kelimeler
Ate zıt anlamlısı
Ate kelimesinin zıt anlamlı sözcükleri : Sonuç bulunamadı!
Diğer dillerde Ate
İngilizce: Fire
Spanish: Fuego
German: Ate
French: Feu
Italian: Fuoco
Ate ile ilgili atasözleri
Aşağıda Ate hakkında ve içinde Ate kelimesi geçen, Ate ile başlayan veya biten atasözleri örnek olarak verilmiştir.
Atasözü: altın ateşte, insan mihnette belli olur
Anlamı: altına benzeyen maddenin altın olup olmadığı ateşe dayanıklılık derecesi ile anlaşıldığı gibi bir kişinin değeri de sıkıntılara katlanma, zorlukları yenme ve benliğini koruma gücü ile ölçülür.
Atasözü: ateş demekle ağız yanmaz
Anlamı: kişi, zararlı bir eylemin sözünü etmekle kendisini zarara sokmuş olmaz.
Atasözü: ateş düştüğü yeri yakar
Anlamı: bir acıyı onu çekenden başkası tam anlayamaz veya aynı ölçüde üzülemez.
Atasözü: ateş olmayan yerden duman çıkmaz
Anlamı: küçük de olsa birtakım belirtilerin önemli olaylara işaret olduğunu anlatan bir söz.
Atasözü: ateş olsa cirmi kadar yer yakar
Anlamı: hasmın pek önemsenmediğini anlatan bir söz.
Atasözü: ateşle barut bir yerde durmaz (olmaz)
Anlamı: kızla erkeğin baş başa yalnız kalmaları kötü sonuçlar doğurabilir.
Atasözü: ayıyı (maymunu) fırına (ateşe) atmışlar, yavrusunu ayağının altına almış
Anlamı: duygusuz insanlar, kendilerini kurtarmak için gerekiyorsa çocuklarını bile tehlikeye atmaktan çekinmezler.
Atasözü: az ateş çok odunu yakar
Anlamı: az sayıda kötü insan, çok sayıda iyi insanın başını belaya sokabilir.
Atasözü: barutla ateş bir yerde durmaz
Anlamı: kızla erkeğin baş başa yalnız kalmaları kötü sonuçlar doğurabilir.
Atasözü: boşboğazı ateşe atmışlar, odunum yaş (az) demiş
Anlamı: çenesi düşükler umulmadık anlarda densizce konuşabilirler.
Atasözü: maşa varken elini ateşe sokma
Anlamı: başka birine yaptırabileceğin tehlikeli işe kendin girişme.
Ate ile ilgili deyimler
Aşağıda Ate hakkında ve içinde Ate kelimesi geçen, Ate ile başlayan veya biten deyimler örnek olarak verilmiştir.
Deyim: ateh getirmek
Anlamı: bunamak: 'Sen sahiden budalaymışsın dostum hem adamakıllı ateh getirmişsin.' -R. H. Karay.
Deyim: ateş açmak
Anlamı: ateşli silahla mermi atmaya başlamak.
Deyim: ateş almak
Anlamı: 1) yanmak, tutuşmak; 2) ateşli silah patlamak; 3) mec. coşmak: 'Bir sözden, bir asker geçişinden, bir düşünceden yüreği parlar, gönlü ateş alır.' -M. Ş. Esendal. 4) mec. telaşlanmak, heyecanlanmak; 5) mec. öfkelenmek; 6) mec. acele davranmak, acele etmek.
Deyim: ateş almaya mı geldin?
Anlamı: uğradığı yerden hemen gitmeye kalkan kimseye sitem olarak söylenen bir söz.
Deyim: ateş bacayı (saçağı) sarmak
Anlamı: bir olay, önüne geçilemez, tehlikeli bir durum almak.
Deyim: ateş gibi
Anlamı: 1) çok sıcak; 2) zeki, çalışkan ve becerikli; 3) kıpkırmızı.
Deyim: ateş gibi kesilmek
Anlamı: beklenmedik bir olay karşısında öfke sonucu kanı beynine sıçramak: 'Yüzüm nasıl bir hâl aldı bilmiyorum fakat ateş gibi kesildiğini iyi biliyorum.' -T. Buğra.
Deyim: ateş gibi yanmak
Anlamı: ateşi yükselmek: 'Alnı, yanakları ateş gibi yandığı hâlde vücudu tir tir titriyor, dişleri birbirine çarpıyordu.' -H. Taner.
Deyim: ateş kesilmek
Anlamı: 1) çok kızgın davranışlarda bulunmak, ateş püskürmek; 2) sonradan çok çalışkan, hareketli ve becerikli olmak.
Deyim: ateş kesmek
Anlamı: ateşli silahlarla yapılan atışa son vermek.
Deyim: ateş püskürmek
Anlamı: çok öfkeli olmak: 'Parça parça morarmış yüzüyle ateş püskürüyordu.' -A. Ş. Hisar.
Deyim: ateş saçmak
Anlamı: çok kızmak, çok öfkelenmek.
Deyim: ateş vermek
Anlamı: tutuşturmak.
Deyim: ateş yağdırmak
Anlamı: 1) ateşli silahlarla aralıksız mermi atmak; 2) mec. çevresindekilere ağır sözler söylemek.
Deyim: ateşe tutmak
Anlamı: 1) az ısıtmak; 2) üzerine ateşli silahla mermi atmak.
Deyim: ateşe vermek
Anlamı: 1) ateş içine sokmak: 'Bir parça büküyor, onu tekrar ateşe verinceye kadar evvelki hazır oluyordu.' -M. Ş. Esendal. 2) bir yeri kasten yakmak, kundak sokmak; 3) mec. aşırı telaşa ve sıkıntıya düşürmek; 4) mec. bir ülkeyi savaşa sokarak veya kargaşa ve karışıklık yaratarak sıkıntı ve yıkıma uğratmak.
Deyim: ateşe vurmak
Anlamı: bir yemeği pişmek üzere ocağa koymak: 'Taş ocağın üstünde, ateşe vurduğu güveçten, kaynayan etin kokusu geliyordu.' -N. Cumalı.
Deyim: ateşe vursa duman vermez
Anlamı: pek cimri olanlar için söylenen bir söz.
Deyim: ateşi başına vurmak
Anlamı: çok öfkelenmek, sinirlenmek, coşmak.
Deyim: ateşi çıkmak (yükselmek)
Anlamı: hasta vücut ısısı olağandan çok artmak.